Bölüm 1

6.2K 325 148
                                    


İlk çevirimle karşınızdayım. Umarım desteğinizi esirgemezsiniz. Hatalarım varsa affola *
İyi okumalar!

Zayn, Sia -
Dusk till dawn

"Siktir! Berbat haldeyim!"

Diye düşündü genç adam sokakta amaçsızca yürürken. Neredeyse akşam olmuştu ve o gerçekten ne yapacağını bilmiyordu.

ABD 'nin en prestijli liselerinden birinden atıldı, ve sadece bu kadar da değil. Babası onu evlatlıktan reddetti. Hepsi bir günde olmuştu.

Sadece kötü şans ve kendi adına bir sürü pervasız davranış.

Wang yibo uzun zamandır eşcinsel olduğunu biliyordu. Ama elbette bunu bir sır olarak sakladı. Önceden Çinde bu birileriyle özgürce paylaşabileceği bir şey değildi.

Babası, Wang Ailesi'nin tanınmış başkanı, onu ABD' ye okumaya göndermeye karar verdiğinde, sonunda özgürce nefes almıştı.

Aile ismi ve pozisyonu ne olursa olsun kendisine layık bir şeyler yapmaya söz verdi. Sınıfında en yüksek sıraya ulaşmak için çok çalıştı.

Neredeyse asosyal denilecek kadar tek başınaydı. Bazı gerçek arkadaşları vardı ama aynı okullarda değillerdi. Bu yüzden okulda "Buz prens" lakabını aldı.

Arkadaşlarını hatırlamasıyla, onlardan birini aramaya karar verdi. Doğru hatırlıyorsa Seungjoo şu anda ABD' deydi.

Neyseki telefonunu almasına izin vermişlerdi. Numarayı tuşladı ve arkadaşının telefonu cevaplamasını bekledi.

"Merhaba!"

"Seungjoo?"

"Hayır, ben Tanrıyım"

"...."

"Hadi ama Yibo! Tabiki benim."

"...."

" Sorun ne?"

"B-başım belada"

"Senin mi? Ne oldu?"

"Okuldan kovuldum..."

"lanet..."

" Babam biliyor..."

" Sikeyim..."

"N-ne yapacağım bilmiyorum..."

"Ben New York'tayım. Buraya gel"

"Şey... Hiç param yok..."

"Hala Andoverda mısın? "

"Evet"

"Tren istasyonuna git. Sana bilet göndereceğim."

"Tamam... Teşekkürler"

Yibo içinden şükretti. Seungjoo onun
çocukluk arkadaşıydı. İkisinin ailesi iş ortaklarıydı ve onlar çocukken çok fazla temas içindeydiler. Seungjoo Korede yaşamasına rağmen, her zaman iletişim içindeydiler. Birisi ona yardım edecekse bunun Seungjoo olacağını biliyordu.

Tren biletini alıp tren istasyonuna gitti ve bir kaç saat sonra New Yorktaydı. Bir taksi onun için bekliyordu. Sonunda Seungjoo' nun apartmanına vardı.

Seungjoo ona sarıldı ve sordu.

"Ne oldu yibo?"

"Yakalandım"

"Ne yaparken?"

"Sınıf arkadaşımı"

"...."

"erkek olanı"

Seungjoo gözlerini kırpıştırdı.

"Bekle bir dk... Sen gay misin?"

"Mn"

"Ne zamandır?"

"Sanırım doğduğumdan beri"

"Nasıl oluyorda ben bilmiyorum?"

"Bu özel bir şey"

"-_-"

"...."

" pekala kime yakalandın?"

"Müdür"

"Sex yaparken... Aman tanrım... Her şeyi yapıyor muydun?"

"Hayır... Sadece penisi ağzımdaydı..."

"Kanka!! .... Çok fazla bilgi!"

"Sen sordun... "

"o teorik olaraktı sadece... Seni göt"

"...."

"Ya sonra ne oldu?"

"Babamı aradılar ve ona her şeyi anlattılar"

"Wow...."

"Baban ne dedi?"

"Artık Wang Ailesinden olmadığımı. Beni reddetti. Kovuldum ve beş parasız atıldım. Sadece evraklarımı ve birkaç özel eşyamı almama izin verdiler."

"Peki ya Harvard?"

"Kabul edildim ama babam benim için ödeyeceğinden burs için başvurmamıştım. Şimdi bu yüzden gidemem. Param yok. Yaşayacak bir yerim bile yok."

"lanet.... Ama buna değer. Yani bir ilişkin falan var sonuçta değil mi?"

"Hayır... B-ben sadece merak etmiştim"

"lanet! Merak bu sefer kediyi öldürdü."

"Mn"

Yibo ağlayacak gibi hissediyordu ama bunun faydasız olduğunu biliyordu. Şimdi yaşayabikmek için bir yol bulmalıydı. Mükemmel bir öğrenci olmasına ve birkaç dil konuşabilmesine rağmen bunların hayatını devam ettirmesi ve Üniversite parasını ödeyebilecek iyi bir iş bulabilmesi için nitelikli olduğunu düşünmüyordu.

Birden Seungjoo ' nun güldüğünü gördü.

"Bir fikrim var Yibo" dedi.

"Ne?"

"Ailem tarafından kontrol edilmekten ne kadar nefret ettiğimi biliyorsun"

"Mn" diye onayladı Yibo.

"Ailemden habersiz biriktirdiğim paraları bir şirkete yatırdım, burda New Yorkta lüks bir ulaşım servisi, ne yapacağına karar verene kadar orada çalışabilirsin"

"Ne olarak çalışacağım?"

"Şöfor , elbette. Araba sürmeyi biliyorsun değil mi? "

"Evet ama..."

"Aması yok... Makul bir maaşı var. Ayrıca sen birkaç dil biliyorsun. Uluslararası müşteriler için çalışırsın. Ücret daha iyi"

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!

Rᥱᥒt | YιzhᥲᥒWhere stories live. Discover now