Elfida ✓

16| 'Kirpiğin kaşına değdiği zaman.'

Dudağın dilinden de şerbet içende.
Gönlümde duygular da ateş saçan. Sevdanın şafağı da söktüğü zaman.
Ateşten gömleğe de sar beni beni.

-Grup Abdal

°

Canım yanarken yaptığım tek şey elimde kolyemi izlemek ve ağrıyan başıma inat düşünmekti. Burnumdan gitmeyen o hoş kokusu, teninin sıcaklığı ve yumuşaklığını unutamıyordum. Yıllardır içimde dehşet bir girdap vardı. Asla sönmeyen, sönmek ne demek bilmeyen bir girdap. Beni içine alan ama boğulmamam için çırpınan bir girdap.

Ben dün o girdaptan kurtuldum. O geldi ve cılız kollarını sırtıma sardı. Geldi, size yemin ederim gelişlerin en güzeliydi. Minik burnunu, burnuma yasladığı an içimden bir şeyler koptu. Öpmek istedim, o benini sarıp sarmalamak istedim. Siz hiç birini böylesine sevdiniz mi? Ona olan sevginizi böylesine hissetiniz mi gönlünüzün çorak topraklarında?

Hissettim, küçük bir papatya yeşerdi.

Dünkü halimizi düşünmeden duramıyordum. İçim kıpır kıpır iken dayanamıyordum. Bana sarıldı, yıllardır hayallerime konu olan sahne dün gerçekleşti. Onun isteği ile, onun yenilmişliği ile gerçekleşti. Sonra kara bulutlar gezdi üzerimde, gözyaşları doldu göğsüme. Bir silah istedim o an, şakağıma bastırılan bir silah istedim. Beni ordan Taehyung öpsün, beni ordan öldürsün istedim.

Yüreğime dolan sevda ağrısı, ağır bastı. Boğazıma oturdu ağırlığı, ellerimi karıncalandırdı. Sırtımdan bir yük kalktı o sarıldığında, sırtıma bir yük bindirdim onu düşününce. Yavaşça kahvaltımın başından kalktım ve odama ilerledim. Yine ve yine tüm sızımı akıtacaktım kağıda. Masama oturdum, kağıdımı ve kalemimi hazırladım. Kolyemi koydum baş köşeme, uzandım ve cüzdanımdan çıkardım gençliğimin baharını, acısını, canımı, Elfidamı...

12/12/1950

Ben Kuzey Tarafı Teğmen'i Kim Seokjin.

Sana her gün yazmak farz oldu bana. İçimi böyle döküyorum aslında. Kızsan bile yazacağım sana. Dün bana sarıldın hatırlıyor musun? Sana yemin ederim yaşadığımı hissettim. İnanıyorsun değil mi dediklerime? Baksana bana, eriyip gidiyorum gözlerinin çevresinde. Hiç acıman yok mu senin bana?

Söylesene hiç sevmedin mi sen beni? Ölme diye çırpınan bu bedeni görmüyor musun? Ama sana kızamıyorum, kızdığım an yüzün geliyor aklıma ve gardımı indiriyorum.
Dayanamıyorum sanırım güzelliğine, beni bitiriyorsun. Beni öldürüyorsun Elfida, beni öldürüyorsun.

Dün dedin ya bana, "ölmekten korkmuyorum ama, bu çağın Seokjin ve Taehyung'unu yaşatmazlar." Bak ben ölürüm, ben senin için ölürüm. Ama ölmene izin vermem. Senin elin kesilse, ciğerim kesilmiş sayarım. Nefesin kesilse ne yaparım ben? Bu adam delirir Taehyung, bu adam ölmez ama delirir. Ölmek için delirir, görmek için delirir. Hayat bildiği gözler açılsın diye delirir bu adam.

Taehyung boğazımda geçmek bilmeyen bir acı var sevgilim. Bir ağrı, bir kütle yutkunsam dahi geçmiyor. Sonra seni görüyorum ve yok oluyor biliyor musun? Seni seviyorum ve buna bir sebep gerek duymuyorum. Gülüyorsun ya sen hani, gül bahar gelsin seninle beraber. Çok dara düşüyorum, canım çok yanıyor, senden gitmek istiyorum.

Ama sonra gülüşün geliyor aklıma ve içimden diyorum ki; yine gelse yine severim onu. Çok severim seni, seni çok severim Elfida. İmkansız dedin bana dün, bizden olmaz dedin. Ben de seninle aynı düşüncedeydim. Başta imkansıza aşık olmayı kabullenemiyordum. Lakin şimdi seni gördüğüm her an, tarifi imkansız duygular yaşıyorum.