Kuzey Yıldızı

Kuzey Yıldızı ~ 4

'Nereye gidiyorsun!?' Diye bağırarak ayağa kalktım ancak ona yetişemedim ve kapıyı da kapatmasıyla kendimi kapıyla bakışırken buldum.

Ömer ile normalde hiç ayrılmadıklarından dolayı onu aramaya karar verdim. Ulaşamayınca ise yatağa oturup beklemeye başladım. Bu sırada neden gittiğini düşünüyordum. Acaba Yeliz'e (eski sevgilisi) mi bir şey oldu? Çünkü onun Yeliz'e gerçekten aşık olduğunu biliyordum. Kötü bir şey olmadığını umdum ve yaklaşık 1 saat önce yaşanan öpüşmeyi düşünerek yastığıma sarıldım ve uyuyakaldım.

Tahminen 1-2 saat sonra adımı duyunca gözlerim kapalı bir şekilde yataktan kalkıp 'Neaaa' şeklinde bir ses çıkartarak uyandım. Bu nasıl bir utanç bilemezsiniz. Karşımda tabii Aras'ı görmeyi bekledim ancak annemin geldiğini görünce üzülmedim denemez.

'Anne Aras nereye gitti biliyor musun?' Diye sordum uykulu sesimle. Başını olumsuz anlamda sallayarak cevap verdi 'Ben de sana onu sormaya gelmiştim. Ama belli ki bilmiyorsun. Telefonuna ulaşamıyoruz.'

Bunu söyledikten sonra annem yine aşağı inerken ben de elime telefonumu alıp onu mesaj yağmuruna tuttum.

Yarım saat kadar sonra mesaj gelince yataktan zıplayışımı görseniz piyangoyu kazandım sanırsınız. Gelen mesajsa şu:

-En kısa sürede oradayım.

Bir insan onlarca mesaj attığı birinden bu yanıtı alınca cidden koyuyormuş. Bunu öğrendim. Bir süre daha Selin ile mesajlaştım ki Aras olayını ona dün yani cuma günü ona anlatmıştım. Aslında çok tepki vereceğini ve şaşıracağını biliyordum ancak yinede söylemek istedim.

Kapının açılmasıyla bağırdım 'Sizin köyde kapı yok mu?' İçeri giren tahmin ettiğim gibi Arastı. 'Ayrıca nereye gittin?'

'Önemli bir şey değil.' Diyerek kestirip atabileceğini sandı herhalde. 'Önemli değilse anlat.' Benim ısrarcılığımı bilmeyen yoktur. Yine de anlatmayınca yanına gidip sarıldım. 'Anlatmazsan seni bu şekilde boğarım.'

Güldü ve cevap verdi 'Canımı yakamazsın ufaklık.' Dediğinde ise sinirimi bozmuştu.

'Ufaklık ne ya? Sensin ufaklık. Zaten sinirimi bozdun.' Diyerek sarılmayı bıraktım. Yanağına hafifçe vurduğumda yüzünü ekşitti.

'Gel bakayım sen buraya.' Diyerek tekrar aynı şeyi yaptım. Geri çekilip elmacık kemiğinin üzerini tuttuğundaysa şüphelerim artmıştı.

'Kavga mı ettin?!' Diye bağırdım bir anda. Hemen yanıma gelip ağzımı elleriyle kapadı. 'Bağırma' dedi fısıldayarak.

Ellerini ağzımdan çektiğinde ise fısıldayarak sorular sıraladım 'Kiminle kavga ettin? Neden kavga ettin? Kim yendi? Mal mısın? Neden söylemedin?' Vb.

'Yavaş konuşsan cevaplardım. Belki.' Dediğinde soruları bir kenara bırakıp yüzüne baktım. 'Kapatıcı mı sürdün, ciddi misin?' Diye sorduğumda 'Ne yapabilirim başka?' Diye sordu. Gidip ilk yardım kutusundan krem ve ıslak mendil aldım ve geri döndüm. Geri döndüğümde hala bıraktığım yerdeydi.

Yanına oturup çok bastırmadan yüzünde ki kapatıcıyı silmeye çalıştım. Arada acıya dayanamayıp inliyordu ancak hiç konuşmuyordu. Ardından kremi de sürdüm. Zaten bir süre sonra gittiler. Ailesi de kavga ettiğini anlamadı ve böylece bir görev daha tamamlandı. 5 saattir bizdeydiler ve gitmelerini fırsat bilip duş aldım ve ardından resim çizmek için çalışma odasına girdim. Bir süre sonra Selin Skype'dan arama yapınca açtım ve açtığım gibi de bağırmaya başladı. 'Araslar kavga etmiş duydun mu?!' Şaşkınlıkla ona bakarken Aras'ın bunu bana neden söylemediğini düşündüm.

'Sen nereden öğrendin?' Diye sorduğumdaysa kavga ettiği kişinin söylediğini söyledi. 'Kiminle kavga etmiş!?' Diye bağırdığımdaysa ayrıntısına kadar anlatmaya başladı.

'Bunlar Mert'le kavgalıydı ya. Mert Ömer'e yumruk atmış. Sonra Ömer'in yanındakiler kaçmış Aras'a mesaj atmış işte Mert'i bayağı bir pataklamışlar. Çocuğun ağzı yüzü kan içinde kalmış. Öyle.' Dediğinde söylediğim tek şey şuydu. 'Çok iyi açıkladın.' Biraz daha konuştuk ve ben bugün olanları anlattım. Ardından da zaten annemden izin alıp kuzenime yatıya kalmaya gittim.

Bizi onunla görseler tımarhaneye yatırırlar ve çıkamayız o derece. Evlerine doğru yürürken hava yavaş yavaş kararıyordu. Kuzenim geçen yıl kendi evine çıkmıştı ve bir aydır görüşmemiştik.

Arkadan ayak sesleri duyduğumda hızlandım ve son sokağı döndüm. Zili çaldım ve arkama baktığımda ise siyah maskeli bir adam koşuyordu. Kapı açıldığında ise kolumdan çeken siyah maskeli adama yüzümü döndüm ve yumruk atarak içeri girdim ve kapıyı kapatıp yukarı çıktım.