21. Bölüm || Deve Güreşi

1.8K 105 68
                                    


Ateş ve Demir'in teklifine karşı Merve,
"Tamamdır süper. O zaman bir kız bir erkek ikili grup ayarlayalım." dedi.

O sırada Cenk,
"Neden bir kız bir erkek oluyormuş?" dedi Merve'ye.

Merve,
"İstersen bir ton ağırlığındaki Batuhan'ı sırtına alabilirsin Cenk ama ben birini sırtıma alabileceğimi düşünmüyorum." dedi ve gruplara döndü,

"Şimdi kim kiminle olacak diye kavga etmeyin diye grupları ben ayarlıyorum. Saçma sapan ilkokul triplerine girmeyi." dedi.

Zeynep,
"İlk okul triplerine giren tek bir kişi var." dedi gözlerini devirerek.

O sırada Cenk dayanamayıp,
"Anlamıyorum bir şey mi yaptım sana? Sürekli bir laf atma çabasındasın." dedi normal bir ses tonuyla.

Demir,
"Dua et bir şey yapmamış olasın." dedi Zeynep'e bakarak.

Merve yine günü kurtarırcasına,
"Öf tamam susun. Grupları söylüyorum : Ben ve Batuhan, Elif ve Demir, Ateş ve Ada, son olarak takım olup aralarındaki çatışmayı bitirmek adına Cenk ve Zeynep." dedi.

O sırada Cenk araya girip,
"Hayatta olmaz böyle şey. Ya Ada ve Elif bizimle olur ya da gideriz." dedi.

Demir,
"İyiki ilkokul tribine girmeyin dedik. Neyiz biz olum ne bu ırz düşmanı tavırları anlamıyorum." dedi.

Batuhan Cenk'e dönüp,
"Abi bir kere de anlaşmaya çalışalım işte eğleneceğiz iki dakika bir rahatla." dedi.

Elif,
"Tamam o zaman hallettiğimize göre kazanan ne kazanacak onu konuşmaya geçebiliriz." dedi sinsi gülümsemesini atarak.

O sırada Ateş,
"Kazanan çift hafta sonu otel dışına çıkabilecek." dedi.

Herkes şaşkın bir şekilde ona dününce ben,
"O nasıl olacakmış?" dedim.

Ateş,
"Ben ayarlarım, var mısınız?" dedi.

Batuhan,
"Kabul hadi başlayalım." diyerek denize doğru yöneldi ve herkes onu takip etti.

Batuhan'ın peşinden gitmeyen tek kişi olan Ateş beni kolumdan tuttu ve kendine çevirdi.

Birbirimize çok yakın olduğumuzu anlayıp bir adım geriye giderken,
"Ne yapmaya çalışıyorsun Ateş?" dedim yüzüne bakmadan.

Ateş,
"Bana bakar mısın?" dedi.

Yüzümü ona çevirdiğimde Ateş'in o şefkatli yüzüyle karşılaştım ve içimde tutamayıp,
"Neden böylesin ki sanki?" dedim.

Ateş,
"Nasıl?" dedi gülümseyerek.

Ben,
"Anlayamıyorum seni Ateş. Bir gün çok iyisin, hatta fazla iyisin. Ceketini bana veriyorsun, ağlamamı söylüyorsun, bana sarılıyorsun... O zamanlar her şey çok güzel ama sonra her daim kavga etmeye çalışıyorsun, yaptığın saçma oyunlarla tüm okulun önünde bizi rezil ediyorsun. Kimsin? Nesin? Ne yapmaya çalışıyorsun? Anlayamıyorum Ateş ve bu beni deli ediyor." dedim.

İçimdeki her şeyi dökmek bir nebzede olsa beni rahatlatmıştı.

Ateş yüzü düşmüş bir şekilde bana bakıp,
"Neden böyle yaptığımı öğrendiğim ilk gün gelip sana anlatacağım ama şu anlık bende bilmiyorum." dedi.

Sadece birbirimizin yüzüne bakmakla yetindik.

Orada durmuş sadece Ateş'in gözlerine bakıyordum.

Ne ben ne de o gözlerini bir saniye bile ayırmıyordu diğerinin gözlerinden.

Sessizliği Ateş bozup,
" Ada ben sanırı..." derken cümlesini tamamlayamadan Demir'in ileriden bağırışıyla gerçek dünyaya döndük,
"Arkadaşlar flörtleşmeniz bittiyse oyuna dönseniz." dedi.

Düşman Okullar: YAZ KAMPIWhere stories live. Discover now