Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Y/N! Gelde ne yaptığıma bak!"
Dairenin koridorundan zorla yürürken, yumuşak sabahlığını üzerine daha sıkı sardın. Bir elinde peçeteler topu ve diğerinde de çay dolu bir kupa ileyken oda arkadaşın, önündeki yığına gururla bakarken bakış açına girdi.
Göz kırpıştırdın "İskambil kağıdından ev mi?"
Kararlı bir şekilde göz kırparken dudaklarında kendini beğenmiş bir sırıtış belirdi. "Uyandığımdan beri bunun üzerinde çalışıyordum."
"Ve ne zaman uyandın?"
"Öğleden sonra bir gibi."
"Sirius- saat şu an akşamın altısı." dedin inanmaz bir şekilde, zaten çoktan kızarmış burnunu bir avuç dolusu peçeteyle ovalarken. "Bu şeyin üzerinde 5 saattir çalışıyorsun."
Sesindeki sitem tonunu fark etmemiş gibi gözüküyordu, zor işine hayranlık duymaya fazla odaklanmıştı.
"Ve sende beş saattir yatakta salya akıtıyorsun." dedi Sirius ve arsız bir göz kırpma yolladı, karşılık olarak ise yanakların kızarmıştı. "En azından birimiz verimli bir şey yapıyordu."
