Çığlık.

225 51 131
                                    

  Sessizliğin sesini duyuyorum, ruhumda.

Kulaklarına ulaşan kapı zilinin sesiyle irkildi. Kimdi bu gelen şimdi? Yarım bıraktığı kitabın memnuniyetsizliği içinde kapıya doğru ilerledi.

Kapıyı açtığında karşısında duran 11-12 yaşlarında, yeşil gözlü, düz saçlı sarışın bir çocuk meraklı gözlerle ona bakmakta idi. Asrın şaşkınlığını gizleyemeyerek sordu. "Kimsin sen küçüğüm?" Sarışın çocuk ellerinde sıkı sıkıya tuttuğu bir kağıdı Asrın'a uzattı. Asrın kağıdı aldığında koşarak kayboldu çocuk sokağın yolunda.

Bir yandan elinde tuttuğu ikiye katlanmış saman kağıdına bir yandan ise çocuğun rüzgarla yarışırcasına koştuğu sokağın boş yoluna bakıyordu genç adam.
İçeri girdi, kapıyı kapatıp salona geçti. Aklından geçen binbir düşünceyi susturarak açtı kağıdı.

"Bir şey var aramızda
Senin bakışından belli
Benim yanan yüzümden
Dalıveriyoruz arada bir
İkimiz de aynı şeyi
düşünüyoruz belki
Gülüşerek başlıyoruz söze
Bir şey var aramızda
Onu buldukça kaybediyoruz
İsteyerek
Fakat ne kadar saklasak nafile
Bir şey var aramızda
Senin gözlerinde ışıldıyor
Benim dilimin ucunda."

Nahit Ulvi Akgün'den dökülen satırlardı bunlar. Göğsünde bir kuşun varlığını hissetti sanki o an. Saman kağıdının sol altına iliştirilmiş soluk bir çiçek çarptı gözüne. Ne bir tutkal ne de bir bant, yara bandıyla yapıştırılmıştı kağıdın üzerine. Koskoca bir gülümseyiş kapladı yüzünü. Bir yandan da tedirgindi. Bu kağıdı yollayan Ayliz'i olabilirdi. Fakat evini nereden bilecekti ki? Hiç emin olamıyordu. Sarışın çocuk tekrar gelir miydi, onu da bilmiyordu.

Tüm bu ihtimal ve bilinmezliklerden sıyrılarak kağıdı odasındaki masaya bıraktı. Ne yapacağını düşündü hatrı sayılır bir süre.

"Bunu Şikeste ile konuşmalıyım."
Ağır adımlarla ilerledi Şikeste'nin yanına. Saksıyı alıp dizlerine koydu, konuşmaya başladı.

"Haberin vardır bugün olanlardan. Ben ne yapacağımı kestiremiyorum, Şikeste. Bir cevap yazıp çocuğun gelmesini mi beklemeliyim, yoksa gelen her kağıdı yakmalı mıyım okumadan? Bugün bana ulaşan o mektubun Ayliz'den olması için hâlen dua ediyorum biliyor musun? Düşüncelerim çok dağınık. Fakat içimdeki umut dürtüsü de rahat vermiyor. O umudun sesine kulak vermek istiyorum. Olur mu dersin? Hayatımı yanlışlara sürüklemekten hiç bıkmayacağım, biliyorum. Eğer bir yanlış daha yapmam gerekiyorsa evet, yapacağım. O kız olsa olsa en güzel yanlışım olur benim."

Yemyeşil yaprağına bir buse kondurdu çiçeğinin. Onu masaya bırakırken gözü saate takıldı. 21.24. Yorgun da hissediyordu hani, başını yastığa bir koysa uykunun koynunda bulacaktı kendini. Dayanamadı, uyumak üzere odasına adımladı ezgin ezgin. Yarın sahafa gidecekti, 'belki görürüm' fikrinin içinde yeşerttiği mutlulukla daldı uykusuna.

Günler tek tek yitiyor, kum saatindeki her kum tanesi sanki dünya üzerindeki tüm sızılar hatrına rüzgar misali dökülüyordu. Böyleydi işte. Hepsine rağmen akıp giderdi zaman. Gülerdiniz, ağlardınız, kimi vakit sadece susardınız lâkin engellenemezdi akrep ve yelkovan. Giden geri gelmezdi, ardından bakmak da yalnız ve yalnız biz fanilere yakışırdı. Bindiğimiz şu netâmeli dünya arabasında kimimiz uçuruma, kimimiz denize, kimimiz ise çorak topraklara çevirir rotasını. Her birimiz kendi sonumuzu hazırlarız, nerden bakılsa hiçe götürecek yollarda kulağımızda radyoda çalan bazısı hazin bazısı neşeli melodilerle iz bıraktığımızı sanarız hayatın engebeli yollarında. Erişilmesi amaçlanan bir son vardır, fakat asıl amaç sona erişene dek bâki olmayacağını bildiğimiz hâlde bize hiç bitmeyecek yanılgısını sunan bir mutluluğu tatmaktır. Bu mutluluk binbir isimle anılır dünyada. Belli bir ismi olmamıştır hiç aslına bakılırsa. Kitaplarda kalıplaşmış ve rastgele biraraya getirilmiş harflerle söylenegelen bir kelime vardır: sevgi.
Buna aşk diyen de vardır, yangın diyen de. Yahut bir başlangıç, bir tebessüm, bir iç kıpırtısı, bir ihtiyaçtır kimine göre de. Kimisi ateşe dokunmuş gibi çekilir gerisin geri ondan uzağa. Fakat hepsinde ortak tek bir fikir vardır: "Bir yangında kül olmadan ölürsem neye yarar?"

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Aug 15, 2020 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Göğün Gölgesinde Yüzyıllαrın Tomurcuğu. Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin