Italian Teacher :// l.s.

Italian Teacher (Larry Stylinson Tek Bölümlük)

Harry, sessizce küfretti ve annesinin duymadığından emin olmaya çalıştı. Harry, İtalyanca dersinden kalma noktasına gelince Anne, bir özel öğretmen tutmuştu ve bunu Harry'ye 'öğretmeniyle' ilk dersinden yarım saat önce söylemekte sakınca duymamıştı! Harry, içinden bildiği ve bilmediği tüm küfürleri sıralarken kapıdan giren kişiyle nefesi kesildi. Tamam, gaydi ve Tanrı kendisini sevmiyor olabilirdi ama onu bu şekilde sınaması tam bir işkenceydi! 

'Merhaba?' İtalyanca öğretmeni olan mavi gözlü Yunan Tanrısı, Harry' nin yanına oturduğunda Harry anca kendine gelebilmişti. Kaybolan sesini buldu. 'M-Merhaba.' Adam, ah onun adını öğrenmeliydi, Harry'e elini uzattığında Harry değil birisi kendine elini uzattığında ne yapacağını hatırlamak, kendi adını bile hatırlamıyordu. 'Ben Louis, sende Harry olmalısın?' Harry kafa salladı, hemen kendine gelmeliydi! 

Yunan Tanrısı yada şimdi öğrendiği ismiyle Louis, yanına oturduğunda Harry tüm bedeninin titremesine engel olamadı.

'Tamam..' dedi öğretmeni. 'İtalyanca'da anlamadığın ne?' Hazz güldü. 'Anlamadığım şey İtalyanca'nın kendisi. Tamamen.'

Louis şaşkın bir gülümsemeyle karşısındaki gence baktı, aslında kendisinden pekte küçük görünmüyordu ama neyse. 'Sanırım bu bayağı vakit alacak ha?' dedi.

                                                                             ***

O günden sonra iki ay boyunca Louis her akşam Harry'nin evine gidip ona İtalyanca dersi verdi. Harry'nin İtalyanca notları gün geçtikte yükseliyordu ve Louis ile Anne onunla gurur duyuyordu ancak ne Harry'nin ne de Louis'in fark etmediği bir ayrıntı vardı:

Birbirlerine aşık olmaya başladıkları gibi bir ayrıntı....

                                                                             

                                                                              ***

İki ay sonra Louis yine bir akşam Harry'e ders vermek için evine gitti. Kıvırcığın odasının kapısını tıklatıp içeriye girdiğinde Harry gülümsedi. 'Hoş geldin Louis.'

Eh, bu iki ay içinde birbirlerine isimleriyle seslenmeye başlamışlardı.

Louis'de gülümsedi ve Harry'nin yanındaki sandalyeye oturdu.

'Tamam...' dedi kıvırcığa gülümseyerek. 'Anlatmamı istediğin konu ne?'

 

                                                                                ***

O akşam ders bittiğinde ve Louis odadan çıkıp evine gitmek için ayağa kalktığında Harry'nin kendisine seslenmesiyle durdu. 'Ne oldu Harry?'

Kıvırcık utanarak gülümserken Louis onun ne kadar tatlı göründüğünü düşündü. Sonra onun konuşmasıyla düşüncelerinden sıyrıldı.

'Louis, benim....sana bir şey söylemem gerekiyor.' Louis merakı kanına yayılırken başını salladı. 'Dinliyorum.' Harry kıvırcık saçlarını birbirine karıştırdı.

'Lou, ben söyleyeceklerime vereceğin tepkiyi bilmiyorum. Ama yine de söyleyeceğim. İki aydır bana İtalyanca dersleri veriyorsun, dersler başladığından beri notlarımın yükseldiğinin farkındayım, sende öylesin. Ama ben bir şeyin daha farkına vardım....' 

Odada kısa bir sessizlik olduğunda Harry cümlesini bitirdi. 'Ti amo Louis.'

                                                                        

                                                                      *******

Bugün nedenini bilmediğim bir şekilde ilham doluyum. Bu kurgu bir süredir Taslaklardaydı. Anlık bir feels sonucu aklıma gelmişti ve bir ara tamamlarım diyordum. Şimdi tamamladım ve itiraf etmeliyim üstümden yük kalkmış gibi hissediyorum. Bu arada eklemem gerek, Harry'nin son söylediği yani 'Ti amo.' İtalyanca'da 'Seni seviyorum.' demek. İtalyanca bildiğimden değil tabii ki :D