Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"İyi günler. Anında Yanında müşteri hizmetleri ile görüşmektesiniz. Görüşmelerimiz hizmet kalitesi ve güvenliği adına kayıt altına alınacaktır."
Göz ucuyla ekranın sağ alt köşesindeki saate bakarken mesaimin bitmesine yarım saat kaldığını gördüm. Derin bir nefes verip yeni görüşme kaydı için temiz bir sayfa açarken bıkkın çıkmaması için çabaladığım ses tonumla konuştum.
"İsmim Serce. Size nasıl yardımcı olabilirim?"
"İşte bu!"
Karşı taraftan işittiğim heyecan dolu nida ile kulağım çınladığında hafifçe kulaklığı kendimden uzaklaştırmak zorunda kalmıştım. Ben daha yanıt veremeden karşıdaki adam, "Sonunda..." diye rahatlamış bir ses tonuyla mırıldandı. "Bir an hiç bağlanamayacağım zannettim."
"Me-merhaba," dedim bir anlığına bocalayarak. Radar Rafet'in şu anda bir başka görüşmeyi dinlediğini görebiliyordum. Ancak ne kadar vaktimin olduğu hakkında hiçbir fikrim yoktu. Her an canı isteyebilir ve bizim görüşmemizi dinlemeye başlayabilirdi. Ecel terleri dökmeye şimdiden başlamak üzereydim...
"Merhaba," diye yanıtladı şimdi sesi daha gevşemiş gelen genç adam. Sırıttığını anlayabiliyordum, kelimeler bir garip çıkıyordu. "Benim," dedi ardından. "Ceyhun."
"Size nasıl yardımcı olabilirim Ceyhun Bey?" diye sordum resmi bir ses tonuyla. Beni duyan biri sanki onunla ilk kez görüşüyormuşum gibi bir kanıya varabilirdi. Zaten amacım da buydu.
"Bir daha bu saate kalmayacağım," diye homurdandı sitemli bir ses tonuyla. "Şuna bak az daha kaçırıyordum... Bu kaçıncı deneyişim biliyor musun?"
Sessiz kaldım.
"Otuz dokuz!" dedi.
Şaşkınca kirpiklerimi kırpıştırırken önümdeki kayıt ekranı bomboş beyaz sayfasıyla bana göz kırpmaya devam ediyordu. Aslında her şeyi boş verip bu adamın şu çılgınlıkları hakkında biraz konuşabilirdik ancak bunun hiçbir zaman mümkün olmayacağını bilen diğer tarafım beni çabucak kendime getirdi.
Görüşmeyi acilen saptığı yoldan çevirmeliydim.
"Size nasıl yardımcı olabilirim?" diye bir kez daha sordum.
Sesim sert, hatta neredeyse soğuktu. Radar Rafet şimdi de bir başkasının görüşmesini dinlemeye başlamıştı, ekrandaki ismime gözleri değdiğinde bir açığımı yakalamak için her an benim tuşuma basabileceğini oldukça iyi biliyordum! İşi asla riske atamazdım. Bugün en problemsiz telefon görüşmesini gerçekleştirmeye mecburdum.
Neden sabah aramıyordu ki... Ceyhun denilen bu adam tam bir dengesizdi.
"Demek bugün fazla sohbet edemeyeceğiz..." diye mırıldandı düşünceli bir sesle karşı taraftan.
