otuz iki

26.6K 2.8K 3.1K
                                    

iyi okumalar

Taehyung's Pov

Başarmıştık. Maçı kazanmıştık. Yaklaşık on dakikadır soyunma odasında bunun hakkında konuşup deliriyorduk.

Hızla üstümü değiştirip temiz kıyafetlerimi giydim ve beni salonun çıkış kapısında bekleyen Jungkook'a doğru ilerledim.

Yanına yaklaştığımda sevinçle konuştu. "Söylemiştim sana kazanacağınızı." Sesli bir şekilde güldüm ve "Haklıymışsın." dedim.

"Tebrikler, Kaptan."

"Teşekkür ederim. Gidelim mi artık?"

"Olur, gidelim."

Bizim eve doğru yürümeye başladık. Yol boyunca saçma sapan şeylerden konuşmuş, gülüşüp durmuştuk. En sonunda eve vardığımızda çantamdan anahtarımı çıkarttım ve kapıyı açtım.
İçeri girdiğimde Jungkook da etrafa meraklı bakışlar atarak peşimden geldi. Ona odaları gösterdikten sonra kendi odama doğru ilerledim. Işığı açtım.

"Burası da benim odam işte." dedim. Gözleri duvarımdaki posterlerde ve kitaplığımda dolanıyordu. "Çok hoş gözüküyor." dedi.

"Ne sandın güzelim?"

"Şımarma." dedi koluma hafifçe vurarak.

"Tamam tamam. Ben beş dakika duşa girsem sorun olur mu? Hemen çıkacağım söz."

"Tamam gir sen, beklerim."

"Rahatına bak, geleceğim hemen." dedim.

Duştan çıkıp odama girdiğimde Jungkook kitaplığımın başında duruyor ve elindeki kitabı inceliyordu. İçeriye girdiğimi fark edince bana baktı ve eliyle gözlerini kapattı.

"Ya ırz düşmanı! Söylesene geldiğini."

Sesli bir şekilde güldüm. "Abartma, kıyafetlerimi alıp çıkacağım hemen." dedim ve dolabımdan siyah tişörtümü ve gri eşofmanımı ve bir de boxerımı alıp odadan çıktım. Banyoda üstümü giyindikten sonra elimdeki havluyla saçlarımı kurulayarak Jungkook'un yanına geri döndüm. Hâlâ elindeki kitabı inceliyordu.

"Beğendin galiba." dedim yanına yaklaşarak. Elindeki kitabı kitaplığa geri koydu.

"Fena değilmiş."

"Ödünç verebilirim." dedim.

"Olur. Hadi saçlarını kurut da film izleyelim."

"Ben hiç saçlarımı kurutmam ki." dedim.

"Hasta olursun, aptal. Kurut hadi."

"Of, Jungkook. Tamam, kurutacağım."


"Bak yumuşacık oldu saçların." dedi ellerini saçlarıma daldırırken. Koltukta yan yana oturmuş, açtığım filmi izlemeye başlamıştık. Daha rahat etmek için başımı omzuna koymuştum. O da bunu dert etmemişti hiç.

"Saçlarımla oynamayı sevdin bakıyorum." dedim gülerek. Kolunu omzumdan çekti. Elleri saçlarımda değildi artık. Yüzüne baktım.

"Niye çekiyorsun elini?" diye sordum.

"İşte." dedi.

"Saçlarımla oynamanı sevmiştim oysa."

"Öyle mi?"

çöpçatan ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin