üst kat

290 73 39
                                    

Wheein diğerlerinin aksine bir apartman dairesinde kalıyordu. Her zaman güvende hissetmişti bu yüzden, en üst katta olması kendine avantaj olarak geliyordu.

Akşam yemeğinin üstünden birkaç saat geçmişti ki annesi ve babası karşı komşularına geçmiş olsuna gitmişlerdi. Hemen karşısı olduğundan korkmuyordu yalnız oluşundan.

Yatağına uzandı ve telefonuyla uğraşmaya başladı, gün boyunca elindeydi zaten. Hazır kafası rahatken ders yapması gereken yerde boş yapıyordu.

yosun salatasının zavallı garnitürleri 😎

solar:ben bugün uyuyamıyorum galiba :(

moonbyul:noldu aşkım

solar:evimde bile salmıyorlar beni :(

hwasa:kimler

solar:öcüler ;-;

wheein:oha ne oldu lan

solar:çok uzun ama en son olan şeyi söyleyeyim, babam odamın kapısını kapatırken odamdan el salladı biri

hwasa:annen ve babanla yat

solar:bende öyle dedim ama babam bana cin çarpmış gibi baktı 

wheein:abi sal ya

wheein:belki hayal gördün 

solar:ne hayali mal

solar:netti işte, uzansam dokunurdum o derece

moonbyul:wheein her böyle diyişinde bi bok oluyo

moonbyul:hadi görüntülü konuşalım solar rahatlar belki

wheein:yok ya ben daha ders çalışıcam başka zaman

hwasa:şimdi olmasın yarın olsun

moonbyul:biz ikimiz konuşuruz

solar:konuşalım :(

solar çevrimdışı

moonbyul çevrimdışı

wheein:bende gidiyim bari

hwasa:tamam güle güle bebek

wheein:bebek sensin ama neyse

wheein:bye

Wheein dediğini yapmak için ayağa kalktığında başının dönmesiyle yere kapaklandı. Gözleri karanlık görüyordu ama bir yandan havai fişekler patlıyor gibiydi.

"hızla yataktan kalk sonra demir eksikliğim diye ağla, mal Wheein." Kendine kendine söylenirken ayağa kalkmıştı. Önce mutfaktan atıştırmalık alacak sonra ders çalışacaktı. Odasının ışığını söndürdü ve çıktı.

Ritimli olarak duvara vurulmasıyla arkasını döndü ama kimseyi göremedi. Mutfağa geçtiğinde yine aynı şeyi duydu, bu sefer daha yakından geliyor gibiydi. 

Hızla alacağı atıştırmalığı alıp koşarak odasına geçti. Fakat aynı şeyleri yine duydu. Yatağına sığındığında üst kattan kapı çarpma sesleri gelmeye başladı "ne alaka lan? Yukarı katta kapı falan yok?" 

Bunu demesiyle ayak sesleri dolmuştu kulağına, yine yukarıdan geliyordu. Wheein kendi kendine dua ederken bunları üstüne fısıldaşmalar da eklenmişti. 

Biri yürüyor, bir kapıyı açıyor ardından yürüyor ve biriyle konuşuyordu. "Öncelikle," dedi Wheein, "yukarı küçücük bir yer ve apartmandakiler eski eşyalarını oraya atıyor, ne yürüyecek yer var ne de kapı."

Bunları düşünerek moralini daha çok bozuyordu ki aklına karşı komşuya gitmek geldi. Ama yatağından çıkmak dahi istemiyordu.

"Bir dakika!" Diye bağırdı kendini daha çok yatağa gömerken "çıkarken ışığı söndürdüğüme eminim!"

Bağırıp yardım istemek istiyordu ama bunu yapacak cesareti yoktu, aklını öyle şeylerle doldurmuştu ki "ailemden önce hayaletler beni duyarsa ve beni susturmaya gelirse?" diye düşünüyor ve bağıramıyordu.

Sadece gözü dışarıda kalacak şekilde çekti battaniyesini. Stres, korku ve sıcaktan terlerken annesinin ve babasının bir an önce gelmesi için dua ediyordu.

Gitsene karşı komşuya, ya da ara aileni gelmelerini söyle. Hani sen korkmuyordun Jung Wheein? Böyle korkuturlar adamı işte.

.,.

of niye yorum yapılmıyo ağlicam.

goblin | mamamoo ✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin