Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
ෆ
Yıllar yıllar önce, 2375 ve 2345 yılları arasında hüküm süren Mısır'ın tek Firavun'u Unas halkına her türlü işkenceyi uyguluyor ve halkının nefretini topluyordu.
Halkı ve yardakçıları ona ne bir söz diyebiliyor ne de bir şey yapabiliyordu. Etrafı yüzlerce koruma ile kaplıydı. Tahtında sürekli meyveler ve türlü yiyecekler yiyor kadınlar ile gönül eğlendiriyordu.
Bir gün Mısır'a komşu ülkeden bir falcı uğramıştı. Kral falcıya en rahat süitlerinden birini ayarlattı.
Kral ve falcı kalenin arkasındaki bahçeye çıktılar. Orada hazırlatılmış sedirlerin üzerine oturdular, hizmetçi kadınlar ise ellerindeki büyük yapraklar ile onları serinlettirler. Diğerleri ise önlerine meyve tabaklarını koyup eğilerek geri çekildiler.
Akşam olmak üzere iken falcı Firavun'a göz ucuyla bakar ve elini havada tutup konuşmaya başlar.
"Ey yüceler yücesi Firavun. Gözlerinde bir gelecek gördüm. Tahtından mahrum kalacaksın!"
Firavun kaşlarını çatarak falcıya bakar. Öyle ki elleri titrer. En gür sesiyle falcıya konuşur.
"Bana bak falcı seni burada en iyi şekilde yaşatıyorum. Sen nasıl dersin bunu bana!"
Baş parmağını havada salladıktan sonra devam eder. "Tahtıma geçecek kadar cesur hangi ahlaksızdır falcı."
Falcı oturduğu sedirden kalkıp Firavun'un yanına gider. Firavun'un avucuna bakıp gözlerini kapatır.
"Ey Firavun geleceğin çok tehlikeli. Tahtına bir kadın geçecek! Senden daha gaddar, daha korkusuz, daha-"
Firavun şiddetle elini çekip korumalarına bağırır.
"Alın şu falcıyı, kellesini bana getirin!"
Firavun sinirle sedirin üzerinden kalkıp oradan uzaklaşır. Falcı arkasından konuşur.
"Gelecekten kaçamazsın Firavun!"
Firavun bir şey yapmalıydı çünkü tahtından edilmek istemiyordu.
Bunun üzerine korumalarına bölgedeki en iyi akıl verenleri, en hakikatlı falcıları ve büyücüleri toplamalarını istedi.
Büyücüler, falcılar ve akıl verenler ile akşam münakaşaya girdiler.
Falcılar sürekli diğer falcının dediklerini diyor ve Firavun'u korkutuyorlardı. Büyücüler ise kendi aralarında ne yapılacağını düşünüyor ve fikirlerini Firavun'a sunuyorlardı. Falcının biri ayağa kalkıp yüksek sesle konuştu gürültüyü bastırarak.
"Yüce Firavun tahtına henüz biri geçmeyecek. Fakat tam on sekiz yıl sonra bir kadın çıkagelecek. Güzel mi güzel, alımlı mı alımlı... Tahtına geçecek kadın daha anasının karnında bile değil rahat ol!"
