4: unexpected

1.5K 152 94
                                    

İYİ OKUMALAR

"Bu planın da olma olasılığı %26,4 Peter."

Peter, Benjamin'in okulun ilersin de, onu net görebileceği bir kafede oturuyordu. Dün Peter planını Karen'a anlattığında şiddetle karşı çıkan yapay zekası yüzüne, daha az zararlı bir plan bulmuşlardı.

Peter'ın planına göre, Peter ikiyi birkaç günlüğüne kaçıracaklardı ama yapay zekası farklı bir kaçırma(!) planını önerince onu yapmaya karar verdiler.

Şimdi de planın ilk aşaması için okulun açılmasını bekliyorlardı.

Okul açılınca tuttukları bir adam, müdür ile konuşup gezi ayarlayacaktı. Peter iki(Benjamin) Geziyle beraber gidecekti. Peter ise Benjamin geziye gittikten sonra evine gidip odadan alması gereken şeyleri alacaktı tabii bu kısımdan henüz yapay zekasının haberi yoktu.

Peter pencerenin arkasından okula yavaş yavaş girmeye başlayan öğrencileri izlerken, kendi dünyasında şu an ne yaptıklarını merak etti. Zaman nasıl işliyordu? Buraya geleli orada ne kadar süre geçmişti? Belki de Avengers geri dönmüştü?

Henüz burada bir gün geçirmemişti ve zamanın yavaş mı hızlı mı ilerlediğinden emin değildi.

Karen'ın sesini duyunca tekrar okula döndü.

"Benjamin geldi. Yanında arkadaşı Harry var."

Peter iki çocuğu izlerken Benjamin'in arkasından bir oğlan sarıldı. Benjamin'i kendine çevirip dudaklarını birleştirdiğinde Peter istemsizce yutkundu.

Uzun boyu, kahverengi saçları ve yapılı vücudu ile Peter'a çok tanıdık geliyordu. Benjamin çocuktan ayrıldığında Peter yüzünü daha net gördü.

"Lütfen bu gördüğümün bir rüya olduğunu söyle bana Karen?"

"Üzgünüm Peter değil. O çocu-"

"Wade Wilson, benim hayatımda bütün her şeyi ile en nefret ettiğim insan. Ağlamak istiyorum o çocukla nasıl sevgili olmuş olabilir?" Peter'ın sesi o kadar kötü çıkmıştı ki Karen çocuğa acımadan edemedi.

"Gönül bu ota da kona-"

"Tamam sus Karen. Sabah ki yediğim her şeyi şuraya çıkaracağım şimdi." Karen sustuğunda Peter yüzünü elleri ile kapattı daha ne kadar kötü gidebilirdi ki?

"Peter."

"Evet Karen?"

"Tuttuğumuz adam geldi ve adamın kör olduğunu unutma." Peter kafasını kapıya çevirdiğinde içeriye uzun boylu, orta yaşlarda siyah gözlüklü ve elinde değneyi olan bir adam girdi.

Peter ayağa kalkıp adama doğru yürürken adam Peter'a bir adım attı.

"Merhaba!" Peter adama önce elini uzattı sonra kör olduğu aklına gelince onun elini tuttu ve sıktı.

"Merhaba. Siz Peter Pots olmalısınız?" Peter soyadının Parker olduğunu söyleyecekken Karen adeta kulaklıktan bağırarak onaylamasını söyledi.

"Evet b-ben Peter Pots masam şurada." Adamı masaya oturttuktan sonra, masaya gelen garsona iki kahve söyledi ve garsonu geri gönderdi.

"Sizde?"

"Matt Murdock, gezi rehbercisiyim." Matt elindeki küçük künyeyi Peter'ın eline verip hızlıca çekti. Peter künyeye bakmadan cebine attı. Matt devam etti. "Parayı peşin ödediğiniz için teşekkür ederim bu kadarını beklemiyordum."

Önemsiz olduğunu Peter ağzında geveledi o sırada kahveler geldi. Matt Murdock çantasındaki dosyayı Peter'a uzatıp kahvesini yudumlamaya başladı.

homecoming ✔Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang