Ölüm Kokusu.

13.1K 835 43
                                    

Kapak İçin Calanthe'ye Teşekkürler...

Stevie kendisini toplarken Jessica'ya döndüm,

"Şimdi ne yapacağız ?"

Jessica,pencereden dışarı bakmayı kesip bize döndü.

"Bilmiyorum.Zaten Mary aklını kaçırmış olacak.Umalımda bizim yaptığımızı öğrenmesin."

"Umarım." diye geveledim.Ama günün birinde Mary bunu bizim yaptığımızı öğrenecekti.Ve öğrendiği zaman...evet ortalığı kandan başka bir şey götürmeyecekti.

Olayın hem iyi yönü hemde kötü yönü vardı.İyi olan yönü,kendimiz ve diğer türler için rahat nefes alabileceğimiz günleri elde etmiş olduk.Kötü olan yönü ise bir annenin çocuklarının ölümüne sebep olduk,evladını kaybetmiş bir anne heleki evlatlarının kaybına yol açan kişiyi bilen bir anne oldukça tehlikeli bir annedir ve bahsettiğimiz anne Mary ise o anne olabildiğince tehtidkar ve ölümcüldür.

Mary akademiden ayrılmadan önce birkaç güne döneceğini söylemişti.Olanları öğrendiğinde hemen burada biteceği gerçeğiyle  ortalığı hemen toplamaya koyulduk ve delilleri en hızlı şekilde yok etmeye başladık.Büyüyü gerçekleştirdiğimiz masadaki kan lekelerini bezlerle silerken yanan mumların kokusunu çıkartmak için bütün oda spreylerini kullandık.Perdeleri düzgünce açıp kapının kilidini kaldırdık.Hizmetçilerin uyanması için yaptığımız büyüyü etkisiz kıldıktan sonra hiçbir şey olmamış gibi odalarımıza çıktık.

Ağlamayı devam ettiren Stevie'yi bu kez teselli etmeyecektim.Bir şeyleri aşması gerekti ve bunu kendi başına yapmalıydı.Zorluklar karşısında dimdik durması ve hayatta ne kadar dostu ve seveni olura olsun daima yalnız olduğunu anlamalıydı.Ama bunu bugün anlayacak gibi görünmüyordu.Ağlamaktan kızaran küçük gözleri ve yanakları,hıçkırıktan düğümlenen boğazı onu teselli etmem için haykırıyorlardı.

"Stevie ! Bunu artık kes lütfen.Oldu,bitti.O artık yok.Seni kullanan ve fantezi için sana değer veriyormuş gibi yapan adam öldü !"

Stevie bir anda kan kırmızısına dönen gözlerini bana çevirdi ve titrek bir sesle,

"O öldü !"

deyip ağlama şiddetini dahada arttırdı.Ses odadan başka her yere gitmiş olacaktı ki Jessica ve Hannah içeriye girdiler.Jessica kaşları çatık bir şekilde Stevie'nin yanına geldi ve okkalı bir tokat attı.Stevie tokat yüzünden yere devrildi.Avucuyla tokat yüzünden kızarmış yanağını tuttu ve ayağa kalktı.

"Bunu neden yaptın ?"

Jessica sinirden oflarken sakinleşmek için ona kadar dışından saydı.

"Çünkü bunu hakettin.Sen aptal bir aşıksın ve en zayıfımızsın.Artık bunu aşmalısın ve hayatına devam etmelisin.Eminim ölen sen olsaydın o şimdi altına herhangi birimizi almış değişik fanteziler deniyor olurdu."

Stevie avucunu yanağından çekti ve olağan gücüyle bağırdı.

"Hayır ! O öyle bir şey yapmaz ! Benim aşkım böyle bir şey yapmaz."

Bağırmaktan boğazı parçalanırken dizlerinin üstüne çöktü ve bana döndü,

"Yapmazdı  değil mi Elsa ?"

ne diyeceğimi bilememiştim.Onun canını yakmak yada üzüntüsüne bir yenisini daha eklemek istemiyordum.Ama bunu aşması ve hayatına devam etmesi için gerekli olan buydu.Kalbinin kırılması.

"Yapardı Stevie,adım kadar eminim ki yapardı."

Stevie ağlamayı kesip donuk bakışlarını yere kitledi.Ortalığı sessizlik bürümüştü.Hepimiz Stevie'nin bir sonraki depresyonik hareketini beklerken o ayağa kalktı.

Cadı AkademisiWhere stories live. Discover now