Sekiz

467 52 13
                                    

Bu bölüm Texting değil. Haberiniz ola ve başlayın!

........

Son konuşmadan sonra karar vermiştim. Ona aklımdakini yapacaktım. Onu sevdiğimi bilmeli. Bunun için Michael'den yardım aldım. O benden önce gitti havaalanına. Bende yola çıkmaya hazırlanıyordum. Gitarı aldım ve arabaya bindim ama araba çalışmadı. İnip baktım tekerlekler patlatılmıştı. Ön camda bir not vardı.

Kolaysa şimdi git bakalım küçük Romeo! Tabii senden önce ben orada olup Karol ile konuşmazsam sen de sürprizini yaparsın!

Kahretsin. Sönmüş lastiklere vurup bir şeyler düşünmeye çalıştım. En yakın taksi durağı yarım saatlik yol sonunda. Kaldırıma oturdum ve ellerimle yüzümü kapattım. Gözümden yaş düştü. İlk defa bir kız için ağlıyordum. Ve o kız benim için çok değerli!

Bu sırada Karol,

Ruggero gelmemişti. Havaalanına erken gelmiştim ama Ruggero yoktu. Michael geleceğini söyledi ama ortalarda yoktu. Bir çift el gözlerimi kapatınca heyecanlandım. Kulağıma birkaç kelime fısıldandı.

"Ben kimim prenses?"

Sebas! Ellerini gözümden çekip ondan uzaklaştım.

"Neden geldin?"

"Sanırım başka birini bekliyordun?"

"Seni beklemiyordum doğru. Ama kimi beklediğimden sana ne!"

"Doğru bana ne! Sana hoşçakal demeye geldim!"

"Ya yedim. Hadi git artık! Beni rahat bırak! Tazminatı da ödedim."

"Yani? Bu seni sevmediğim ya da sevmeyi bıraktığım anlamına gelmez. Ben başkaları gibi ilk engelde pes etmem. Etmeyeceğim de!"

"Başkaları mı? Kimmiş onlar?!"

"Şuan o başkaları buraya nasıl geleceğini kara kara yolda düşünüyor!"

Deyip gitti. Uçağın kalkmasına on dakika kala artık umudumu kesmiştim. Gelmeyecekti! Michael ve diğerleri ile vedalaştım.

"Ruggero'ya onu sevdiğimi ve gelmediği için alındığımı söyle olur mu?"

"Söylerim ama planımız bu değildi belki de yolda falan kalmıştır."

"Bilmiyorum ama hiçbir bahane onu kurtaramaz!"

Uçağa doğru ilerlerken arkadan ismimi duydum.

"Karol dur! Geldim."

Arkamı dönüp baktım. Gelmişti. Uçağa kalan vakti unutup koştum ve ona sarıldım.

"Araban mı bozuldu?"

"Nereden biliyorsun?"

"Sebas buradaydı."

"Evet. Tekerleklerin patlatmışlar."

"E nasıl geldin?"

"Koşarak geldim. Sana koşarak geldim!"

........

Bu bölüm de bitti. Bir an Ruggero'yu havaalanına götürmekten vazgeçiyordum. Son anda dedim ki Nisa kendine gel! Sonunda geldi işte. Bir dahaki bölümde görüşmek üzere.

Sağlık dolu günler dileğiyle 💫🌙

Aşk'ın Sen Hali •Texting•Where stories live. Discover now