Love Story ~ Lily&James

Kütüphane

Yazım hataları olabilir, kısa süre içinde yazdım. Lütfen yorum yapın, iyi okumalaar!

      (James)

        "...ama sonra haklı olduğunu düşündüm, sonuçta herkes Allen'ın gerçek sarışın olmadığını biliyor değil mi James?"

       "Evet öyle sanırım." diye cevap verdim. Saatlerdir konuşuyordu, hiç yorulmadan durmak bilmeden ve konuştuğu tek konu diğer kızlarla ilgili okulda yayılan dedikodulardı. İlk başlarda dinlemeye çalışmıştım ama 10 dakikayı geçtikten sonra ne derse onaylamakdaha çok işime gelmişti. Zaten aklım da onda sayılmazdı. Lily cafeden öfkeyle ayrıldıktan sonra kimsenin tadı kalmamıştı. Yanlış şeyler söylemiştim evet, ama umrumda olmadığını anlamasını istiyordum. Lily gittikten sonra Sarah'nın ölümcül bakışlarına daha fazla katlanamadığımı anladım ve hesabı ödeyi kalkmayı teklif ettim. Sirius ve Sarah bizden ayrılıp başka bir cafeye gitti ve Remus'ta 'lütfen beni Desiree ile yalnız bırakma' bakışlarımı görmezden gelip kütüphaneye uğrayacağını söyledi. Sonuç olarak Hogsmeade'de son derece sinir bozucu şeylerden bahseden sevgilim Desiree ile bir cafede baş başaydım.

        "..peki ya Lily'nin  tavrı neydi öyle?"

       Lily'nin ismini duyar duymaz ilgimi kendine çekmeyi başarmıştı. "Ne dedin?"

      "Lily? Ne kadar terbiyesiz davrandı diyorum. Hatalı olduğumu söyledim ama hala laf sokma peşinde. Cevabını aldı tabii sayende." Gururla gülümseyip elimi tuttu. "Beni koruman çok hoşuma gitti, teşekkür ederim."

       Hafifçe gülümsemeye çalıştım. "Teşekkür edecek bir durum yok."

      " Olsun. Sanırım Evans bizi birlikte görmeye dayanamadı."

       "Nasıl yani?"

       "Kıskanç bir kız gördüğümde anlarım. Beni senden kıskandığı çok açıktı belki de gizliden gizliye senden hoşlanıyordur.Ama artık bir önemi yok değil mi?" dedi kaşlarını kaldırıp "Sen benimle birliktesin."

       Elini daha sıkı tuttum ve gülümsedim. "Tabii ki bir önemi yok. Evans benim gelip geçiçiydi, ve seninle birlikte tamamen geçti." Bu sözler benden mı çıkıyordu? Evans mı geçiciydi? Yine de Desiree'ı ikna etmiş gibiydim gülümseyip pastasından bir lokma aldı ben de kahvemi içmek bahanesiyle elini bıraktım. Akşam oluyordu, pastasını bitirdikten sonra okula döndük,onu Ravenclaw ortak salonuna bıraktım.

       "Çok güzel bir gündü, teşekkür ederim sevgilim." diyerek yanağıma bir öpücük kondurdu. Ama çoğu kızın ilk buluşmadan öptüğü gibi bir öpücük değildi, masum değildi. Gereğinden fazla uzun süren bir öpücüktü, fazla tutkuluydu. Geri çekildiğinde yüzündeki imalı gülümsemeyi fark etmemek mümkün değildi. Ortak salona girip gözden kayboldu.

                                                           ******************************

        Remus ortak salonda şöminenin karşısındaki koltukta oturmuş kitap okuyordu. Başka kimse yoktu ortada. İçeri girdiğimde kitabını bırakıp bana baktı merakla.

       "Açıkçası sana bu planı anlatırken karşımıza Desiree gibi bir kızla çıkmanı beklemiyordum."

       "Biraz sert bir giriş olmadı mı sence de?" diyerek yanına oturdum.

       "Haklıyım ama sen de biliyorsun. Desiree.. yani nasıl desem..-"

      "Biliyorum birz şey gibi.. yani birkaç dakika öncesine kadar bilmiyordum."diye açıklamaya çalıştım ama anlamadığı gözlerinden belli olduğundan açıklamak zorunda hissettim kendimi. "Ortak Salonuna bıraktım tam gidecekken yanağımdan öptü ama yanaktan bir öpücük için... fazla tutkuluydu."