Yüzümü okşayan soğuk rüzgar kirpiklerime kar tenlerini savuruyor ,ruhumu huzurla dolduruyordu.
Yüzüm üşüyor ama soğuğa alışmaya çalışıyordu.
"Annabel"
Gelen annemdi .ona doğru dönüp hafifçe tebessüm ettim. Karşımda durunca eteklerimin ucundan hafif kıvırarak eğilip selam verdim.
"Bu soğukta ne yapıyorsun burda prensesim üşütüceksin!"
Göz devirip ellerini tuttum tüm ihtişamıyla karşımda duran kraliçe freya'ydı.
Kardelyanın koruyucu perisi...
"Kraliçem artık küçük bir kız değilim yirmi bir yaşındayım"
Kıkırdayıp şefkatle yüzümü avuçlarına aldı ve anlıma sevgi dolu bir öpücük bıraktı.
"Bugün kral james gelicek biliyorsun değilmi düğünün var ama sen hâlâ hazır değilsin!"
Bir anda kalbime çığlar düşmüştü,bugün krallığımda son günümdu.
"Sana bu yüz ifadesi hiç yakışmıyor annabel"
Annemi üzmemek için yüzüme sahte bir tebessüm yerleştirdim.
"Seni hazırlamak için bir kaç hizmetçi gelicek"
Kafamı onaylar şekilde salladım ve annemin kapıdan çıkmasını izledim.
Mutlu değildim çünkü kuzey ülkelerinden biriyle itifak için krallarıyla evlenmem gerekiyordu.
Evlenmem gereken kral james bende kırk yaş büyük iki eşi daha olan bir adamdı.
Ailemin ve ülkemin iyiliği için kendimi feda etmeliydim.
Tüm bu düşüncelerimi bölen içeri destursuzca dalan bir kaç hizmetçiydi.
"Prenses annabel gelinliğinizi getirdik hazırlanmanıza yardımcı olmaya geldik"
Kafamı onaylar şekilde sallayıp kapıyı kapatmaları için diğer iki hizmetçiye işaret verdim.
Üzerimdeki yeşil elbiseyi çıkartıktan sonra kırmızı,farklı farklı işlemeleri olan üstü dekolteli ve dar olup aşağısı kabarık elbiseyi üzerime geçirip belimdeki korseyi sıkmaya başladılar.
"Dekolte biraz fazla sanki?"
Rahatsızlığımı dile getirince bir tanesi kurnaz bir şekilde sırıttı.
"Bu elbiseyi özellikle kral james seçti"
Omuz silkip cevap vermedim sonunda elbiseyle işleri bitince saçlarımı yapmaya başladılar.
Belime kadar gelen uzun sarı saçlarımı bukle bukle yapıp yüzüme düşen kısımları alıp arkada birleştirdiler.
Yuzüme yapılan hafif makyajdan bile rahatsız olmuştum gösterişten hoşlanmazdım.
Kapı bir anda açılınca içeri gelen babam kral Davit'ten başkası değildi.
Beni baştan aşağıya süzüp buruk bir gülümseme yerleştirdi yüzüne.
"Benim güzeller güzeli annabelim"
Bana doğru gelince eğilip selam verdim.
"Peri kızı gibi olmuşsun"
Hizmetçiler içerden çıkınca elindeki kutuyu açıp içinden zarif bir kolye çıkarttı.
Gayet sade olan kolye kapaklıydı altın uzun zinciri vardı.
