0.2

2.3K 218 97
                                    

Bütün gün peşindeydi.

Bütün gün.

Tilki bensem, kuyruğum oydu!

Ortak aldığımız derslerde yanıma oturuyor, kütüphaneye gittiğimde kitap okuyormuş gibi yapıp beni izliyordu, oturduğum koridor duvarına yaslanıp resim çizerken karşıdaki kolona da o yaslanmıştı. Bıkkınca elimi defterden çektim.

 Olmuyordu işte. Hem biri bana bakarken ne kadar odaklanabilirdim ki? Özellikle bu kadar yoğun bir şekilde bakarken ve gözleri bu kadar güzel bir kahverengiyken. Tamam konudan sapıyoruz.

Odaklan Lea.

"Ne istiyorsun Fred?" dediğimde sonunda istediğini almış çocuk gibi gülümsedi.

"Sonunda beni fark ettin yahu?" diyerek yanıma oturduğunda kaşlarımı çatacaktım ki Büyük Salonda yaptığı aklıma geldiğinde durdum. Yanıma oturduğunda oluşan boy farkı bir nebze azalsa bile hala ona bakmak için kafamı biraz kaldırmam gerekiyordu. Sırık. Kaşlarımı çatmamak için kendimi zorlarken o sırıtarak bana bakıyordu.

"Napıyorsun?" dediğinde sonundaki harfleri uzattıkça uzattı ve deftere bakmaya çalıştı. Defterimi hızlıca göğsüme yaslayıp ona baktım. "Seni ilgilendirmiyor" dediğimde kaşlarını kaldırdı ve dudağını büktü "Ama merak ediyorum." dediğinde onun nasıl bir 7.sınıf olabileceğini düşündüm. Ofladığımda o benimle beraber ofladı.

"Ciddiyim Fred derdin ne?" dediğimde bana döndü. Belkide onu ilk defa bu kadar ciddi görüyordum.

"Seninle arkadaş olmak istiyorum." dediğinde kaşlarımı kaldırarak ona baktım

Hogwartaki ilk yılımda binasındaki insanlarla bir türlü anlaşamamıştım. Çimenliklerin orada oturan kız grubu gülüşerek konuşuyordu "Bende sizinle arkadaş olabilir miyim?" Aynı dönemden olduğumuzu bildiğim kız grubunun yanına çekinerek gidip bunu sorduğumda kızlardan biri diğerinin kulağına fısıldamıştı. Duydukları karşısında kaşlarını alayla kaldırıp gülen kız "Bizim bir bulanık ile arkadaş olmaya ihtiyacımız yok şimdi seni lanetlemeden önce kaybol buradan Bulanık." dediğinde kaşlarımı çattım.

Bulanıkta neydi?

"Bulanık?" dediğimde kız "Senin gibi değersiz kanlara verilen ad. Değerin" diyerek arkadaşlarına dönmüştü. Eli ile kışkışlayarak "Hadi git şimdi" dediğinde arkamı dönmüştüm.

Bulanık.

Benim değerim.

"Lea?" dediğinde aklıma gelen anılar ile kaşlarımı çattım. "Kaşlarını çatmaman hakkında ne dedim sana-" diyerek elini alnıma götüreceği sıra bileğini tuttum.

"Benim arkadaşa ihtiyacım yok."

Yerimden hızlıca kalkıp onu arkamda bıraktım.

Geçen seferki kahkahasını duyamadım.
.

oy ve yorumlarınızı bekliyorumm

two goody shoes | fred weasleyWhere stories live. Discover now