Part 13

262 15 34
                                    

   "Günaydınnn Hazz." diye kulaklarına giren sesle uyandı Harry. Ama sinirliydi ve arkasında ranza merdivenlerine tırmanan çocuğa dönmedi.

   Dün Harry uzun bir süresini hazırlanmak için kullanmıştı ve beraber haftasonlarını yemeğe çıkarak geçireceklerdi ama Louis onu ekmiş ve Zayn ile bir barda takılmıştı.

   Louis bara Harry ile yemeğe gidecekleri saatten daha erken bir saatte gitmişti ve sarhoşluğun etkisiyle unutmuştu. Onları almaya Liam gitmişti ve yurt güvenliğine yakalanmadan geçirmek için büyük bir çaba harcamıştı.

   Louis yaptığının kötü olduğunun farkındaydı ama isteyerek yapmamıştı. Şimdi bebeğinin gönlünü alması gerekiyordu. Ona nasıl bir sürpriz hazırlamalıydı bilmiyordu.

   Harry ranzanın merdiven tarafına gelen çöküşle kendini duvara iyice yaklaştırdı. Elinden geldiğince ondan uzak duruyordu çünkü hemen affedemezdi. Affetmemeliydi. Hem 16 yaşında alkol içmek fe neyin nesiydi? Ona gerçekten çok sinirlenmiş ve kırılmıştı.

   Arkasından sarılan kollarla kendini daha da sıktı. Sarılmasındı. Sinirden ağlayabilirdi. Bu sarılışına bile karşılık vermek istiyordu.

   "Küs müsün bana güzelim? Özür dilerim. Bunu yapmak istememiştim. Sarhoş olmamalıydım farkındayım. Hatta şu an bana alkol kullandığım için de kızıyorsun bunu da biliyorum. Ama lütfen affet beni. Bir daha olmayacak, söz veriyorum."

   Harry sevdiği çocuğa kıyamayıp ona sarılmış kolların arasında arkasına döndü ve Louis'nin boynuna kafasını gömdü. "Böyle yaptığıma bakma, hala sana çok kızgınım." diye konuştu boğuk bir ses ile.

    Bir süre böyle kaldılar ve daha sonrasında Harry yerinden kalkıp tuvalete gitti. Bunu yaparken Louis'nin üstüne oturduktan sonra aşağıya inmeyi de ihmal etmedi.

—————————————————————
   Louis, Harry'e bir şey demeden gitmişti. Harry tabiki de deliriyordu. Sinirle bekledi. Geldiğinde çok sert konuşacak ve kavga edeceklerdi. Harry ona her istediğini vermek için elinden geleni ardına koymuyordu. Louis ise karşılık olarak haber bile vermeden dışarı çıkıyordu.

Harry onu beklerken uyuyakalmıştı. Louis de bunu fırsat bilip sessizce içeri geçti. Elindeki yemekleri, içeri sokmak için bin bir takla  attığı şarabı, bardakları ve mumları poşetiyle yatağına koydu. Duvara yaslı duran masayı sessizce ortaya çekmeye çalıştı ama pek de sessiz olamıyordu ki Harry'nin uyanmadan önce çıkardığı mırıltıları duymuştu. Sessizce poşetlerden malzemeleri çıkardı ve özenle masaya yerleştirdi.

Uyandırmaya kıyamıyordu ama uyandırmazsa yemekleri soğuyacaktı. Ranzanın üstüne çıktı ve Harry'nin yüzünün her yerini öperek onu uyandırmaya çalıştı. Başarılı olmuştu. Harry gülerek mırıltılar çıkardı ve gülüşü kahkahalara mırıltıları "Ya Lou-Loueh dur! Ben sana sinirliyim" lere dönüştü.

Louis sonunda ikisini de aşağı indirdiğinde Harry bakakaldı. Mumların ışıkları ışıl ışıl parlayarak, loş odadaki masanın üzerindekileri daha seçilebilir hale getirmişti.

Harry masaya doğru ilerlediğinde Louis arkasında durdu ve oturması için sandalyeyi geriye çekti. Oturduktan sonra biraz ileri itti ve masaya yaklaştırdı. Karşısına geçti ve oturmadan önce hızlı ama dikkatli hareketlerle ikisine de birer bardak kırmızı şarap doldurdu.

Harry alkole, uyuşturucuya, sigaraya kısacası insana zarar veren maddelerden uzak durur, etrafındakileri de uzak tutmak için elinden geleni yapardı. Ama Louis ve Zayn asla onu dinlemiyordu. Şu anda önünde bir bardak şarap vardı ve içmezse karşısındaki çocuk çok üzülürdü. Ama aklına gelenlerle yüzüne güzel olduğunu düşündüğü bir sırıtış yerleştirdi ve kadehini kaldırıp karşısındaki çocuğunkiyle tokuşturdu. "Şerefe"

Güzel bir sohbetle yemeklerini bitirdiler ve Harry sadece tokuşturduktan sonra bir yudum aldığı şarabını da eline alıp ranzanın alt katına oturdu. Oturduğu yerin hemen yan tarafındaki yatak başı komodinine kadehini koydu ve üzerinde boxer kalana kadar çıkardı. Louis ağzının suyu aka aka -gerçekten halıda Louis'nin salya damlacıkları vardı- izliyordu.

Harry yanını işaret edip Louis'yi çağırdı ve yavaşça yatağa uzandı. Bu sırada şarabı da eline almıştı ve arada Louis'nin gözünün içine bakarak vücuduna azar azar döküyordu.

"Eğer yatağında bir damla bile şarap izi olmazsa, bu gece senin kölen olacağım Louis."

Louis kalp atış seslerinin dışarıdan duyulduğuna emindi. Yavaşça Harry'nin göbeğine doğru eğildi ve dikkatlice oradaki şarabı diliyle içmeye çalıştı. İçtikten sonra ise minik ama sesli bir öpücükle kalktı. Bu sefer köprücük kemiğindekini içecekti. Dudağının ucunu yuvarlaklaştırdı ve yüksek sesle -hüpleterek- içmeye başladı. Bunu da yapmıştı.

Louis soran gözlerle Harry'e baktı. Harry'de kapalı ağzını gösterdi ve Louis kıyafetlerini umursamadan Harry'nin üzerine eğilip elini beline sardı ve yavaşça kaldırıp dudaklarını öpmeye ve aynı zamanda dilini içeri sokmaya çalıştı. Sonunda başarmıştı ama Harry ağzındaki her şeyi püskürttü. "HİLE YAPTIN!" diye kükredi Louis. Daha sonra Harry'i yerinden kaldırdı ve yatağa baktı. Hala ilk günkü gibi bembeyazdı. Yüzüne piç sırıtışı yerleştiğinde hızlı bir hareketle belindeki kemerini çıkardı ve kelepçe haline getirdi.

"Ah Harold. Sadece yatak hakkında konuştuğunu hatırlıyorum. Yani bu gece benim kölemsin. Hmm.?

Harry duyduğu boğuk sesle birlikte yatağa döndü. Ağzından bir koca yudum şarap püskürtmüştü ve hiçbiri yatağa isabet etmemişti. Kaderine razı geldi ve Louis'nin kelepçe şekline getirdiği kemere doğru ellerini uzattı.

Bu andan itibaren kontrol Louis'nindi ve heyecanlanmıştı. Kemerden yaptığı kelepçeyi güzel çocuğun bileklerine geçirdi ve yatağa doğru yürüdü. Yatağa da sırtüstü yatar şekildeyken bağladı. Kendi kıyafetlerini de çıkarttıktan sonra üzerine yattı ve sarılıp onu öpmeye başladı.

Öpücüklerinden sesli bir şekilde ayrıldıklarında ikisi de fazlasıyla erekte olmuştu. Louis altındaki çocuk için işleri zorlaştırıp onun boxerını çıkardı ve penisini tek hamlede boğazına kadar aldı ve yüksek bir inleme ve yataktaki kemerin hızla çekilme sesi geldi.

Louis onun yaklaştığını hissettiğinde, kendininkini -yaklaşmaya uzaktan alakası yoktu- birazcık çekiştirdi ve eş zamanlı olarak karşısındaki çocuğun beyaz deliğini genişletmek üzere parmaklarını soktu. Harry inlerken bağırdı "Bunları sana göstereceğim Tomlinson!"

Hızlıca içine girdi ve tatlı noktasına art arda sert vuruşlar yaptı. Sonra da önündeki mor şişliği gördü ve onu çekerken vuruşlarına devam etti. Yüksek sesle iniliyorlardı. İkisi de aynı anda geldiğinde hızlıca kemeri çözdü ve nefeslerini düzene soktuktan sonra sarılarak uykularına geçiş yaptılar.

Hello havaryu ehehe. Sabah yazmaya başladım sonra işim çıktı akşamüstü devam ettim ders bitince çat uyuyakaldım ama sonunda bitirdim *kol kası emojisi*

Lots of love ma babiessss 😻😻😽😽💖💖

Yurt -Larry StylinsonWhere stories live. Discover now