Şöyle göğüs kafesimden beynime kadar adını bilmediğim bir titreklik ciğerlerime kalbime ve ordan bir özlemi mühürlercesine yanaklarımı kızartıp gözlerime bir buguluk damlatarak geceye yayılan yıldızlar gibi zihnimin içine yayılıyor.
Yanıp sönüyor, yakıp söndürüyor, ürkütüp sarılıyor.
Ellerimi uzatıp tek tek yakalamak istiyorum. Tıpkı bir zamanlar her bir saç telinden kopardığım yıldızlar gibi. Hepsini ama hepsini kutsiyetinle oturduğun kalbimin etrafına dizerek bütün bedenimi ve ruhumu senin nurundan onurlandırmak için.
Ey benim gökyüzüm, biliyorum o sensin bedenimde dolaşan okyanus dalgası misali kıvrım kıvrım ve kadife sıcaklığıyla beni saran, ısıtan, ürküten ve koruyan.
Şu nehir yüreğimin şahlanarak aktığı engin ve korunaklı okyanus…
Benim Sonsuzluğum.