"Güçlü olmaya dayanamıyorum." derken o sert ve soğuk ellerini, ilk defa birinin yüzüne şefkati vermek ister gibi uzatıyordu. Eli yanağıma dokunduğunda daha fazla dayanamadım. Gözlerimi yumarken ardı ardına gelen yaşlarım güçlü durmama izin vermemişti. "Güçlü olmana gerek yok küçücüğüm. Ben burdayım." Gözlerimi açtığımda gözleri ilk defa sakladığı o gece karanlığını bu kadar acımasızca taşımıyordu. Gözlerindeki o karanlık, bu gece üstümü örten bir merhamet gibiydi. "Sen de gideceksin." Kalbi hızlı atıyordu, duyabiliyordum. Elini yanağımdan çekerken elimi tuttu ve göğsünün üstüne koydu. Sol yanına, kalbinin hizasına. Kalbi sanki elimin altında atıyordu, kaburgasını zorluyordu adeta. "Ben gitmem, gidemem. Ruhun ruhuma şifa Karaca'm."