15 - Ağlatı

13.4K 1.6K 2.6K
                                    



Dirt Poor Robins - But Never a Key 





"Siz de aynı evde kalmaya başladınız yani?" dedi Fay Kırığı.
"Aynen," dedim kafamı sallayarak. "Ama kendime kalacak bir yer bulur bulmaz taşınacağım."
"Taehyung üzülecektir bu duruma," diyerek gözlerini kıstı. "Çoktan alışmıştır seninle yaşamaya."
"Yok aslında pek de alışmadık," diye yalanladım varsayımını. 

"Alışmadınız?" dedi kaşlarını kaldırarak. "İnkar ederken bile ondan ayrı düşünememeye başlamışsın kendini. Alışmamak bu mu oluyor şimdi senin için?"
"Çarpıtma lafı," diye söylendim panikle. "Eğer saçma sapan şeyler söyleyeceksen gideceğim."

"Okuldakileri, söylenenleri ya da söylenecekleri dert etme, aynı şekilde beni de." dedi birden gözlerini bana dikerek. 

"Kalbin bir kadın için değil de hemcinsin Taehyung için çarpıyor diye daha önce olduğunu bildiğimiz kişiden farklı birine dönüşmedin, yine aynı sensin. Hemcinsini seviyor olmak suçlu ya da günahkâr yapmadı seni. Çoğunluğun söylediği ve kabul ettiği her zaman doğru değil. Yaşadığımız çağla ters orantılı ilerliyor insanların vicdani gelişmişliği, biliyorsun. Biri ileri gittikçe bir diğeri geri geri gidiyor çok yazık ki. Epeyi trajik, evet, fakat elden herhangi bir şey gelmez. Sırf onların konforunu bozmayacaksın, hepsini memnun edeceksin diye ona da kendine de acı çektirme. Aranızda olay şeyi, artık o şey her neyse, insanların ne düşündüğünün önünde tutmayı öğren; başkalarının hassasiyetlerinin ardına atma hiçbir şeyi."

"Ne anlatıyorsun sen?" dedim inanamayarak. "Taehyung'a aşık değilim ben." 
"Bunu halledemeyeceğiz galiba," diyerek hahladı alayla. "Hiç kabul etmeyeceksin herhalde."

Fay Kırığı ile ders bitiminde karşılaştık. Üstümdeki kazağa ciddi bir ifadeyle bakarken "Ben bunu daha önce başka birinin üzerinde de gördüm," dedi ve sonrasında da kısılı gözlerini kırpıştırmaya başladı. "Hafızam beni yanıltmıyorsa, ki hiç huyu değildir," dedi tek kaşını kaldırarak. "Kim Taehyung'un üzerindeydi bu." 

"Yanılıyorsun," dedim karşımdaki iblisin bunu biliyor olmasına şaşırarak.
"Hayır, yanılmıyorum Kim Taehyung'un kazağı bu." dedi kafasını sallayarak. "Ön sipariş oluşturduğum halde alamadığım kazaklardan biriydi. O zaman onun üstünde görünce "demek kazağımla arama girenlerden biri de sendin" demiştim içimden, oradan biliyorum." 

"Yanlış hatırlıyorsun." demiştim.
"Neden onun kazağını giyiyorsun ve onun olduğunu inatla reddediyorsun? Seviştiniz mi yoksa?" diye sormuştu sanki normal bir şeymiş gibi. 

Daha büyük bir yanlış anlaşılmanın önüne geçmek için yaşadığımız şeyleri anlatmak durumunda kalmıştım ona. Söylediklerimi dinlerken bir üzgün bir mutlu görünmüştü gözüme. 

Sevişme meselesini "temiz kıyafetim kalmadığı için onunkilerden birini giydim" diyerek aklayınca "Sen mi seçtin, o mu verdi?" diye sormuştu direkt. 
"O verdi." deyince de "Seviyor çünkü seni." demişti. 

"Sevdiğini nereden çıkarıyorsun ki? Önemsemiyordur belki de böyle şeyleri." diyerek kabul etmemiştim söylediğini.
"Önemsemediği için mi tasarım kazak almış? Hadi ya?" deyip gözlerini devirmişti.
"Bilmeden almış olamaz mı?"
"İnternet sitesinden ön sipariş oluşturduğum halde alamadım diyorum sana. Sence dikkat edilmeyerek alınacak bir şey mi bu?"

"Değil mi?"
"Değil."
"Bana neden verdi ki o zaman?" Ona değil, kendime sormuştum aslında. "Seviyor dedik ya," diyerek terslemişti beni. "Seviyor çünkü seni."

Kişisel Şuur KayıplarıWhere stories live. Discover now