KOMOREBİ -2- [JJK] TR ✔️

5. Bölüm 👣

_

______

"Tamam söyleme." dedim açmış olduğu ağzını kapatarak. Sonra belimdeki gevşeyen ellerinden yararlanarak hızlıca ayağa kalktım.

"Hadi yat. Uykum var benim."

Yavaşça ayağa kalktı ve yerinde durduramadığı gözleriyle kafasını geriye atarak güldükten sonra, ne olduğunu bile anlamadan gömleğimin çıt çıtlarını birden açmaya başlayarak omuzlarımdan çıkarıp yere attı. Gelir gelmez odayı dağtmıştı. Onu yere at bunu yere at! Ayrıca daha az önce kemerini açamayan adam düğmelerimi çok kolay seçebiliyordu. Ne hikmetse!

Karşısında sütyenimle kaldığımda kaşlarımı çattım ve gömleği tekrar almak için eğildim.

"Ne yapıyorsun sen?"

Tekrar önüme geçti ve almamı engelleyerek çıplak kollarımdan tuttu. Sonra kollarımı kendi beline sardığında, tenlerimiz bir biri için çığlıklar atıyordu.

Üstüme yürüyerek beni yavaşça yatağa yatırdı ve kendisi de üstüme çıktı. Yüzümü inceledi bir süre. Net gördüğünden emin değildim. Odaklanmak amacıyla gözlerini yumup açarak kafasını iki yana salladığında, uzayan perçemleri alnıma değiyordu.

"Ne senden önce bir kadından etkilendim, ne de senden sonra bir kadına bakıp etkilendim. Benim ilk etkilendiğim kadın sensin..." dedikten sonra köprücük kemiğimi öptü. "İlk öptüğüm..." Sonra elini, yanıma koyduğum elime çıkararak yavaşça parmaklarını benimkilerine kenetledi. "İlk elini tuttuğum, ilk sevdiğim kadınsın."

Gözlerimi kapattım, doğru söylediğini hissediyordum. Dudağımın hemen yanını öptüğünde yine ıskalamıştı. Kıkırdadım.
Sarhoştu ama şu an ne aklı yerindeydi, ne de şuuru kapalıydı.

"Yatalım, hadi kalk üstümden." dedim saçını geriye atarak.

"Böyle yatalım ama." diyerek kendini yanıma attı.

"Yatağın içine girsene."

Dizleri üstünde sürünerek zor bela yatağa attı kendini. Ben de gömleğimi yerden aldım.

"Giyme onu." dediğinde göz devirdim, gömleği kenara koyarak ışığı kapattım ve yanına kıvrıldım.

"İçtim diye kızdın mı?" dedi bacaklarını üzerime atarak. Tenim, teninde nefes aldı.

"Sürekli bensiz içiyorsun, ona kızıyorum."

Güldü. "Sen annesin, içme."

"Sen de babasın." dedim ve derin bir nefes aldım. "Jungkook sen kadınlardan korkuyordun ya..."

"Hıı..."

"Korkmaya devam et." dediğimde kafasını salladı.

Eliyle sırtımı okşadı, yüzükleri soğuk, bedeni ise sıcaktı. "Sana aşık olduğumu söylemiş miydim?" dedi düşünür gibi yaparak. Hafif kafasını kaldırmıştı. O kadar tatlı duruyordu ki, yanaklarını mıncırmamak için zor duruyordum.