Fotoğrafımı Çeker Misin? |text|

26

Arkadaşlar, allah için uzun bölüm beklemeyin. Text bu. Uzun yazarak milleti sıkmak istemiyorum.

Ve wtfezgi & Zerdababy alın lan amk içiniz rahat etsin

🥂

Kancayı taktığım; Buluşalım mı

Kancayı taktığım; Ben sıkıldım da

Sevgilim; Olur.

Kancayı taktığım; Nerede buluşalım

Sevgilim; Sen bilirsin

Kancayı taktığım; o zaman ben seni gelip alayım

Kancayı taktığım; Akşam yemeği yiyelim

Sevgilim; Zengin ortamıysa hay hay

Kancayı taktığım; Lan lxöwpxöwpzöaşs

Kancayı taktığım; Gözün doysun pxöeşzöwpzöw

Kancayı taktığım; Tamam götüreceğim seni zengin mekana

Sevgilim; O zaman konuşturma beni de hazırlanayım

Kancayı taktığım; Peki ğxöwşzöwğs

🌚🌝

Benim için sandalyeyi nazikçe çeken Giray'a hafifçe gülümsedim. Ortamda çok emanet kalıyordum lan. Kesin görmemiş olduğumu anlayacaktı millet.

Daha kıçımız sandalyeyle yeni buluşmuşken dibimizde biten garsona irkilerek baktım. "Hoş geldiniz, efendim. Ne arzu ederdiniz?"

Valla ben fakirim Giray. Olaya sen el atacaksın...

"Ricotta soslu makarna," dedi Giray rahatça. Ulan onca yolu makarna için mi geldik diye düşünürken o, "Kuşkonmazlı ızgara bonfile," demişti. Ayet ismi gibi lan o ne?

"İçecek olarak?"

Giray'ın bakışları bana döndüğünde, "Kola," dedim. Adam duyduğunu belirtir şekilde kafasını sallayınca Giray, "Bana da aynısından," demişti.

Sen gel o kadar havalı şeyler iste. Sonra da yanına kola. Hayatın cilvesiydi lan bu.

"Giray," dedim yanımızdan uzaklaşan garsonun hemen ardından.

"Efendim, güzelim."

"Lan zehirlenmeyiz değil mi?"

Güldü. "Merak etme. Bir şey olsa ben istemezdim."

"Zehirlenirsem atarım yüzüğü," dedim elimi kaldırıp parmağımdaki yüzüğü gösterirken. Oflayarak elimi yakalayıp masanın üzerime bastırdı.

"Senin de şu aralar en büyük tehditin bu oldu iyice."

Sırıttım. "Ödün kopuyor lan değil mi bırakıp gideceğim diye?"

"Rüyanda görürsün sen beni bırakıp gitmeyi."

Burun kıvırdım. Tabii ki gitmeyecektim. Aşkımdan değil parası olduğundan. Şaka oğlum. Yerim ben bu çocuğu.

"Tipe bak lan, tam tokatlayarak sevmeliksin."

Yanağını bana doğru uzatarak, "Sev çabuk," dediğinde kıkırdayarak kafasını geriye ittim.

Masaya bırakılan büyük iki tabağa dikkatlice baktım. İkinci tabakları bırakıp kola bardağını da masaya yerleştirdikten sonra gittiğinde ters bakışlarımı Giray'a çevirdim.

"Lan deseydin ben sana evde makarna yapardım."

"Çok konuşma da ye. O zaman bakalım aynı şeyleri söyleyecek misin?"

Yüzümü buruşturarak çatalımı makarnaya daldırdım, dolayarak birazını aldım ve direkt ağzıma attım. Çiğneyip yuttuktan sonra, bana merakla bakan Giray'a baktım.

"Ee?"

"Bunun tarifini al," diye homurdanıp bir çatal daha aldım.

"Sen yemek yapmasını bilmiyor musun?"

"Biliyorum ama bana mutfakta yardım etmezsen bokumu ye."

"Yemek yiyiyoruz şurda Miray," diye hayıflandı. Pardon, küfür elit ortama uymazdı...

"Sen neden ikinci adını bana söylemedin," diye sordum aklıma gelen bilgiyle.

Omuz çekti. "O ismi sevmiyorum. Babam dışında kullanan da yok zaten. Neden bilesin?"

"Seninle bir yola girdik, Giray Çağan. Bazı şeyleri kendimize bırakırsak ilişkimiz yıpranır."

"Pekâla. Ne bilmek istiyorsun?"

"Ben bilmek istesem bir şey ifade etmez. Senin istemen lazım."

"Ha deyince aklıma bir şey gelmiyor. Hatırlayınca söylerim."

"Peki."

"Hadi soğutma da ye."

🌚🌝

"Babama selam söyle. Annemin de ellerinden öpüyorum."

"Ulan ben babama bu kadar hızlı baba demedim."

"Şş, babam sonuçta."

"Ya of git şuradan."

Kolunu belime sardı. "Önce bir öpeyim."

"Beceremiyorsan söyle ben öpeyim," diye dalga geçtiğinde gözlerinden geçen duyguyla kasıldım.

Kendi topuğuna sıktın kızım.

Kafasını bana doğru eğdiğinde, ona yardımcı olmak için ben de parmak uçlarımda ona doğru yükseldim. Dudakları dudaklarıma dokunduğunda ellerim yakalarına tutunmuştu. Burnundan, sus çizgime çarpan nefesi iyice gerilmeme neden oluyordu.

Alt dudağımı ağzına yuvarlayıp emdiğinde iniltim dudaklarına karıştı.

Siktir. Efsane bir histi.

Dudaklarımın üzerinde duran dudakları gerildiğinde ben de aynen onun gibi sinsice gülümsedim. Hemen ardından alt dudağımı, dudakları esaretinden kurtarıp alt dudağını dişlerimin arasına kıstırarak sertçe ısırdım. Bu sefer inleyen o olmuştu. Sonra minik minik öpüp acısını dindirmeye çalıştım.

Belimdeki kollarını çözerek iki avucunı da yüzüme yasladı ve kafasını sola doğru yatırarak beni daha büyük ihtirasla öpmeye başladı.

Bak işte ben buna öpüşme derim.

Kimse beni tanımıyor, okey?

Herkes kafasındaki Nar Tanesi profilini silsin
🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️🕵️‍♀️

Of utanıyom ben bu ne. Yorumlarınıza dönmicem bb