3. bölüm

92 42 33
                                    

Yavaşca yatağa doğru ilerledim.Melek açtı, sesiz olmaya özen göstererek Ali'nin baş ucuna geçtim Melek'i kucağıma aldım ve sütünü içirmeye başladım.

Çok acıkmıştı karnında iki yudum süt girince mayışmaya başlamıştı çoktan. Zar zor içti sütünü ve kucağımda uyuya kaldı.

Özenle Ali ve Bade'nin yanına yatırdım minik canavarı aniden kalkınca karnıma tekrardan sancı girdi.

Yüzümü acıyla buruşturdum. Elim istemsizce yarama gitti, ahh çok iyi vallaha çok iyi dikişlerim açılmıştı.

Derin bir  nefes aldım acısı katlanılamaz bir acı değildi ama genede can yakıyordu işte yavaş adımlarla odadan dışarı çıktım Ege'nin yanına gitmem gerekiyordu.

Merdivenlerin korkuluklarına tutunarak yavaş yavaş ilerlemeye başladım karşıdaki odalarda olması lazımdı

Büyük beyaz bir kapının önüne gelince kapıyı tıkladım ama ses gelmedi bende uyuyor olabileceğini düşünüp kapıyı açtım.

Gördüğüm şeyle gözlerim kocaman açıldı. Burası Ege ve ya Burak'ın odası değildi burası silahlarla kesici aletlerle dolu bir odaydı, merakıma yenik düşerek içeri girdim ve özenle dizilmiş bıçakları incelemeye başladım. Karnımın acısını bile unutmuştum

Eşsiz bir güzelliğe sahiptiler evet biraz garip geliyor ama bu bıçaklar çok güzeller.

"Ne yapıyorsun sen burada!" Duydugum sesle  bir anda panikledim elimdeki bıçak yere düştü kapıya baktığımda Ali beni yiyecek gibi bakıyordu.

"Sana bir soru sordum Elfida" dedi sert ama kısık bir ses tonuyla

"Di..dikişlerim a..açıldı Ege'yi arıyordum burayı görüncede dayanamadım girdim. Baktım suç mu" dedim kendimi toparlayarak

"Suç. Burası benim odam şimdi çık buradan ve Ege bizim odamızın yan tarafındaki odada" dedi eliyle kaldığımız odanın yanındaki odayı işaret ederek

"Bizim değil senin odan. Ben sadece misafir olarak buradayım bana da bir misafir odası ayarlarsanız sevinirim" dedim acımı hiçe sayıp hışımla yanından çıktım ama yürüdükce karnımdaki acı beni engelliyordu.

Acıdan tuttuğum nefesimi iniltiyle dışarı verdim lanet olsun cidden çok acıyordu

"Elfida!" Ali yanıma salisesinde gelmişi resmen. Ege ve Burak'ta hızla odalarından dışarı çıktı

"İyiyim ben sadece ani hakeret edince acıdı, abartılacak bir durum yok." dedim inatla ama göz kapaklarım benim aksimi söylüyor acıdan sızlıyordu resmen.

"Evet evet Namık kemal" diyerek beni bir anda kucağına aldı Ali.

Ege'nin odasına götürdü ve hemen yatağa yatırdı beni karşı çıkmaya mecalim kalmamıştı Ege elinde doktor çantasıyla gelince şok oldum bu çocuk Doktor mu

Ege bir kaç şeyler yapıp yaramı uyuşturdu şu an dikiş atıyordu ama hissetmiyordum

"Ne vardı ani hareketler yapmasaydın"  hem azarlıyor hem yaramı dikiyordu

"Ya allah aşkına Melek'i yatırırken oldu diyorum Ege abartma istersen" dedim sinirle

"Halâ konuşuyorsun ya Elfida vallaha tebrik ederim" dedi ciddi bir sinirle

"Ata sporumu bırakamam kusura bakma Ege" dedim dalgaya vurarak

"Birde dalga geçiyorsun Elfida lütfen susarmısın?" Dedi yarama pansuman yaparak

"Fazla üzülme Ege. Bıçaklar acısını unutturdu ona" dedi Ali dalgaya vurarak

"Sen o odaya mı girdin!" Dedi Burak sinirle

"Ay ne var bu odada anlamıyorum ki ne güzel silahlar bıçaklar var" dedim sinirle

"Yok abi bizi akıllısı bulmaz" diye söylendi Ege ama Ali ve ben birbirimize bakıp pis pis sırttık

........

Ege ve Burak aynı odada kalacaklarını benim rahat bir şekilde yatıp dinlenmem gerektiğini söyledi

Ama benim zerre uykum yoktu gözüme uykunun ilk harfi bile girmiyordu sıkıntıyla soludum okuyacak kitap bile yoktu

Odaya göz gezdirdim beyaz yatak beyaz duvarlar beyaz iki puf  herşey beyazdı burada ama iç açıcıydı

Kapım yavaşca aralandı içeri Ali girdi bana kızgınlıkla bakıp puflardan birine oturdu

"Sen halâ uyumadın mı Elfida"

"Uykumu sana sorarak uyuyacağımı sanmıyorum Ali benim karar alma gibi bir yeteneğim var"

"Abartma istersen seni düşünüyorum ben burda" dedi gözlerini bana dikerek

Aslında fazla çıkışlar vermiştim kafamı olmuluca salladım

"Özür dilerim biraz aşırı tepkiler verdim sanki"

"Biraz?" Dedi sorarcasına gözlerimi sıkıntıyla devirdim

"Öff iyi çok tepki verdim oldu mu" dedim sinirle yüzünü kazanmış olduğunu belirten bır sırıtış yerleştirdi

"Gerçekte kimsin Elfida?" Dedi gözlerime gözlerini dikerek

"Ne gibi?" Dedim ona dik dik bakarak

"Gerçekte kimsin diyorum yani sen Elfida KURT o kadar zenginken o sokakta ne işin vardı" dedi bu soruya şu an cevap veremezdim çünkü halâ güvenmiyordum ona

"Sen benim soyadımı nerden biliyorsun?" Dedim hem konuyu değiştirerek hemde merak ettiğim için

"Aptal birine mi benziyorum Elfida evime birini alacağım ve onu araştırmayacağım öyle mi?" Dedi bana dik dik bakarak

"Sana beni evine al diye yalvaran olmadı istersem şimdi en lüks bir villayı bile satın alabilirim madem beni araştırdın ne kadar zengin olduğumu da biliyorsundur?" Dedim meydan okurcasına

"Evet araştırdım ama araştırmaya halâ devam ediyorum neler çıkacak merak içerisindeyim" dedi tekrardan o buz gibi gözleriyle bana bakarak

"Araştırmana kaldığın yerden tam hızla devam edebilrisin Ali" dedim inatla gözlerimi ondan çekmeyerek

Yavaşca oturduğu puftan kalktı gözlerini gözlerimden çekmiyordu bende çekmiyordum onunla inatlaşmak harikaydı

"Sana iyi uykular" diyerek odadan dışarı çıktı beni araştırmaya devam et Ali

Umarım benim hakkımda öğrendiklerin senin aleyhine olmaz Ali YÜREKLİ...

Hadi bakalım buraya büyük bir bilinmezlik bıraktım (kötü yazarınız var)

Sizce Elfida göründüğü gibi masum biri mi?

Ali'nin soyadını nerden biliyor?

Sokakta tesadüf eserimi karşılaştılar?

Oy ve yorumlarınızı bekliyorum arkadaşlar...

(Bölümü fazla düzenleyemedim özür dilerim)

SOKAKTAKİ ADALET (Ara Verildi)Where stories live. Discover now