Merinette'in Ağzından
"Hadi hadi yağmur iyice bastırıyor son bavuluda içeri koyun!" bağıra bağıra söylediğim şeyle, Paul'un son bavulunu da eve koydular.
Hepimiz içeri girip koltuklara yayıldık. Adrien, Paul, George ve Felix, dördü de sırıl sıklam oldular. Hele Adrien, aman tanrım onu karşımdan alın.
"Başka bir şey kalmadı di mi?" dedim
Dördü bakışlarını bana çıkardı. Göğüslerin'in hızlıca inip kalktığından yorulduklarını anlamak zor değil (Ya size de oluyor mu? Hani nefes alınca insanın göğsü inip kalkar ya. Benim karnım şişip sönüyor ğlfpsöccş)
Adrien ıslak saçlarını elleri ile kurutmak amaçlı dağıtıp tekrar bana baktı "Paul şerefsizin'in her eşyasını getirdik" dedi
Paul bana taşındı. Rukiye teyzeyi ikna etmek kolay oldu ama Adrien ile Felix'i ikna etmek aşırı zordu. Ama sonuç olarak artık benle kalıcak.
"Böyle durursanız hasta olucaksınız. Paul size kıyafet versin ben havlu getireyim" diyerek ayağa kalktım
Merdivenlerden çıkarken Adrien'ın arkamdan geldiğini anlamak zor olmadı.
"Ben kıyafet falan vermem" Paul'un konuşmasıyla arkamı döndüm.
"Ne demek vermem?" dedi George
Felix, George'a dönüp "Sana" dedi "Sana vermez, Minnoşum bana verir" minnoşun götüne girsin Felix
"Yoo" dedi Paul. Felix'in bakışlarının hızla Paul'a dönmesi ve Paul'un gülümseyerek "Öperek kazanabilirsin" demesi benim Adrien'a bakmam.
George'un öğürmesiyle gülmeye başladım.
Adrien bana bakıp sırtımdan ittirmeye başladı "Yürü yürü"
Son basamağı çıktığımızda sırtımdaki elleri belimi sarıp kapıyı açtı. Arkamızdan kapıyı kapatıp, kapı ile arasında sıkışmam saniyeler aldı.
Islak saçlarından akan damlalar çoktan yeri boylamaya başlamıştı (uuu ben ve böyle şeyler yazma. Edebiyat yapiiicciiiğiim)
"Hadi öp artık" dedim
Adrien kahkaha ata ata gülmeye başladı "Seni öpeceğimi mi düşünüyorsun?"
"Hah" diye bir nida çıktı ağzımdan "Sen mi beni öpmeyeceksin bend-"
Lafımı bölen dudaklarıma yapılan baskı oldu.
"Sikicem ama ha!" kapının çarparak açılması benim Adrien'ın üstüne kapaklanmam birlikte yere düşmemiz o an oldu. Paul'un bağırışıyla.
"Ooo sizin aşna fişnenize de doyum olmuyor" Evet bu Paul
Kapaklandığım yumuşak bedenin üstünden doğruldum "İyi misin?" diye sordum ellerimi iki yana koyup
Gözlerini yummuş olan sevgilim'in ağzından sadece üç kelime çıktı "Merinette in üstümden"
"Afedersin" diyerek yerden kalktım.
Adrien'a elimi uzattım destek alması için.
"Bak Merinette ben kimseye kıyafet falan vermem tamam mı? Pis ergen ergen kokutucaklar" Adrien ayağa kalkıp yeşil gözlerini Paul'a dikti "Yani kokutucak demek istedim. George.. O"
Paul tam giderken arkasını döndü "Hangi renk olsun" dedi
"Ha?" dedi Adrien
"Kombinin... Hangi renk olsun" diyen Paul'a kahkaha attım. Korkak kedi
"Farketmez" dedi Adrien omuz silkip
YOU ARE READING
BAD LOVE ADRİNETTE
FanfictionKötülükten doğan aşk mı? Ya da nefret? Merinette hayatının en berbat anısını tadmıştır ve hayatını değiştirmiştir... ama hayatta kötü olanı seçmiştir, kendini kötülüğün bir halkası yapmıştır. Tek başınadır ve ona yanlış yolda olduğunu söyleyen kimse...
