4- ❝ben öğrenciyim, mafya değilim.❞

8.2K 946 1.6K
                                    

luna aura - honey

"u think i'm cute
but i could fuck you up
yeah i got other plans

"u think i'm cute but i could fuck you up yeah i got other plans„

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

☰ ☱ ☲ ☳

"bay lee?"

siktir.

siktir, siktir, siktir.

dünyanın, evrenin en büyük siktiri. siktir. ha siktir.

barın önündeki birkaç adımlık merdiveni yerinde sallanarak ve kızların kollarına tutunarak inerken attığı kahkahalarla yerime daha da çivilenirken işte o an düşünme yetimi kaybetmiştim.

bazen bazı şeylerin ne kadar güzel olabileceğini o şey olmadan, o şeyi görmeden ya da ne bileyim denemeden anlayamazdınız, yani demek istediğim şey şuydu; en başta ananaslı pizza diyince iğrenç, meyvenin suyuyla etin tadı karışmış ve boktan farksız bir şey aklınıza gelirdi lakin pizzayı yedikten sonra aşık olur, her yerde paylaşır ve önerirdiniz. şimdi şu konuya bağlıyorum ananaslı pizzayı; etek giyen ve makyaj yapan bir erkeği düşününce de insanlar ister istemez garipserdi. ama ta ki lee sikik felix'in mini eteğini ve pembemsi rujunu görene kadar.

yanındaki kızlar ona daha birkaç kelime etmeden anında bacaklarını bir kız misali hafifçe kırıp öne eğilerek, elini ağzının önüne beceriksizce yerleştirerek kahkaha atıyordu. ondan gelen alkol ve ter karışımı kokuyu buradan bile alabiliyordum ve asıl şey bunun beni iğrendirmiyor, hatta şu an bile kalbimin yerinden çıkacak gibi atmasını sağlarken nefeslerimi kolayca kesikleştiriyor oluşuydu.

düşünemiyordum.

sikeyim, o önümde gerçekten kahrolası eteğini kıçına kadar çekmiş bir şekilde gülücüklerine boğulurken okulda sürekli asık suratıyla gezip insanları azarlayan o kişi olduğuna inanmak istemiyordum.

bakakalmıştım, gözlerimi şu an ondan bir salise bile ayırmamak için göz kırpma eylemini unutmak istiyordum. bu lezzetli görüntüsünü izlerken ağzımın salyası çoğalıp sürekli yutkunmamı sağlamasın istiyordum.

siktir, siktir ve sonra tekrar büyük bir siktir.

"gelsene oğlum buraya!" minho'nun bana bağırırken elini sallamasıyla büyük bir hayalden kopmuş gibi kafamı anında onlara çevirmiştim, bana merakla bakıyorlardı; onların yanına gitmem lazımdı ama ya bay lee'yi kaybedersem? yerimde kıpırdanırken hızlı adımlarla oturduğumuz bara girip iki sigara paketini masaya bıraktım.

no resistance ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin