prongs_so

66.Bölüm bu akşam 19.30’da yayında ❤️

jacknaber1453

Yazara okadar sinirliyimki kitaba yeni başlamışım çokta severek okuyorum sonrasında işler boka sardı Aslıhan’ı düşürdüğü durumlar okadsr mide bulandırıcıki. İnsan kendi karakterine bunu yazmamalı. Sevgilisi varken onunla sarılıyor ve öpüşürken ateşi düşlemesi onu hayal etmesi. Oteldeki kavgadan sonra ateşin dizine oturması beraber uyumaları tamamen midesizilik ki bu yazarın suçu karakterlerini bu duruma düşürmesi iğrenç. Daha ayrı bile değillerdi aiden ile. Yıllardır beraberler duyguları açığa çıkmadı sevgili yapıncamı ateşi farketti. Aslıyla ateşin birlikte olma yolunu o köprüyü güzel bağlayamamış yazar. Aideni gavat duruma düşürdü resmen ya.

almanenayisi

Herkes her duyguyu düzgün bir şekilde yaşayacak diye bir şey yok. Gerçek hayatta insanlar duygularını anlayana kadar bocalayabiliyorlar yazar da bunu anlatmış. Biraz daha büyüyünce gerçek hayatın diğer kitaplardaki masallardan oluşmadığını anlarsın 
Reply

prongs_so

          
          ‘Napsın sana bu Hakan?’ Ben onun üzerine eğilirken o anında altımdan kaçtı. ‘Hadi giyin bahçeye çıkalım temiz hava alalım.’ 
          
          ‘Ne? Şimdi mi?’ Dedim mutsuzlukla. Bir sabah seksi bana çok mu görülüyordu şu an?
          
          ‘Evet, çok yedik hem azıcık Çirkin oynar yakarız.’ 
          
          ‘2 buçuk tane tost yedim Dünya onu mu çok görüyorsun bana?’ Söylenirken bir yandan da koltuğun altına gitmiş olan boxerıma ulaşmaya çalışıyordum. Sonunda uzandığımda pikeyi belimden indirip giyinmeye başladım, karşımda duran Dünya ise ilk kez beni çıplak görmüş gibi bakışlarını hemen benden kaçırdı. ‘Hala mı?’ Dedim gülerek.
          
          ‘Napıyım öyle hemen şey olmuyor?’ 
          
          ‘Ne olmuyor?’ 
          
          ‘Alışılmıyor.’ 
          
          ‘Bir daha, bir daha diye çekiştirirken öyle demiyordun ama.’ Kotumu da giymiş ama düğmelerini iliklemeye uğraşmamıştım. Nasıl olsa bahçede hiç kimse yoktu ve yediğim iki buçuk tostun buçuğu bir tık şişkinlik yapmış olabilirdi. 
          
          ‘Çekiştirmedim ben seni.’ 
          
          ‘Doğru direkt olarak üstüme atladın.’ Elimden tutup beni salon pencerelerini açarak bahçeye çıkardığında Dünya yüzü bana dönük geri geri gidiyordu. Bense onu utandırmakla zevk alırcasına köşeye sıkıştırıyordum. 
          
          Ta ki…
          
          Bahçe duvarındaki değişiklik gözüme çarpana kadar. 
          
          Dün gece konuşurken ikimizin de uzun uzun baktığı duvarda şimdi bir dörtlük yazıyordu. 
          
          Bak yaldızlarımı döktüm
          Açtım kapılarımı gir içeri
          Gör parklarımı bahçelerimi 
          Anla ben büyük harflerden ürktüm
          
          Ben duvar yazısını baka kalırken Dünya karşımda sessizce beni izliyordu. 
          
          ‘Bir şey demeyecek misin?’ 
          
          ‘Sen… nası…ne zama…?’ Sorularımın hepsi yarıda ve havada kalıyordu. 
          
          ‘İade-i duvar yazısı yazayım dedim.’ 
          
          Bu söylediği ile bakışlarım Sezen Aksu’nun dizelerinden ayrıldı. 
          
          62: Yeni Dünya Dönemi, haftaya aynı günde aynı saatinde yayında ❤️

pamukseker_9

@prongs_so ❤️‍❤️‍❤️‍❤️‍
Reply

RukySeker

Geliyoruz gümbür gümbür ✨
Reply