1.Bölüm- Sus

61 13 13
                                    

Merhaba.

İçine girmek istediğiniz dünya, benim hayal dünyam. Çıkabilmeniz için bol şans! Bölümü okurken dinlemeniz için tavsiye ediyorum.

Last Light- 86
Colours- Airbag

Gecenin karanlığı şakaklarıma bir ok gibi saplanıyordu. Gecenin yalnızlığı ruhuma işleniyor doğrular ve yanlışlar bu gece belirleniyordu. Tanrı yalnız bıraktığı kimsesizlere bu gece merhamet gösteriyor, gözyaşlarını siliyordu. Tanrı'nın merhametine sığınmayanlar vardı. Tanrı'dan intikam almak isteyenler de. Ben ise ne Tanrı'dan intikam almak istiyordum ne de onun merhametine sığınmak. Ben sadece bu gece yok olmayı diliyordum.

Düşüncelerimin enkazında kaybolmuş sorularım vardı ve bu gece hepsi birer birer yok olmuştu.

Düşüncelerim ağrıyor, zihnim ağrıyor, kalbim sızlıyordu. Kafamın içinde, elinde demirden bir şiş tutan bir çocuk durmadan bağırıyor, çığlık atıyor o elindeki şiş ile zihnimde ki düşünceleri kazımak istercesine şişi sürekli beynimin içine sokuyor ve tekrar çıkartıyordu.

O şişi hissediyordum. O çocuğun varlığını zihnimde hissediyor, çığlıklarının hapsine girmemi ister gibi bağırıyordu. O çocuk susmuyordu, lanet olsun ki o çocuk susmuyordu! Saç tellerimde dahi hissettiğim acıyı gebe bırakmıştı bedenimde.
Beni bir savaşa zorluyor ve zihnimi ihtilali altına almak istiyordu. Elindeki paslanmış şişi durmadan saplıyordu zihnime, düşüncelerime. O çocuk sanki beni yok etmek istiyordu. O beynime kazımaya çalıştığı şiş başımı acıtıyordu, beni öldürmek istiyordu.

Benim canım acıyordu.

Kulaklarım çınlamış, çenem ise dişlerimi sıkmaktan kas katı kesilmişti. Lâl olmuş dilim sonunda çözülerek zihnimde ki acıyı kusmak ister gibi çığlıklar atmaya başlamıştı. Ellerim ile sert darbelerle kafama vuruyor o çocuğu öldürmek istiyordum. Gözlerimi sıkı sıkıya kapatmış, öyle sert vuruyordum ki kafama o çocuğun sesini kısmak ve onun ruhunu o an yok etmek istiyordum. Buna bir son vermeliydim. Zihnime kazıdığı o şiş ile soluğunu kesmeli, onu bin parçaya bölmeliydim.

Benden bir şeyin intikamını almak istercesine zihnime oyunlar oynuyor, sürekli bağırıyordu. Susmuyordu. Lanet olsun onu gerçekten de duymuyor muydunuz?

Dudaklarımın arasından firar eden çığlıklarım boğazımı yırtacaktı, bunu hissediyordum. Ellerim ile saçlarımı çekiştirmeye başlamış, saç diplerimde oluşan sızı beni hiç etkilememişti. Kafamın içinde biri vardı ve onun susması gerekiyordu. Parmaklarımı sarmalamış saçımdan kopan ölü saç tutamlarını umursamadan ellerim beyaz pikeye kaydı. Temiz pikeyi ellerimin arasında olabildiğince sıkıyor, çekiştiriyordum. Parmak boğumlarım ellerimi sıkmaktan beyazlaşmıştı.

"Dur artık!"

Kafamın içindeki lanet olası bu çocuk durmuyordu. Biri kafamı oyuyordu. Bunu hissediyordum.
Zihnim ağrıyordu. Sahi, bir insanın zihni hiç ağrır mıydı?

You've reached the end of published parts.

⏰ Last updated: Mar 30, 2022 ⏰

Add this story to your Library to get notified about new parts!

Yansıma RuhlarWhere stories live. Discover now