"

Çok sıkılmışsın, daralmışsın kafanı kaldırıp gökyüzüne bakmak istiyorsun ama ona bile dermanın yok.

Affetmek erdem felan değildir en ufak tabiriyle kerizliktir çünkü bir daha yapıcak.


İzmir: Hadi,yan yanaymışız gibi hayal ederek uyuyalım şimdi.
Ege: Aramızda ülkeler yokmuş gibi.
İzmir: Mesafeler yokmuş gibi.
Ege: Bir yastık uzaklığındaymışız gibi.
İzmir: Aynı yorganı ısıtıyormuşuz gibi.
Ege: Sanki başımı omzuna yaslamışım gibi.
İzmir: Sanki omzumdaki başını okşuyormuşum gibi.
Ege: Sanki tam uyukluyormuşum gibi...
İzmir: İyi geceler Ege.
Ege: İyi geceler İzmir,iyi geceler dünyanın en güzel kahverengi gözleri.Benli rüyalar.


Mesela bir gece
Gecenin bir körü 
Sen uykunda ağlarken
 Ellerini tutup saçlarını okşamak isterdim.
Mesela bir sabah 
Sabah dediğime bakma aslında öğlen Ama sen hala uyurken
Gözlerinden öpüp uyandırmak isterdim.
Mesela bir ömür
 Ama ölünce bile
Sen gitmişsindir belki de
Seni içimde sana ayırdığım bahçede yaşatmak istedim.
Seni sevmek değil
 Seni yaşmak istedim Gülüşlerinde nefes almak Gidişlerinde kolundan tutup sarılmak istedim.
Çok geç anladım 
Istemek işe yaramazmış 
Çok geç anladım 
En çok kanayan yer kabuk bağlayan yaralarmış...

Gerçekten sevdiğim çok az insan var. saygı duyduğum daha az insan var. Dünyayı ve insanları tanıdıkça hoşnutsuzluğum daha da artıyor. Her geçen gün insan karakterinin tutarsızlığına; akıllı ve duygulu görünenlere bile güvenilmeyeceğine olan inancım artıyor.  

Önceden her şeyi kestirmeden yapmaya çalışırdım, bazı şeylerle yüzleşsem bile hep bir şeylerden kaçardım. Fakat son birkaç yılda öğrendim ki başarıya giden yolculukta kısa yol diye bir şey yoktur. Geçtiğin o dar, çetrefilli yollar seni öyle güçlü kılar ki seni yıkmak artık çok zor olur.

Panoya sevdiğin bir sözü bırakabilirsin.👍

Gt kim olduğuna bağlı herkese yok.

Insta: mellxqw