KURTARICI

Tanıtım

Geceyle gündüz , güneşle ay yer değiştirdiği zaman kader büyük bir kumar oynamıştı.

Dengeleri yerinden sarsacak iyilik ve kötülüğün kaderlerini belirliyecek bir yıldız parlamıştı. Bu küçük yıldız kahin ve zaman bekçisinin kurtarıcısı mı olacaktı ,yoksa sonsuz cehenneme mi göndereckti?
Yer yerinden oynarken yıldız annesinin karnında parlamıştı.

Azok'nun gönderdiği büyük ordu iyiliği hapsetmek üzereydi. Aylema'nın karnındaki ışık Zagora'da büyük bir yankı oluşturmuştu. Herkes savaşı bırakıp Aylema'ya döndü, ordu neler olduğunu anlayamamıştı.

Yerdeki sarsıntılarla herkes onun geldiğini anlamıştı. Heybetli vücudu sis bulutunun arkasından görüldüğü an çoğu kişi korkudan titriyordu.

Ordunun en itaatkârı ve en korkusuzu
Gediz Ortiz ortaya atıldı:

"Ey büyük Azok bugün bizim zafer günümüzdür. İyiliğin kötülük karşısındaki diz çöktüğü büyük gün. Bugün bizim ilk zaferimiz olabilir ama bu onların son yenilgisi olmayacak " dedi.

Yüce lider Azok'un gözleri kibirle etrafta gezindi. Kavisli kaşlarını çatıp Gedize döndü:

"Kahin ve Zaman Bekçisi nerede ?" diye gürledi.
Oysaki kızlarını kurtarmak icin kaçan Zaman Bekçisi ve Kahin 'i kimse fark edememişti .

Herkesi büyük bir korku kapladı.
Azok öfke ve hiddetle Gedize bakarak :
" Hemen onları bana bulun." diye bağırdı.
Yüce Azok'un ordusu etrafa dağılmışken Kahin ve Zaman Bekçisi Kerberos Mağralarına ulaşmaya çalışıyordu.

Zagora bu kadar karışıkken onların Kerberos Mağralarına ulaşmaları çokta kolay olamayacaktı. Koşarak mağralara ilerliyorlardı.Bir anda Azok'un askerlerini karşılarında gördüler , Kahin korkuyla ellerini karnına götürdüğünde kızlarının ikisinide koruyacağını anlamıştı.

Bir anda etraflarında güçlü bir kalkan oluştu. Kahin korkuyla eşinin gözlerine baktığında eşinin gözlerindeki güveni fark etti. Her ikisi de aynı anda adımlarını attıklarında hiç kimse onları göremiyordu.

Büyülerin ve kalkanların etki etmediği Kerberos Mağralarına geldiklerinde kalkan etkisini yitirmişti. Zamanlarının kısıtlı olduğunu anlayan Kahin ve Zaman Bekçisi ayini yapacakları mağaraya girmişlerdi. Levneyn ayin için büyük bir ateş yaktı. Ayin için gerekli olan şeyler ise bir damla gözyaşı ve kandı.

Elini karnından hiç ayırmıyordu, Aylema'nın gözünden bir damla yaş süzüldü ve Levneyn'in yaktığı ateşe düştüğünde ateş şiddetle harlandı.
Levneyn ateşin başına geçti ve her zaman yanında bulunan çakısını çıkarıp , hiç düşünmeden elini kesti.
Elindeki kanlar ateşe dökülürken Levneyn büyülü sözleri söylemeye başladı.

Aylema'nın karnındaki eli istemsizce yanına düştü. Artık karnındaki parıltı yok olmuştu. Bir anne bebeğini kaybetme yaşı dökerken diğer evrendeki bir anne bebeği icin mutluluk gözyaşı döküyordu.
Artık o yıldız başka bir annenin karnında parlayacaktı.

Ateş etkisini yitirdiğinde Azok'un hiddetli sesi mağralarda yankılandı.
Kibirle Levneyn'in gözlerine baktı ve:

" Buraya saklanarak benden kaçabileceğinizi mi zannettiniz? Sevgili düşmanlarım " diye gülümsedi.
Azok'un askerleri Levneyn ve Aylema'nın etrafını sardığında Gediz Ortiz kendinden emin adımlarla onlara doğru yürüyordu. Azok"un verdigi güçler sayesinde Gediz onları mağranın yedi kat dibine hapis etti.
O sırada Levneyn'in ağzından şu cümleler döküldü:

"Sen benden bir parçamı almış olabilirsin ama ben senden her parçanı alacağım o günü bekle Azok"

Bölüm sonu...

Sizce bölüm nasıldı?

Kurgumuz hakkında düşünceleriniz nedir?

Yeni bölümde bizi neler bekliyor?

Yeni bölüm gelmesini isteyenler oy ve yorum bıraksın

Seviliyorsunuz ❤❤
SZ (kitap çılgınları)