Bölüm ⁵

1.4K 142 117
                                    

Rose: Kuzum, gösteri çok güzeldi. Seni çok seviyorum. Kendine iyi bak. Mutlaka beni ara.

Alanis: Tamam anne. Ben de seni çok seviyorum. Sen de kendine dikkat et.

Rose: Görüşürüz

Ben de el salladım. Arkaya döndüm. Vanya ve kardeşleri konuşuyorlardı.

Alanis: Vanya ben eve geçiyorum. Orada görüşürüz. Siz ailecek vakit geçirmek istersiniz.

Vanya: Hayır, sen de bizimle gel. Kafeye gideceğiz. Gelebilir dimi Alanis?

Allison: Tabii ki gelsin.

Luther: Gelmek istemezsen seni bırakabilirim ama gel bence.

Alanis: Tamam. Geleyim o zaman.

Arabaya zar zor bindik. Hatta şu an Allison'ın üstünde oturuyorum. Kafeye gelince indik ve bir masada oturduk. Onlar konuşurken ben sadece dinliyordum. Hepsinin adlarını da öğrenmiştim.

Diego: Biraz kendinden bahsetsene Alanis.

Alanis: Adım Alanis. Normalde annemle yaşıyordum. Annemi gördünüz zaten. Sonra onun hep işleri yüzünden seyahat etmesi gerekiyordu. Ben de ev arkadaşı arıyordum. Bir gün keman kursunda Vanya'yı gördüm. İyi arkadaş olduk. Sonra da aynı eve çıktık işte.

Ben: Eğer özel değilse baban?

Alanis: Yok sorun değil. Ben doğduktan bir kaç yıl sonra vefat etti.

Ben: Bilmiyordum, üzgünüm.

Alanis: Sorun değil.

Klaus: Bizimkiğğğ daha kötüğğğ. Senin baban en azından seni seviyoğğgmuş. Bizimki yüzümüze bile bakmıyoğğğ.

Alanis: Klaus hep böyle sarhoş mudur?

Allison: Bazen.

Luther: Genellikle.

Ben: Çoğu zaman.

Diego: Doğrusu her zaman.

Kıkırdadım. Merak ettiğim bir soru vardı.

Alanis: Doğum gününüz ne zaman? Aklımda tutmak biraz zor olacak ama olsun.

Klaus: Aklında kolayca tutabilirsin kanki.

Alanis: Nasıl?

Ben: Hepimiz 1 Ekim'de doğduk.

Alanis: Yediz misiniz?

Kahkaha atmaya başladılar. Yüzümü ellerime gömdüm.

Allison: Hayır, değiliz. Sadece aynı günde doğduk.

Alanis: Ha, anladım.

Diego: Senin doğum günün ne zaman Alanis?

Alanis: Kimlikte 7 Temmuz yazıyor. Fakat normalde sizinki gibi 1 Ekim. Annem babam öldükten sonra değiştirmiş. Nedenini sorduğumda hep geçiştirdi.

Aralarında kısa bir sessizlik ve anlam dolu bakışlar geçti. En sonunda hiç konuşmayan Five konuştu.

Five: Bugünlük bu kadar yeter bence. Luther sen Alanis'i evine bırak. Biz de ailecek biraz vakit geçirelim.

Biraz bozulmuştum. İlk başta onların ailecek zaman geçirmesini normal karşılamış gidecektim fakat gitmemi istemediler. Ama şimdi gitmemi istiyorlar. Neyse daha fazla uzatmayacağım.

Alanis: Size iyi akşamlar.

Klaus: Sana da Alanisaşkım.

Kıkırdayıp dışarı çıktım. Klaus çok kafa bir çocuktu. Luther beni eve bırakıp gidince düşünmeye vaktim oldu.

Neden onlara doğum günümü söylediğimde Five hemen geçiştirmeye çalıştı? Bunları düşünürken uyuyakaldım.

-ERTESİ GÜN-

Kalktığımda başım ağrımaya başlamıştı. Ellerimle masaj yapsam bile geçmiyordu. Yatağımı toplayıp havalansın diye camımı açtım.

Mutfağa gidip ecza dolabından ağrı kesici içtim. Vanya'nın odasının kapısını tıkladım. Ses gelmeyince tekrar tıkladım. Yine ses yok. Kapıyı aralayıp içeri baktığımda yatağı bozulmamıştı. Demek ki dün eve gelmemişti.

Ben de dışarı çıkmaya karar verdim. Çekirdek alıp Ella'nın evinin yolunu tuttum. İzleniyormuş gibi hissediyordum. Boşverip yoluma devam ettim. Evin önüne geldiğimde zile bastım. Kapıyı sıkılmış bir Ella açtı. Elimdeki çekirdeği gösterince koşarak içeri girip ceketini kaptığı gibi dışarı çıktı.

Beraber parka gidip çekirdek çıtlarken bir yandan da gelen gidene bakıyor bir yandan da dedikodu yapıyorduk.

Alanis: Eee Jake ile nasıl gidiyor?

Ella: Gayet iyi. İkimiz de birbirimizi seviyoruz. Çok şanslıyım.

Alanis: Sevindim senin adına.

İzlendiğim hissi bir türlü gitmezken rahatsız olmuştum. Ella'ya döndüm. Telefonuna bakıyordu.

Ella: Jake mesaj atmış. "Buluşalım mı?" diye. Maalesef seni ekmek zorundayım.

Alanis: Önemli değil canım. Sen git. Ben de eve giderim zaten. Bay bay.

Ella: Görüşürüz.

Ben de çekirdek çöplerini çöpe atıp yürümeye başladım.

Online Muah ♥️

Kemanlardan Çıkan Gerçek | TUAWhere stories live. Discover now