shoreline • lee taeyong ✔

e n d i n g

leetaetae:
Günaydın!

skylerx:
Gece 3.
Saat, sadece gece 3, Taeyong.

leetaetae:
Heyecandan en fazla bu kadar uyuyabildim.

leetaetae:
Beni suçlayamazsın.

skylerx:
Ne heyecanı?

leetaetae:
Ölmek istemediğini söyledin.

leetaetae:
Ve nedenlerinin birinin de ben olduğumu.

leetaetae:
Bunun mutluluk ve heyecanı kalbimi pır pır ettirirken nasıl uyuyabilirdim?

skylerx:
Beni utandırmaktan vazgeç.

leetaetae:
AMA ÇOK MUTLUYUM!

skylerx:
Tamam o zaman, utandırabilirsin ses etmeyeceğim.

skylerx:
Çünkü mutlu olman çok güzel.

skylerx:
Ve güzel bir kalbin var, Lee Taeyong.

leetaetae:
O kalp bundan sonra bana ait değil, bunu bilmelisin.

leetaetae:
Beni kabul ettiğin dakika senin avuçlarına teslim ettim.

skylerx:
Ben sakar biriyim. Ya düşürüp de kırılmasına yol açarsam?

leetaetae:
Kırıkları toplar ve tamir edersin, o zaman.

leetaetae:
Sorumluluk almayı öğrenmelisin, sevgili deniz kızım.

skylerx:
Bebek adımları.

skylerx:
Biliyorsun.

leetaetae:
Biliyorum.

leetaetae:
Sen de sonuna kadar seninle olacağımı biliyorsun.

skylerx:
Yine penceremin oradasın, değil mi?

leetaetae:
Çok mu belli ettim?

skylerx:
Hayır.

skylerx:
Sadece camdan gördüğüm kadarıyla telefonuna bakıp sırıtan tek bir deli çarpıyor göz merceklerime.

leetaetae:
Sana deli oluyorsam, bunun suçu sadece sana aittir. Tamam mı?

skylerx:
Ne münasebet?

leetaetae:
Şöyle ki, beni kendine aşık ettin.

skylerx:
Sahi ya, beni nasıl bulduğunu hiç anlatmadın.

leetaetae:
Her gün kıyı çizgisinden iskeleye yürümeni gördüğüm dışında mı?

skylerx:
E bir zahmet.

leetaetae:
Won Nie'nin çalıştığı kafede çocukları eğlendirmek için palyaço olarak işe başladığın kısa bir ara vardı ya?