GÖKYÜZÜNDE Kİ CESED TORBALARI

281 65 13
                                    

Merhaba yıldızlarım.👻🌠
İyi okumalar.

# BEN HAYELERİM GÖKYÜZÜNE GÖMDÜM

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

# BEN HAYELERİM GÖKYÜZÜNE GÖMDÜM...#

Gökyüzü avuçlarımın içinde ki satır çizgilerini andırıyor!

Küçük kız çocuğunun ruhu geçmişin acının tozuyla kaplamış duvarlarında doldurduğu umutsuz hayellerin Cesed torbalarıyla sıkışıp kalmıştı. Her ceset torbası kül olup yok olduğunda gökyüzünde bir yıldız sönüyordu ve bir şehir daha karanlığa teslim oluyordu.

Benim hayallerim yok... Hayal kurmak benim için artık imkansızdı . Kursam da gerçekleştireceğim bir gelecek yok . Ben yaşayan bir ölü gibiydim . Nefesim bile haram oldu bana . Ölümü arzuluyorum...

Soğuk...
Çok soğuk ama içim yanıyordu . Bedenim ve ruhum çöküyordu . Titreyen vücudumu kendime çekip ısınmayı diledim . Göz yaşlarım yanağımda usul usul akıyordu . Zorla oynatığım dudaklarımın arasında çıkan kelime bile ben duyumuyordum
"Kurguz"
Ona ihtiyaç duyuyorum . Bilincim yavaş yavaş kapanmaya başlıyordu . Galiba ölecektim . Yüzümde anlamsız bir gülümseme oluştu . Bir an annemin bana gülümseyen yüzü gözlerimin önünde canlandı
, Ellerim uzatıp onun yumuşak yanağına dokundum
"Anne "sesim bir yakarış gibiydi . Bir an boğazımda bir şeylerin düğümlendiğini hissetim . Annem sevgi veren tek insandı.
Annemin gülen yüzü kayboldu ve onun yerine orman yeşili gözler geldi .
"Aptal kız!" Bu ses Kurguza aitti . Bir el anlıma dokundu ve o sert koku burnuma çarptı.
"Kurguz"dedim güçsüz bir sesle.
"Sus , Lanet olsun ateşin çok "dedi sonra korumalarına "Doktoru çağrın!"diye bağırdı .
Güçlü bir el sırtıma kaydı , diğer el de bacaklarımın altına yerleşti . Birden oturduğum yeri hisedemedim ,onun erkeksi kokusu artık daha yakından alabiliyordum. Başım arkaya doğru düşmesiyle bütün görüntüler zihinimin duvarlarına çarparak dağıldı. Beni çok rahat taşıyabiliyordu.
"Papatya gibi kırılgansın "
Bilincim tam olarak kapanadan önce duyduğum cümle zihnimde bomba etkisi gibi yaratı.

🌠🌠🌠

Hafif bir baş ağrısı beynimde gezinirken yüzümü buruşturarak gözlerimi yavaşça araladım. Elimi alnıma gitti terlemiştim. Saçlarımı geriye doğru iterken yatığım yerde doğruldum. Bedenim de hisetiğim halsizlik ve yorgunluk hissi ağır basıyor.
En son ne olduğunu hatırlayınca beynine adeta kan sıçradı. Bodrum katın da ki yaşadığım anıları zihimi işgal etmişti .
"Günaydın hanımefendi"duyduğum naif kadın sesiyle korktum . Sesin geldiği yöne baktığımda güzel giyinişli bir kadın gülümseyerek bana bakıyordu.
Titrek bir sesle"Günaydın"dedim .
Kadın
"Ben Melek sizde Yağmur hanımsınız?"dediğinde başım saladım .
"Tanıştığında memnun oldum Yağmur hanım . Eğer kendinizi iyi hisediyorsanız hazırlanmaya başlıyalım "dediğinde kaşlarımı çatıp şaşkın bir sesle
"Ne hazırlanmasında bahsediyorsun?"dedim Kadın gülümseyerek
"Düğün için "dediğinde o an nefes almayı unuttum .
Lanet olsun! Bu gün evleniyorum . Hem de piskopat herifle. Yataktan seri harektle çıkıp koşar adımlarla odadan çıktım. Arkamdan Melek hanım sesini duysam da aldırmadım .
O sırada yirmi yedi yaşlarda ki bir hizmetli bir kadını gördüm duraksayıp
"Kurguz odası nerde?"dediğimde kadın ikiletmeden cevap verdi
"Sizin karşınızda ki oda efendim"dedi.
Kızın söylediği odaya kapıyı çalmadan içeriye daldım. Ve gördüğüm manzara karşısında dilim tutuldu. Kurguz altında sadece siyah kumaş pantolonuylaydı ve üstü çıplaktı. Pürüzsüz vücudu kaslarla doluydu .
"Odama kapıyı çalmadan girdin ufaklık ve umarım önemli bir sebebi vardır !"dedi tehditkar bir sesle tonuyla . Yutkunup bakışlarımı kaslarla dolu göğsünde çekip orman yeşili gözlerine çevirdim.
"Evlenmiyeceğim senle!"dedim sert bir sesle. Kurguz beni aldırmadan yatağın üzerinde ki beyaz gömleğini girmeye başladı . Sinirle yanına gidip
"Hey ! Duyuyor musun senin gibi piskopat herifle evlenmem!"dediğim an Kurguz irri elleri kolumu kavrayıp beni kendisine çekti . Bedenlerimiz çok yakındı .
"Galiba sana fazla iyi davranıyorum . Ya da sen babanın hala onu gözümü kırpmadan öldüreceğime inanmıyorsun !"dedi tehlikeli bir yüzle bana bakarken kanım dondu . Resmen tehdit ediliyorum.
Kolumu ondan kurtarmak için çabaladım ama denemelerim boşunaydı bu piç herife karşı hiç bir güç yetmez .
"Şimdi gidip hazırlanıyorsun sevgili karıcım!" dedi sert bir sesle. Karıcım kelimesini bastıra bastıra söyledi . Bu da uyarı gibi bir şeydi . Kolumu bıraktığında hışımla odadan çıktım. Ve ölümüme kendi ayaklarımla gittim. Kaderime razı kaldım.

 Kaderime razı kaldım

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.

(Yağmurun gelinliği)

Siyah ...
Kaderimin rengi . Beyaz masum hayellerime leke gibi sıçrayan renkti . Ben maviyi düşünürken Kurguz beni kendi siyahına çekiyordu. Onun hayatında ki tek ren Siyahtır! Beni kirli siyahına bulaştırıyor günden güne.
Aynadan kendime baktığımda umutsuzca gülümsedim . Siyah bir gelinlik üzerimdeydi , gelinliğin üzerinde yıldız nakışları vardı . Yüzümde abartılmıyacak sade bir makyaj , ve uzun kestane renginde ki saçlarım dağınık bir topuz yapılmıştı .
Ben bu gün bir tutamcık umutu hayalerimi gökyüzüne gömdüm. Ben bu gün ölecektim. Yaşayan bir ölü gibi.
Odamın kapısını açılmasıyla kalbim yerinden çıkacak gibi atmaya başladı. Sert ayak sesleri odayı sardı .
Sıcak bir nefes saçlarımı çarpıyordu . Kurguzun deniz ferahlatıcı kokusu ciğerimi dolup taşmıştı .
Aynadan göz göze geldığimizde heyecanlandım. Onun yumuşak dudakları boynumda hissettiğimde kendimi bulutlar gibi özgür hissetim. Bu saçma duyguyu sevdim.
"Papatya gibi kokuyorsun ve yıldızlar gibi parıldıyorsun"dediği an kalbim durduğunu sanetim . Bu cümleyi ondan asla beklemezdim.
Cebinden bir kolye çıkartıp Kolyeyi boynuma taktı. Kolyeyi incelediğimde papatya ve yıldız figürlüydü .
Konuşamıyordum dilim sanki lal olmuştu.
Kendimi ilk defa özel hisetim. Kurguzun bunu hangi niyetle yaptığı umrumda değildi. Sadece özel hissetim.
Kurguz
"Aşağıya indiğimizde asık suratlı olduğunu görsem hiç acımadan canını yakarım !" Yine eski sert haline dönüştü. Ellerimi kavrayıp aşağıya indik.

Merdivenlerden inerken alkış sesleri salonda büyük bir gürültüyle yankılanıyordu. Herkes bize hayran ve şaşkın bir ifadeyle bakıyorlardı .
Gelin masasına oturup etrafı incelemeye başladım.
Burda ki herkes zengin oldukları basbas bağırıyorlardı adeta . Keşke Sevil , Annem , Açelya olsaydı . İçten içe üzülerek .

Nikah şahidi gelince korkum daha arttı. Kurguz çakmak bakışlarla baktığımda sakindi .
Nikah şahidi ölüm fermanımı konuşmaya başladı
"Siz Kurguz Sönmez Yağmur Özen'i iyi günde kötü günde hastalıkta sağlıkta bir ömür boyunca yanında olup onu eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?"dediğinde Kurguz mekanik bir sesle
"Evet"dedi .Nikah şahidi Aynı cümleleri banada yönelti
"Siz Yağmur Özen Kurguz Sönmez'i iyi günde kötü günde hastalıkta sağlıkta bir ömür boyunca yanında olup onu eşiniz olarak kabul ediyor musunuz?"dediğinde Hayır demek istedim . Bu adam acım olacak . Hayatı bana zehir edecek. Yumruklarımı sıkıp kaderime boyun eğip
"Evet"dedim dudaklarımı arasında çıkan kelime cehhnemin giriş kapısıydı. Nikah defterini imzaladıktan sonra bir alkış tufanı oldu.
Ayağa kalktık , Kurguz anlıma sıcak bir öpücük kondurdu.
"Cehhnemime hoş geldin karıcım!" dedi.

Ups! Gambar ini tidak mengikuti Pedoman Konten kami. Untuk melanjutkan publikasi, hapuslah gambar ini atau unggah gambar lain.




Arkadaşlar oy ve yorum yapmayı unutmayın!🥀🤗
Sizi çok seviyorum canlarım ♥️🌼

YANIK RUH (TAMAMLANDI)Tempat cerita menjadi hidup. Temukan sekarang