loki//texting

7

Silver: Loki!
Heyy
Dünya'ya tekrar gelmeyi düşünüyor musun?
(04.26 Görüldü)

Mr.Mischief: Hayır.
(04.29 Görüldü)

Silver: Hiç mi?
Eğer gelirsen kaçırmayayım diye söylüyorum.
Pek dışarı çıkmam da.

Mr.Mischief: Ne, gelmemi mi isterdin?
Biliyorsun, en son uzun bir süre Midgard'da kaldığımda insanlığa hükmetmeye çalışmıştım.

Silver: Evet, şey, birkaç kişiyi de öldürmüştün tabii.
Bunun için sana Asgard'da ceza verdiler, değil mi?

Mr.Mischief: Evet.

Silver: Sanırım annen o gün ölmüştü...
Hapis cezası mıydı? Bunun detaylarını öğrenemedim hiç.

Mr.Mischief: Bu kadar çok şeyi nereden bildiğini sorsam sanırım beni cevapsız bırakırsın, yanılıyor muyum?

Silver: Evet.
Yani, hayır, yanılmıyorsun.
Loki?
Benden gerçekten hoşlanmıyorsun, değil mi?

Mr.Mischief: Evet.
Hayır, hoşlanmıyorum.

Silver: Eh
Bildiğim iyi oldu.
İstersen benim hakkımda birkaç soru sorabilirsin diyecektim ama benden hoşlanmadığına göre bilmek de istemiyorsundur.

Mr.Mischief: Bekle
Ne?
Yani hayır.
İstemiyorum.

Silver: Peki.

...

...

Mr.Mischief: Hala sorabilir miyim?

Silver: Evet.

Mr.Mischief: Nerelisin?
Dünya'da nerede yaşıyorsun demek istiyorum.

Silver: New York.

Mr.Mischief: Oh.

Silver: Tabii sen uzaydan getirdiğin bir orduyla insanlığı ele geçirmeye çalışırken ben New Mexico'daydım.

Mr.Mischief: Yani zarar görmedin?

Silver: Şey, hayır.
Olayları duyduğumda geri döndüm, ama çoktan gitmiştin.

Mr.Mischief: Beni görmeyi mi umuyordun?

Silver: Hayır.
Evet.
Belki.

Mr.Mischief: Neden?

Silver: Bilmiyorum.
Bazen düşünmeden harekete geçip açıklayamadığım şeyler yapıyorum.
Anlıyor musun?

Mr.Mischief: Evet.

Silver: Aslında bana oldukça ilginç gelmiştin.
Bilmem, belki de çoğu kişi Thor'u bir süper kahraman ve seni kötü karakter olarak etiketlemekte çabuk davrandığı içindir.

Mr.Mischief: Yani sen kötü karakter olduğuma inanmıyorsun?

Silver: Oh, hayır bence de kötüsün.
Fakat olayların bundan ibaret olduğuna inanmıyorum.
Şuanda konuştuğum kişi yüzde yüz kötülükten oluşmuyor.
Başka sorun var mı? Sanırım buna sabah olunca pişman olacağım ama neyse.

Mr.Mischief: Annen ve kız kardeşinin öldüğünü söylemiştin.
Nasıl öldüklerini sorabilir miyim?

Silver: Oh
Evet
Şey
Sorabileceğin onca soru varken bunu sormana şaşırdım doğrusu.
Uhh
Babam öldürdü.

Mr.Mischief: Sana ne oldu?

Silver: Tam olarak hatırlamıyorum. Babam bana ilgi göstermiyorken kaçmayı başarmıştım galiba...
Daha sonra intihar etmeye kalkıştı fakat başaramadan önce polisler geldi.

Mr.Mischief: İyi misin?

Silver: Özür dilerim.
Sana bunları anlatmayı planlamıyordum aslında.
Bunu soracağın aklıma gelmemişti hiç.

Mr.Mischief: Gitmemi ister misin?

Silver: Ne?
Hayır hayır hayır
Sana istediğini sorabilirsin dedim ve sen de sordun.
Gitme
Lütfen?

Mr.Mischief: Gitmiyorum, sakin ol.

Silver: Tamam.
Ben sana birkaç soru sorsam olur mu? İstersen dönüşümlü yapabiliriz.
Bir ben, bir sen...

Mr.Mischief: Sormanı bekliyorum.

Silver: Artık benden hoşlanmaya başladın mı?

Mr.Mischief: Belki.
Kendini geliştiriyorsun.

Silver: Hala bir şansım var demek ki
Senin sıran.

Mr.Mischief: Nasıl gözüküyorsun?

Silver: Uh
Nasıl mı gözüküyorum?

Mr.Mischief: Evet.
Sen benim nasıl göründüğümü bilirken benim senin nasıl göründüğünü bilmemem sence de haksızlık değil mi?

Silver: Peki...
Sıradan sayılırım aslında.
Yeşil gözlerim var.
Ve siyah saçlarım.
Hafif çillerim dışında bayağı benziyoruz aslında, biliyor musun?
Onlardan nefret ediyorum.
Orada mısın?
Gittin sanırım.
Pekala. İyi geceler, Mischief.
(15.18)