21-Bir Şarkı, Bir Öpücük

7.1K 805 177
                                    

•

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

"Bu konser.. Opera ya da bilemedim-Neyse, ne zaman olacak? " Diye sordu Çağlar resim odasına girdiğinde. Adil elindeki fırçay
ı kağıt üzerinde ustaca gezdirmeye devam ederken "Gelecek ay. " Diye mırıldandı.

Çağlar "Pekii! " Diyerek odayı dolaşmaya başladı yavaş adımlarla.Masanın üzerinde duran küçük defter gözüne çarptığında "Defteri kurcalayabilir miyim?"Diye sordu. Adil göz ucuyla, mavi kafaya ardından işaret ettiği deftere baktı ve gülümseyerek onayladı soruyu.

Çağlar kocaman gülümseyerek defteri eline aldı ve ilk sayfasını açtı. Gördüğü şeylerle şaşkınca "Aaaa muz şeycikleri.. Etiketleri bunlar! " Diye bağırdı. Adil ani tepkiyle sıçrarken ,neredeyse çizdiği resmi berbat edecekti! Derin bir nefes vererek, heyecanla parmaklarını etiketler üzerinde dolaştıran çocuğa çevirdi. "Bir anda bu etiketler kayboldu gibi bir şey oldu. Uzun zamandır görmüyordum, hehehehehehe! " Çağlar'ın sebepsizce bu etiketleri görmek aşırı hoşuna giderken "Pazarda muzların üzerinden çalar ,alnıma yapıştırırdım hatta başka muzlardan etiket toplayacağım diye iki- üç kere kayboldum sonra annem ayak bağı olduğumu söyleyerek beni pazara götürmeyi bıraktı. " Dedi sona doğru buruk bir şekilde gülümsemişti bu sırada duyduğu kıkırtılar ile Adil'e baktı hayran hayran.

Adil fırçayı bırakarak ayağa kalktı ve masanın yanında duran bedene doğru ilerledi. Çağlar kalçasını masaya dayayarak, önünde duran bedenin merak dolu "Neden şarkı sözlerini satmıyorsun veya kendin söylemiyorsun?Kitaplar, filmler..Her şeyi biliyorsun,peki neden kullanmıyorsun bunu? "Sorusuna ilk başta afalladı ama sonrasında gülümsedi.

"Bir film izlemiştim..Adam geçmişe gidiyor ve müzik grubunun şarkılarını kendi şarkısı gibi gösteriyor sonra zamanla pişman oluyor çünkü adamların geleceğini, hayallerini, bütün hayatlarını çalmış oluyor ve izlediğim bir filmde de dünyanın dengesi, ufacık bir şeyde bile bozuluyor...Tamam, ben de anlık şeylerde seni durdurabilir veya bir şey yapmanı sağlayabilirim.Burada olmam bile kocaman bir tarihi altüst edebilir. Beni bu zamana getiren her neyse, çok düzen ve dengeyi umursuyarsa başından getirmeseydi beni buraya!Neyse ama sanatı çalmak ayrı bir şey ya da dünyayı, ülkeyi kurtarnaya çalışmak falan. "Diye uzunca açıkladı Çağlar.

Adil ister istemez gururlanmıştı. Çekinerek parmaklarını mavi saçlara değdirdiğinde kalbi teklerken ,dudaklarında minik bir gülümseme oluştu ama sonrasında utanarak elini çekecekti ki Çağlar'ın başını uzatarak " Sevsene benii~"Demesi ile gülümsemesi büyümüş bu sefer çekinmeden mavi saçları okşamıştı.

"Gelecekteki şarkıları merak ediyorum..Bana bazen gelecekten bir şarkı söyle, ben de karşılığında... "Devamını düşünmek için durduğunda Çağlar kıkırayarak " Karşılığında bana öpücük ver." Dedi.Adil bu teklifle afalladı, utandı, heyecanlandı ve gülümsedi.. Sanırım her şeye alışırdı ama Çağlar'ın bu perdebîrun* hallerine alışamayacaktı!
Çağlar kocaman gülümseyerek kollarını, adamın beline sardı ve başını göğsüne yatırarak gözlerini kapattı. "Yaşlılar hep eskilerde huzur vardı derlerdi de inanmazdım meğer sen varmışsın."

"Çağlar.. " Adil ne yapacağını ,ne diyeceğini bilemez halde minik bedenin sarılışına karşılık verebildi sadece."Hadi o teklifi yap." Diye fısıldadı Çağlar ama Adil anlamayarak "Ne teklifi? " Diye sormuştu bununla beraber maviş yan bir sırıtışla "Ben soyunayım,cıbıldak beni çiz. " Dedi.

İşte en fazla, bu kadar süre romantik kalabiliyordu!

"N-ne? " Adil kızararak geriye çekildiğinde, Çağlar evi inletecek bir kahkaha atarak "Ya biz seviştik gibimsi bir şey oldu, neden utanıyorsun? O zaman sen soyun, ben seni cıbıldak çiziyim. "Dedi.

" Ç-çağlar! "Adil arkasını dönerek yarım bıraktığı resmi tamamlamaya gittiğinde, maviş hala arkasından gülüyordu.Çok utanmıştı adamcağız!

Çağlar gülümsemesini bastırarak tablonun başına oturmuş adamın yanına gitti, bu sırada" Tamam, tamam ne çiziyordun-"Diye soracakken gördüğü resimle heyecanlı bir şekilde "Aaaa! Balerin! "Demiş " Baleyi sever misin? "Diye sormuştu.

"Severim tabii. "Adil gülümseyerek başıyla onayladığında, kendisinden biraz uzaklaşan ardından " Da-daaa! "Diyerek parmak uçlarına çıkan bedene ilk anlayamamak ardından gözleri parlayacak şekilde heyecanlı bir şekilde baktı. "Bale yapabiliyor musun???? "

"Eveeet! " Çağlar hala parmak ucunda dururken ,sağ bacağını yana doğru kaldırdı bu sırada ellerini yuvarlak yaparak başının üstüne kaldırmıştı. Adil şaşkınca gülümserken "Senin yapamadığın bir şey var mı? " Diye sordu.

"Bana diyene bak hele! " Çağlar gülerek topuklarını yere bastı. "Ailen seni ayak bağı olarak gördüğünde, bulduğu her kursa gönderiyor işte! " Omuz silkerek umursamaz bir tavırda söylediği cümlelerin Adil'i nasıl etkilediğini fark etmemişti. Adil üzgünce başını çizdiği resime çevirdi, tuvalini kenara koydu ve boş başka bir tuval aldı.

Ortamdaki üzücü havayı Çağlara'a "Modelim ol. " Diyerek dağıtmaya çalıştığında çocuğun parlayan gözlerle, ellerini tişörtün etek ucuna getirmesi ile "YOK HAYIR! BALET OLARAK MODELİM OL! " Diye bağırarak engelledi onu,bununla beraber Çağlar elini öne doğru sallamış "Heee öyle desene ya! " Demişti.

Adil derin bir nefes aldı,fırçasını temizlerken Çağlar önüne geçerek görüş acısına iyice yerleşmişti.Parmak uçlarında doğrulmadan önce "Nasıl bir poz vereyim? Haberim yokmuş gibi çek pozu mu, instaya atacağım benimki görecek pozu mu? " Diye sormuştu tabii Adil'den aldığı anlamsız bakışlar ile kahkaha atmış bu yüzden dengesini kaybederek tekrardan yere basmıştı.

Adil refleksle oturduğu yerden kalkarken minik bedenin gülmeye devam etmesi ile dudaklarının kenarı kıvrılmıştı."Tamam, tamam bu nasıl? " Çağlar gülmeyi bırakarak sağ ayağını baş hizzasına kadar kaldırdı ,bir elini yukarıya öbür elini bel hizzasinda tutarken beklentiyle kahve gözlere baktı.

Adil başıyla onaylayarak fırçasını ,paletteki ten rengine daldırdı.

*PerdebîrunAçık saçık konuşan, utanması olmayan, edepsiz, terbiyesiz şeyler söyleyen kişiler için kullanılan bir sıfattır

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

*Perdebîrun
Açık saçık konuşan, utanması olmayan, edepsiz, terbiyesiz şeyler söyleyen kişiler için kullanılan bir sıfattır.

SİZLERİ SEVİYORUM.

SAUDADE (BxB) Where stories live. Discover now