Dünyanın yükü omuzlarında
Belini öpüyor zihnini boşaltıyorum
Seni tanıdığım için ayrıcalığım olmalı
Ellerimi getirip çizgilerini takip ediyorumSürebileceğin yol bu
Sürebileceğin yol bu
Başka bir hayatta tanıştığımızı düşünüyorum
O zaman başka bir zaman kırıp dök beniEtrafımı sarıp bana hayat veriyorsun
Ve bu yüzden her gece
Seni beceriyor olacağımPazartesi, salı, çarşamba
Perşembe, cuma, cumartesi, pazar
Pazartesi, salı, çarşamba, perşembe, cuma
Haftanın yedi günü
Her saat, her dakika, her saniye
Biliyorsun her gece
Seni beceriyor olacağım
Haftanın yedi günüİşin içine girmemi seviyorsun
Her şeyimle teklifte bulunuyorum
Sana özveri nedir göstereceğim
Okyanustan daha da derin olduğunu
Geri sar, yavaştan alacağım
Hazzı vereceğim sana
Sana özveri nedir göstereceğim
Okyanustan daha da derin olduğunuฅ^•ﻌ•^ฅ < Jungkook- Seven >
Kararsızdı Jungkook bir yandan da. Jimin'in yastığa dökülen tutamlarını okşayıp belinden daha sıkı kavrayarak kendine daha çok bastırmıştı. Bu hissiyatı öylesine çok sevmişti ki ne zaman bu kadar rahat bir uyku çektiğini hatırlamıyordu bile. Parmak uçlarını usulca jiminin sırtından gezdirmeye devam edip boynuna minik minik öpücükler kondurmaya devam etmişti. Jimin uykuda olsa bile kollarını jungkook'un boynuna daha çok sarmıştı. Jungkook kendisini görmemesine rağmen sanki uzun zamandır tanıyormuş gibi hissettiren adamın kokusunu içine çekmiş ardından göz bandını hafif gevşetmişti. Hatta dayanamayıp usulca gözlerinden çıkarmıştı.
Jiminin yanında uzanmak bile ona çokken ona sarılıp rahat bir şekilde öpmek, kokusunu içine çekebilmek onun için mucize gibi bir şeydi. Parmaklarını Jiminin saçlarının arasında gezdirirken odanın zifiri karanlık olmasına anlık lanet etmişti ister istemez. Jimin gibi bir mükemmellik yanında uzanırken onun hatlarını doya doya izleyemiyordu. Hoş jimin için daha da zor olmalıydı belki de o da hiç görmediği biriyle baş başa bir yataktaydı sonuçta.
Jungkook jiminin uyuduğunu düşünüp parmak uçlarına öpücük kondururken dışarıya yansıttığı korkunç yanının yanındaki minik adamın yanında nasıl yok olduğunu düşünüyordu. Jimin etkisi diye bir şey kesinlikle ve kesinlikle vardı. Jungkook sessizce jimini sevmeye devam ederken jiminin kıkırdamasıyla anlık afallamıştı.
" bu kadar büyük olmana rağmen bu kadar romantik olmana şok oldum galiba. "
Jimin başını jungkookun eline yaslayıp zifiri karanlıkta görmediği adama odaklanmıştı. Kokusu, kesinlikle baş döndüren şeyin kokusu olduğundan emindi artık. Kokuyu içine çekmek için bir kez daha yaklaştı boynuna ve yasladı dudaklarını yanık tene.
Jungkook boynunda hissettiği sıcak nefesin ardından jiminin belini daha da mümkünmüş gibi kendine daha çok çekmişti.
" Jimin..."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝕵𝖎𝖘𝖘 𝕸𝖊 𝕭𝖆𝖈𝖐 を
FanfictionTexting + düz yazı Hayatında ilk defa maç kaybettiği için ateş topu gibi gezen yeraltının ünlü boksör isimlerinden Jeon Jungkook içmek için bir geceliğine gittiği barda, onu sarhoşken öpen psikoloji öğrencisi Park Jimin ile hayatı tamamen değişecek...