Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
~ ♡ ~
Kapı zilini duyduğumda yerimden sıçramıştım. Shoto Todoroki gelmiş olmalıydı.
Merdivenlerden aşağı hızla inerek, kapının yanındaki aynaya bakıp saçlarımı son bir kez daha düzelttim. Sakin ol Aurora! Büyütecek bir şey yok, Shoto Todoroki evinde bir hafta kalacak sadece.
"Büyütecek bir şey var!" Diye söylendim ve derin bir nefes aldıktan sonra kapıyı gülümseyerek açtım.
Elbette Todoroki'nin yanında bir Endeavor görmeyi hiç beklemiyordum.
Ne diyeceğimi şaşırarak onları içeri davet ettim. "Hoş geldiniz."
Todoroki hafifçe bana gülümsedi. Endeavor ise yüzündeki sert ve soğuk ifadeyle yalnızca başını sallamakla yetindi. Terleyen avuç içlerimi eteğime sildim. Bugün biraz şık ve düzenli görünmek istediğimden kısa bordo bir etek ve siyah bir bluz giymiştim.
"Çok güzel görünüyorsun, Tatsuma-san." Todoroki'nin iltifatıyla, ben de onun gibi kızardım.
"T-Teşekkür ederim, Todoroki-kun!" Ona geri iltifat etmeli miyim diye düşünürken Ryuko geldi ve onları selamladı.
"Hoş geldiniz, yemek masası bu taraftan..." Endeavor ve Todoroki onu takip etti.
Yemek boyunca ben ve Todoroki sessizdik. Endeavor ve Ryuko ise iş ve gündem hakkında konuşuyorlardı. Yemeğimi bitirdiğimde Ryuko bana baktı.
"İsterseniz, Todoroki'yle odanda ödevinizi konuşabilirsiniz." Zaten yemek boyunca kırmızı yanaklarımı gizlemeye çalışıyordum, şimdiyse daha da kızardım. Başımı sessizce sallayarak Todoroki'ye baktım.
"Gidelim, Todoroki-kun." İkimizde ayağa kalkıp üst kattaki odama gittik.
"Sonunda bu gergin ortamdan çıktık." Todoroki sesli bir şekilde nefes vererek kendini koltuğa attı. Ben de yatağa gergince oturdum. "Gergin görünüyorsun?"
"Endeavor'un gelmesini beklemiyordum sadece." Todoroki, Endeavor'un ismini duyunca yüzünü buruşturdu.
"Gelmesini ben de istemiyordum. Oğlumu kime teslim ettiğimi bilmek istiyorum diye tutturdu işte." Gözlerini devirdi. "Yol boyunca neden onu seçmediğimiz için söylenip durdu zaten."
"Senin için endişeleniyor olabilir..." Todoroki bana öyle bir bakış attı ki yanlış bir şey söylediğimi düşünmeden edemedim. "Unut gitsin."
"Odan güzelmiş, Tatsuma-san. Denize bakıyor."
"Onun için burayı seçtim." Ayağa kalktı ve odanın içinde dolaşmaya başladı.
"Monoma-san ve Kendo-san ne yapıyor?" Hafifçe gülümsedim.
"Monoma, yine Bakugo ile uğraşıyor. Kendo ise yarın Mina-chan'a gidiyor." Todoroki başını salladı.
