𝘪𝘪

816 97 71
                                    

Harry, Ronald ve Hermione'den uzak, Seamus ve arasına yerleşti. Harry görmesede arkadaşlarının duraksadıklarının farkındaydı.

Önündeki yemeğe baktı. Tüm iştahı kaçmıştı.

Bir anda Seamus ayağa fırladı. Eli ile göğsünü tutuyordu. Yanında oturan Dean ne olduğunu anlamamıştı. Büyük salondan çıkmak için bir hamle yaptı, ama yere yığılmıştı. Profesörler ayağa kalkmış, ve Seamus'a yönelmişlerdi.

Ölürcesine öksürmeye başladı Seamus. Bir eli ile boğazını tutmuş, diğer eli ile bir şey gelir diye ağzının altında tutuyordu.

Elinin üstüne kanla kaplanmış beyaz glayör çiçeği düştü. Kan öksürüyordu, ne zamandan beri hastalığı bu kadar ilerlemişti bilmiyordu.

Profesör Mcgonagall ❝Onu Hastane kanadına götürelim❞ dediğinde Profesör Snape öne atıldı. ❝Bırakın öksürsün❞ dedi.

Severus Snape ölesiye sevmişti Lily'i, fakat ameliyat olmuştu. O artık duygusuzdu. Biliyordu Seamus'un nasıl hissettiğini, nasıl bir çaresizlik içinde olduğunu.

Profesör Mcgonagall ilk itaraz edecek gibi oldu, ama sonra kafasını evet anlamında sallayıp mutsuz bir yüzle öğrencisini izliyordu.

Seamus sonunda ayağa kalktı, derin nefesler alırlen yerdeki küçük kan gölüne ve içindeki beyaz çiçeğe baktı.

Harry ise korkuyordu. Arkadaşları haklıydı Draco Malfoy onu asla sevmeyecekti.

Oda ölecekti yavaş yavaş, korkuyordu.

yazar notu; Sizce bu hikayenin başka bir hikayesini yapayım mı? Deamus versiyonu. İşte bu hastalığın Seamus'ta daha fazla ilerlememiş geçmişten başlayarak.

yellow roses; drarry✔︎Waar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu