2

3.9K 232 75
                                    

Giriş bölümü gibi bir şey.

"Geri dönüşe son beş, dört, üç, iki, bir"

Bruce düğmeye bastı. Hepsi zaman makinesine baktı. Steve'in gelmesini beklediler. Ama bekledikleri gibi olmadı. Bruce makine ile uğraşmaya devam etti.

"Burada olması lazımdı"

Bucky anlamıştı. Arkadaşının güzel bir hayat yaşamaya hak ettiğini düşünüyordu her ne kadar üzülse de.

"Geri getir onu"

"Deniyorum"

"Geri getir onu hemen!"

"Deniyorum dedim ya"

Bucky bu kavgaya bir son vermek istedi.

"Sam.."

Sam arkasını döndü. Neden onu çağırdığını anlamamıştı. Yanına gelip baktığı yere baktı. O zaman neye baktığını anladı. Bruce da fark etmişti.

Bucky ile Sam yavaşça arkası dönük oturan Steve'e yanaştı. Birkaç adım kala Bucky durdu. Sam de otomatikman durmuştu. Bucky Sam'e dönmeden konuştu.

"Git hadi"

Sonra Sam'e dönüp zorla güldü. Sam Steve'in tanına yaklaştı.

"Selam Sam"

Sesi iyice kartlaşmıştı. İyice de yaşlanmıştı.

"Bir şeyler ters gitti mi? Yoksa her şey yolunda mı gitti?"

Steve gülümsedi. Hayatının en iyi zamanlarını geçirmişti.

"Taşları yerine koyduktan sonra Tony'nin bana yaşamamı dediği hayatı yaşasam iyi olur dedim"

Sam elini ceplerine soktu.

"Nasıl geçti peki?"

Steve tekrardan gülümsedi.

"Harika. Ailem ile"

Sam aileden kastını merak etmişti. Yani bi karı kocalı aile vardı bir de karı koca ve çocuklu.

"Ailem ile?"

"Ben, karım ve kızım"

Sam duyduğu şeyle Bucky'ye döndü. Bucky de en az Sam kadar şaşırmıştı bu dediğine.

"Senin adına mutlu oldum. Gerçekten. İçimi sıkan tek şey Yüzbaşı Amerika olmayan bir dünyada yaşamak"

Steve Sam'in bunu demesini bekliyor gibiydi. Sağ tarafında duran kılıfı sol tarafına aldı.

"Hazır konusu açılmışken"

Kılıfı açtı. İçindeki kalkan göründü.

"Al dene bakalım"

Sam ikinci bir şoka uğramıştı. Bucky'ye baktı. Onay bekliyordu. Bucky kafasını sakladığında kalkanı yavaşça koluna taktı.

"Nasıl geldi?"

"Başka birine aitmiş gibi"

"Değil"

Sam derin bir nefes aldı. Sonra Steve'e döndü. Gülerek konuştu.

"Teşekkürler. Elimden geleni yapacağım"

Steve yaşlılıktan buruşmuş ellerini ona uzattığında Sam elini sıktı. Elini çekmeden Sam'e döndü.

"Bu yüzden senin zaten"

Gözleriyle nişan yüzüğünü gösterdi.

"Bana ondan bahsetmek ister misin?"

Steve elini çekti ve manzaraya bakıp gülümsedi.

"Hayır. Sanmıyorum"

"Peki ya kızın"

Steve gülerek Sam'e döndü. Sam o zaman Steve'in gözlerinde o ışıltıyı gördü. Daha önce görmediği ışıltıyı. Yüzünde sıcak bir gülümseme belirdi.

"İsmi. Y/n. Y/n Rogers"

Steve Daughter•Bucky BarnesWhere stories live. Discover now