8

694 109 77
                                    

Merhaba hepinize iyi akşamlar ve iyi okumalar !!  ^^


Derin bir öpüşmeden sonra Jisung nefes alamadığı için kendisini geriye çekmek zorunda kalmıştı. Merak ettiği o dudakların hissi ile sarhoş olmuştu bile. 

Alınlarını birbirlerine yaslayarak derin derin nefes alırlarken Jisung tekrar dudaklarını birleştirmek için bir atak yaptı. 

Minho ise bunu geri çevirecek bir durumda değildi. Hissettiği dudaklar rüyasındakinden daha da yumuşaktı belki de ?. Sonsuza kadar bu dudakları hissederek yaşayabileceğini düşündü. Ama yine de durmaları gereken bir yer vardı. 

Minho son kez Jisung'un alt dudağına küçük bir öpücük kondurarak kendini geriye çekti. Jisung da anın büyüsünden kurtularak gözlerini yavaşça açtı, dudakları şişmiş ve baygın gözleri ile ona bakan Minho'ya baktı.  

İkisi bu durumda ne konuşmaları gerektiğini bilmiyorlardı ve bu yüzden ortamda derin bir sessizlik vardı. 

" S-sanırım ben gitsem iyi olacak. " 

Minho oturduğu yerden kalkmaya çalıştı ama kucağında ki Jisung ile birlikte bu pek de mümkün değil gibiydi. 

Jisung yaşadığı kısa süreli dalgınlıktan çıkarak oturduğu yerden kalktı ve Minho'nun kalkması için yardım etti. Hala Minho'nun kolunu tutarken konuşmaya başladı. " Aslında burada kalabilirsin bilirsin saat oldukça geç oldu. "

Minho konuşan Jisung ile bakışlarını oraya çevirdi. Yaşadığı utançtan dolayı konuşmakta zorlanıyordu. Sanki hayatında hiç dudak görmemiş gibi çocuğun dudaklarını sömürmüştü, bu yüzden içinden kendine lanetler okurken konuşmak için dudaklarını araladı. 

" Gitsem daha iyi olur ve oyun içinde teşekkür ederim. " 

Daha sonra Jisung'a bakamadan kapıya doğru hızlı adımları eşliğinde yürüdü. Jisung ise kaşlarını çatmış bir şekilde Minho'ya bakıyordu. Neden bu şekilde davranıyordu ki şimdi ?. 

Jisung tekrar kendine gelmek için kafasını salladı ve Minho'nun arkasından kapıya ilerledi.

" Sanırım daha sonra görüşürüz ?." 

Jisung kafasındaki soru işaretleri ile birlikte bu soruyu sormuştu. Minho, Jisung'un konuşması ile Jisung'a döndü. 

" Tabii. İyi geceler Jisung. "

Bir süre Jisung'a baktıktan sonra ağır adımları ile arkasını döndü ve aracına doğru ilerledi. 

" İyi geceler Minho !." 

----

Minho yine düşünceleri yüzünden doğru düzgün uyuyamadan okula gelmek zorunda kalmıştı. Uyumadan bir dersi bitirdikten sonra kitaplarını toplarken çalan telefonu ile kitapları tekrar masanın üzerine bıraktı. Changbin arıyordu. Acaba yine hangi saçma konudan konuşacak diye düşünerek telefonu açtı Minho. 

" Efendim Changbin  ?. "

" Kanka işin var mı ?. "

" Okuldayım. "

" Tamam işin var mı ama ?." 

" Dersim yok sanırım, ne oldu ?. "

" Tamam her zamanki kafeye gel o zaman. " dedi ve telefonu kapattı. 

Minho yüzüne kapanan telefon ile bir sür boş boş ekrana baktı ve kitapları da alarak kafeye doğru yürümeye başladı. 

----

Tomorrow | MinsungWhere stories live. Discover now