ervahiezelde

Bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen boşuna yorma, derdi. Boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı, özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme. Boşuna tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım, tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim, bir kere çavuş olduktan sonra bir daha amelelik yapamayan zavallı köylüye dönerim.

yyyyy_7

ervahiezelde

Bir gün unutacaksan, bir gün bırakıp gideceksen boşuna yorma, derdi. Boş yere mağaramdan çıkarma beni. Alışkanlıklarımı, özellikle yalnızlığa alışkanlığımı kaybettirme. Boşuna tedirgin etme beni. Bu sefer geride bir şey bırakmadım, tasımı tarağımı topladım geldim. Neyim var neyim yoksa ortaya döktüm. Beni bırakırsan sudan çıkmış balığa dönerim, bir kere çavuş olduktan sonra bir daha amelelik yapamayan zavallı köylüye dönerim.

ervahiezelde

ervahiezelde

bi bakarsın günlük vedalar bile canını yakar olmuş
Reply

ervahiezelde

bazı anılar sizde travma bırakabilir 
Reply

ervahiezelde

spagetti yerim')
Reply

ervahiezelde

Gaseyan…
          yıllar sonra kente çıktım
          örümcek ağlarının, paslanmış kapıların ardından
          kente çıktım,
          yıllardır sallanan bir sandalyenin ardından
          tozlar içinden,
          uzaklara ve karalara yazıldığım mektuplardan
          beyaz çerçeveli bir fotoğraftan,

ervahiezelde

Kimse görmedi, saçlarım uzamadı yıllardır.
Reply

ervahiezelde

Burkuldum ve ağladım
            kırmızı bir danstı her şey, oynadım.
            tenim ve ellerim yoktu
            kimse görmedi.
Reply

ervahiezelde

Burası asıl ona iyi gelmiyordu. O unutmayı 
          becerebilen bir adamdı. Hatta çoğu kez
          bu becerisiyle övünen bir adam. Ama
          atladığı şeyler var. Ayağına saplı kalan cam
          parçasını unuttuğu için, yere bastığında
          o yara kendisini aniden hatırlatıyor ve
          canı acıyor. Ayağı şimdi kesilmiş gibi,
          incecik bir sızı kaplyor tüm bedenini. Yere
          bastığına lanet ediyor ve acıyı yeniden
          unutmak istiyor. Fakat o sızı geçene dek o yara unutturmuyor kendisini. İsterse, daha evvel de yaptığı gibi yeniden
          unutur ama o cam parçası, ayağına saplı 
          bir halde orada duracak ve tekrar yere
          basmak istediğinde kendisini hatırlatacak.
          Gökhan'ın övündügü unutma becerisi,
          ayağına saplanmış bir cam parçasının
          oluşturduğu yara yokmuş gibi kendisini
          kandırmasından başka bir şey değil. Burası 
          ona iyi gelmiyor, çünkü burada unuttuğu 
          her şeyi yeniden hatırlıyor. Bende ise onun düşündüğünün aksine
          durum çok daha farklı. Burasının 
          bana iyi gelmediği falan yok çünkü
          ben unutmuyorum. Eğer unutursam,
          muhakkak bir şey olur ve hatırlarım
          biliyorum. Hiç unutmadığımı Gökhan fark
          edemiyor. Ben nerede olursam olayım 
          unutmuyorum ve unutmadığım için
          ansızın hatırlamanın verdiği o incecik
          sızıyla uğraşmıyorum. Ben ayağıma
          saplanıp kalmış bir cam parçasının 
          bıraktığı yarayı ve çok acıttığını bile bile
          sürekli olarak zaten yere basıyorum.
          Ben artık o acıyla yaşamaya alıştım.

ervahiezelde

Yolun açık olsun…
          Ben bunu ilk kez yürekten söyledim.
          Ve ben bunu ilk kez böyle yürekten söyleyince;
          “yolun açık olsun”
          Bir dua niteliği kazandı.
          Kalbim barıştı seninle böylece
          Herkes ettiğini bulur;
          ben de, sen de…
          Bu hep böyle.

ervahiezelde

Benim şu hayatta yaptığım en berbat doksansekizinci iş;
            Almak seni. Çoğaltmak. Kendime katmaktır…
            Benim şu hayatta yaptığım en berbat doksandokuzuncu iş;
            Tutup seni düşlerime yakıştırmaktır…
            Ne çıkar rüyalarıma girsen?..
            Rüyalarımdan gitsen ne çıkar?
            Ben çoktan ağlamışım gözlerimi…
            -görmüyorum artık seni
            Sen var olsan ne çıkar, olmasan ne çıkar.
Reply

ervahiezelde

Benim şu hayatta yaptığım en iyi sonuncu iş;
            Kafamı duvarlara çarpıp çarpıp,
            nihayet anlamaktır.
            Diyeceğim o ki;
            Kan revan bir ahmaklıktır…
            Benim şu hayatta yaptığım en iyi üçüncü iş.
            Ne çıkar sarsan yaramı ?
            Sarmasan, öldürsen ne çıkar…
            Ben çoktan tükürmüşüm ciğerimi.
            Nefes olsan, ne çıkar…
Reply

ervahiezelde

Ne çıkar ben bir kapıyı açsam…
            Açmasam ne çıkar?.. Çarpıp gitsem?
            Ardındaki odalar çoktan yitmiş,
            Kapılar yansa, ne çıkar…
            Benim şu hayatta yaptığım en iyi ikinci iş;
            -ki beni bilirsin kendimle ilgili çok hoş düşüncelerim yoktur
            benim şu hayatta yaptığım en akıllıca iş;
            Oltamın ucuna, uçurtma takıp
            Gökyüzü avlamaktır.
Reply