32

43.6K 3.3K 463
                                    

Büyüdüğümde şöyle bir merdiven jdjdjd direk kayarım kendimi yormam, bayıldım *-*

Gözlerime vuran sabah güneşiyle... Bir dakika! Bu sabah güneşi değil ki.

Gözlerim yüzleştiği ışıkla yanarken birden gözlerim açıldı ki ışık beni kör etti.

Yanmaya başlayan gözlerime üflemeye çalışan tanıdık kısa kahve saçlarla ne olduğunu anlamış oldum.

"Ayyy! Yetişin komşularrr! Kör oldum, kör! Ayhh göremiyorum ya, gerçi belki bir daha derslere girmem ama görmek önemli."

Saçmaladığımı fark edip kendi kendime "Ne diyorum ben ya?" deyip beni kör eden şahısa döndüm.

"Burce! Yaktım seni kızım, o çamaşır suyunu Neriman teyzeye vereceğim. Ya da direk çöpe atacağım! Kör olduuuuum!"

Burce eserine bakan sanatçı edasıyla bana bakıp saçlarını savurdu.

Ha bir de yaptığıyla gurur duyuyor!

Yolarım seni kızım!

"Aaa, deme öyle Kayra. Seni uyandırmak yetenek ister bir kere, işte çok yetenekliyim."

"Madalya da takayım mı Burce? Eksik kalmış o büyük başarına da."

"Varsa tak bee! Kaç yıllık öğrenciyim bir madalyam olmadı."

Ona ters ters bakıp yanımdaki yastığı kafasına attım. Saçları bozulmuştu ve bu görüntü görülmeye değerdi.

Burce'nin saçları çok ince telli olduğundan çabuk bozuluyordu ve ben bunu hep kullanıyordum.

Zeka görün gençlik, bende fazlasıyla var da.

"Saçlarıııım! Ay bozuldu, seni aç bırakacağım Kayra. Allah'ım üç dakika uğraştım ben onlara."

Baya da çokmuş şimdi, ay yazıkk!

"Defol Burce. Haydi naş naş, akşama da adam akıllı bir yemek yap."

Kafamı yerden aldığım yastığa koyacaktım ki yastığın geri çekilmesiyle başım bir gitti geldi. Arkama dönünce Burce'nin ellerini beline koymuş bana baktığını fark ettim.

"Kayra, doğru mutfağa. Yemek hazırlayacağız sonra da bana perde asma da yardım edeceksin."

Elini düş önüme  hareketiyle kapıya uzattığında kaderime razı gelip mutfağa gittim.

Üşeniyorum yemek yapmaya, sal beni Burce!

Mutfağa girip akşam gelecek olan aile üyelerim için yemek yapmaya başladığımızda oflayarak söylemiyordum.

"Kaan daha yeni geldi, neden onlar da geliyor ki? Hayır oturun oturduğunuz yerde, ne gerek var da geliyorsunuz."

"Kayra, onlar ailen farkındasın değil mi? O yüzden asabımı bozma, o patatesi soy. Düzgün soymazsan döverim."

"Döveceğine emin olabilirsin."

Bana bakıp umutsuz vaka olduğumu açık edercesine başını iki yana salladığında elimdeki patatese odaklandım.

Hayır, soyulmuyor ki! Kim yaptı bu soyacağı?

Beceremiyorsanız soyacak üretmeyin kardeşim! Bırakın üretmeyi bilenler üretsin.

Kurye | Texting ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin