Bebeklerim, son'a yazdığım kısmı okursanız çok sevinirim. Şimdiden teşekkürler, oy ve yorumlarınızı dört göz ile bekliyorum.
İyi okumalar...
_______
EYLÜL ERDEM....
"Serkaaaan!"diye bağırdım. Çünkü benim sevgilim 6 yaşında ki bir çocuğun elinden top'unu almış, ve çocuk ağlarken o sırıtarak top ile oynuyordu!
Göz devirerek oturduğum banktan kalkıp Serkan'ın yanına gittim. Top'u sektirirken kulağından tutup çektim ,ve top'u bırakmasını sağladım.
Kulağından tutup çocuk park'ından dışarı çıkartırken "Eylül yaaa"diye sızlanıyordu.
"Efendim Sevimsiz?"
"Kulağımı bıraksana kızım! Acıyor işte ya."
Sırıttım, kulağını bırakırken "Ne demeye küçücük çocuğu ağlatıyorsun sende ya!?"diye sordum.
İnce biçimli dudaklarını büzerken,"Ama aşko benim oynamama izin vermedi!"dedi isyankar bir ses tonu ile.
Göz devirdim. "Çocuğa bağırırsan tabi vermez top'u! Ay iyi ki bir kırk yılın başında park'a gidelim dedim ha. Bir çocuğun top'unu zorla almadığımız vardı, o da oldu ruh hastası."
Sırıttı ve kolunu omzuma atıp beni daha çok kendisine çekti. "Benim jelibonlu şekerfarem, çocuk park'ına ben şahsen bu bebeleri ağlatmaya geldim ama. "Dedi. Dirseğimi karnına geçirdim. "Serkaaan. Hâla dalga geçiyorsun! Ya annesine söyleseydi, işte o zaman sıçardık!"
Güldü ve yanağıma koca,sulu bir öpücük bıraktı.
Bu gün yaz tatilinin ilk günüydü ve biz de 1 hafta önceden Samsun'a geri gelmiştik. Yaklaşık 2 saat önce de ben tutturmuş "Park."diye Serkan'ın başını yemiştim. Ama nereden bilebilirdim ki bu öküz'ün böyle yapıp Park'da ki çocukları ağlatacağını?..
Birlikte sahil yoluna inerken,az ileride pamuk şeker alan Poyraz ve Azra'yı gördüm. Neşe ile Serkan'ı o taraf'a doğru sürüklerken, Serkan salağı daha İkizinin de orada olduğunu fark edememişti.
Pamuk şeker arabası'nın hemen yaninda durduğumuzda, bizi ilk fark eden Poyraz olmuş ve "Ooo Baldız yenge hoşgeldiniz."demişti. Sonun da ikizini de fark eden Serkan ile Poyraz erkekçe selamlaşmışlar ve sonunda bana da sevgilim pamuk şeker almıştı.
Poyraz ve Serkan önde yine salakça bir muhabbet'e girerken, Azra da benim koluma girmiş pamuk şeker yiye yiye ikizleri takip ediyorduk.
"Eee nasılsın kız?"diye sordu Azra. Elimdeki pamuk şeker 'i ağızıma götürüp "İyiyim bebişim. Sen?"diye sordum. "Aynı yavru ya."dedi.
Evet Serkan ve Poyraz ikilisi konuşmalarımızı bir hayli değiştirmişti.
Sahil yolunda usul usul ilerlerken biraz önde duran Serkan ve Poyraz'a baktım. Bir yere doğru dikkatlice bakıyorlardı.
Azra ile kısa bir bakışmanın ardından yavaş adımlarımızı onların olduğu tarafa çevirdik ve sessizce yanlarına geçtik.
Eğilerek baktıkları yerden bizde eğilerek baktık ve deniz'e giren 2 tane kız gördük!!
Bütün kan beynime sıçrar iken Serkan'ı kolundan tuttuğum gibi vurmaya başladım! Lan bari yapacaksınız da sevgiliniz'in yaninda yapmayın ya!
Ben durmayınca Azra da Poyraz'ı pataklamaya başladı.
Onları elimizden geldiği kadar haşat ettikten sonra, Serkan'ı kulağından tuttuğum gibi Rüzgar ve Volkan'ın kurduğu ama 5'inin yatıp kalktığı bekar evine getirdim.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
KARANTİNA
Genç KurguUmutsuzluklardan sonra nice umutlar, karanlıklardan sonra nice güneşler doğar. ▪ Bir Düşman Sınıf hikayesi. ▪ Bir Karantina süresi. ▪ Hazırsanız başlayalım... ■■■■■■ (Kitabım alıntı değildir! Tüm haklar saklıdır! Aksi durumda Yasal işlem başlatılac...