YARA (Adrianette)

~BÖLÜM YİRMİ: -AKIL-~

  
(Linçler açıklamada kxbdnsbx evet bu arada kolpa delisiyim. En sevdiğim de GURUR BENİM BEYİME kdndxbnxb)

    Tam yatağıma vardığım sırada önemli bir telefon aldım. Yarın ki bir hasta için önceden araştırma yapmam ve raporları düzenleme gerekiyordu. Elime kahve bardağını aldım ve maillere girdim. Gelen maili fotokopi makinesinden çıkarttım ve raporlar üzerinde çalıştım. Tanrım saat 4 olmuştu bile. Yaklaşık 5 dakika sonra telefonum çaldı. Kim olduğuna bakmadan açtım.

_________________

~Eğer önemli bir sebebin yoksa kapat.

- Marinette lütfen dinle!

~Kimsin?

-Kaga-

~Bir daha sakın bu hattı meşgul etme!

- Marinette lütfen 5 dak-

~ Sen saniyelere bile değmesin. Mahkemede görüşücez.

_____________

         Deyip suratına kapattım ve numarayı engelledim.

******

    Saat 7 ve ben hala uyku uyumadım. Öleceğim birazdan 2 gündür uykusuzum. Üzerimi giyindim. Ve Adrianı aradım.

____________

~ Alo Adrian sen beni almaya gelir misin? Adresi konum atarım.

- Tabii. Birşey mi oldu?

~ Ha yoo. Arabamın tekeri patlakta.

- Ha tamam. Ben arabaya gidiyorum. Sende konum at.

~ Tamam.

*Konum atar.
_____________

      Yalan. Eğer bu Halle sürersem uyuya kalırım. O nedenle onu çağırmıştım. Yaklaşık 5 dakika kapımın önündeki arabasıyla evimin önünde durmuştu. Arabasına bindim.

"Günaydın."

"Sana da. E var mı bir gelişme?"

"Hayır. Aynıyım."

        Başımı elime yasladım. Ve sadece 1 dakikalığına gözlerimi kapattım. Açtığımda arabanın aynasıyla göz göze geldim. Gözlerim resmen bayrak açmış "hey 2 gündür uyumuyorum" diyordu. Ve galiba Adrianda bunu anlamıştı.

"Arabanın tekeri patlak değildi."

"Ne?"

"Çok uykusuz görünüyorsun ve muhtemelen direksiyon başında uyumamak için beni çağırdın."

"Evet. 2 dündür uyku uyumuyorum."

"Hah buldum. Yani en azından 3-4 saat uyuyabileceksin."

"Nasıl?"

"Randevularını iptal ederek."

"Ah evet! Ben bunu nasıl düşünemedim? Evet kesinlikle olur. Yani dediğin gibi en azında 3-4 saat uyurum."

"Gözlerin kıpkırmızı. Cidden niye hiç uyumadın gece?"

"Mahkeme işleri ve bir hasta dosyası."

"O seni aradı mı?"

"Evet gece saat 4'te."

"Ne dedi?"

"Konuşturmadım ki. Suratına kapattım."

"İyi olmuş. Neyse bak geldik. Ha birde mahkeme ne zaman?"