.13. "kararsızlık"

519 74 28
                                    


Akşam olunca çöken hüzün krala daha farklı vuruyordu. Kızını yatırmış ve nefes almak için bahçeye inmişti. Güzel bir şey olurken bir taraftan ise batmıştı. Annesi ile tartışmaya girdiğinden dolayı içinde bir pişmanlık vardı. Neler olacağıni kestiremiyordu ve bunlar onun içini yiyip bitiriyordu.

Omzuna yeniden büyük bir yükün eklendiğini biliyordu. Annesi haklıydı, o hariç herkes kraldı ama Yoongi bunu değiştirmek istiyordu. Sözünün geçmesini sağlayacak bir şey yapması gerekiyordu. Ama bu kendinden olmayacaktı. İç geçirerek başını geriye yasladığında Jennie gördü. Gözleri büyürken hızlıca kendini toparladı. Ayağa kalkıp ona doğru dönerken konuştu. "Burada ne işin var?"

Jennie ellerini oturacağa yaslarken konuştu. "Kızın ile benim hakkımda mı konuşuyorsun?" Yoongi afallerken onun yüzünde ki küçük tebessümü fark etmişti. Yoongi bir elini ensesine götürürken konuştu. "Sen bunu nereden duydun?" Jennie omuz silkerken içinde ki heyecanı kontrol altına almaya çalışıyordu.

"Yoonji söyledi, büyüdüğünde benim gibi biri olmasını istemişsin"

Yoongi dudaklarını yalarken biraz utanmamış değildi. Oturacağa otururken Jennie de kamelyanın direğine omuzunu yasladı. "Hoşuna gitti mi?" Jennie gülerken gözlerini kaçırdı. "Birazcık" Yoongi eli ile yanını pat patlarken Jennie başını olumsuz anlamda iki yana salladı. "Çok fazla kalmayacağım" Yoongi kollarını göğsünde birleştirirken gözlerini kapattı.

"Oysa ki bu geceyi benimle geçirmen bana iyi gelirdi" Jennie'nin gözleri büyürken yanakları ise kızarmaya başlamıştı. Bu kadar basit bir cümlenin onu bu kadar etkilemesi gerçekten korkutucuydu.

"Ne için? Bir sorun mu var?" Yoongi alayla gülerken kasvetli ses tonuyla konuştu. "Bir mi? Tonlarca var"

Jennie yutkunurken ona doğru bir adım attı, yapmak istediği şey çok basitti. Ona sarılacaktı ama kendisi o kadar yabancıydı ki bu hislere cesaret edemiyordu. Çekiniyordu bir yandanda kendini kaptırmamaya çalışıyordu ki her şey ortadaydı. Ona çoktan kapılmıştı. Ona doğru bir adım daha attı ardından ise yanına oturduğunda kral ona kısa bir bakış attı.

Jennie alt dudağını kemirmeye başlarken düşünmemeyi tercih edip ellerini onun kollarının üstüne koyup onları göğsünden çekti. Yoongi onun ne yaptığını anlamaya çalışamadan Jennie başını onun göğsüne yaslarken bir elini beline diğer elini ise onun karnının üstüne yerleştirdi. Yoongi şaşkınlık bir duraksarken Jennie'nin başını göğsüne sürtmesi ile kolları ile onu sararken güldü.

"Gülme ve bana sorunu anlat"

Yoongi onu başıyla onaylarken yüzünde büyük bir gülümseme vardı. Onun saç uçları ile oynamaya başlarken eş zamanlı olarak konuştu.

"Annem ile konuşmaya gittim...halka olanları açıklamak istediğim söyledim ve çokta güzel bir tepki aldığım söylenemezdi...bana ben hariç herkesin bu ailede kral olduğunu söyledi"

Jennie göz devirirken cevapladı. "Sonuç olarak başta ki kişi sensin ama yani sen hariç kimse kral değil" Yoongi'nin yüzünde buruk bir gülümseme oluşurken cevapladı. "Bizim ailemiz gerçekten çok tuhaf bazen sadece keşke kral değilde normal bir insan olsaydım diyorum keşke kaçsaydım ve hayatıma normal bir şek-" Jennie başını onun göğsünden kaldırırken gözleri birbirine kenetlendi.

"Ama sen burada bir şeyleri değiştirmek için varsın sen olmasan bu insanlar bu kadar rahat ve huzur içinde yaşayamayacaklardı...kendine yüklenme yüzlerce insan sana güveniy-"

"Sorunda bu zaten...o güveni boşa çıkarmak istemiyorum" Jennie gözlerini kaçırırken Yoongi alınkarını birbirlerine yasladı. Gözlerini kapatırken onun nefeslerini dinlemek istedi. "Senin yanındayken kendimi bütün lakaplarımdan arınmış bir şekilde hissediyorum" Jennie ürkek bakışları ile ona baktığında gözleri dudaklarına kaydı. Ona fazlasıyla sert davranmıştı ve şimdi onu öpmek istemesi kesinlikle doğru değildi.

king and musketeer'²Where stories live. Discover now