-23-

73 2 22
                                    

BÖLÜM 23  | Rekabet |

              《 BÖLÜM FOTOGRAFI

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

              BÖLÜM FOTOGRAFI...》

    Gözleri en sonunda iki insana yönelince korkuyla hırlayıp kırmızı ışık saçan korkunç bakışlarını onların üzerinde gezdirdi ve buna bir süre devam edip mağaranın duvarlarında bulunan ufak yarasa deliklerine yönelip koca ağzındaki rüzgarı savurdu. Tüm mağarada yüksek bir uğultu duyulurken yarasalar oldukları delikten çıkıp canavarın üstüne üşüştü.

  O esnada da dev yaratık birçok yarasayı midesine indirip olduğu yere öylece pustu. Kastya, arkadaşına yan gözle bakarak korkuyla fısıldadı. "Ne yaptığını gördün mü? Buradan nasıl kurtulacağız?" Ellerini saçlarının arasına götürüp nefesini bıraktı.

   Bunun yanıtını Reha'da bilmiyordu ve kaşlarını çatıp endişeyle arkadaşına baktı. O sırada 82 Dişli bir ses almış olacakki hızla doğrulup korkuyla hırladı. Keskin kulakları inip kalkarken karın acımasız soğuğuna aldırış etmeden mağarayı dev adımlarıyla terk etti.

"O gitti ve biz yine de hiçbir şey yapamıyoruz... bu korkunç." Reha, bunu söyledikten sonra yarasa leşlerinin kokusuyla burnunu tıkayıp köşeye pustu. Koca bir çaresizlikle ofluyorlardı ve mağaraya yaklaşan şahıstan içeriye yönelenene kadar haberleri yoktu.

  Kastya, bir çıtırdı duyduğunda sessizliğini koruyup sesin geldiği yöne doğru kulak kabarttı. Reha, pek oralı değildi ve tüm bu kokunun arasında soluk almak için büyük bir uğraş veriyordu. Konuşup konuşmama arasında giderken çıtırtının giderek artmasıyla birlikte oldukça endişe verici bir sesle fısıldadı. "Birisi var ve buraya doğru yaklaşıyor. Sessiz ol Reha."
 
  Başını ağır ağır sallayarak çöktüğü kayadan doğruldu. Kamışların arasından kim olduğunu görmek için baksalar da karanlık havayla birlik olan alacakaranlık mağara bu görüşü sağlamıyordu. En sonunda sesin sahibi kamışlara dokunup onları yerinden çıkarmaya yeltendiğinde Kastya, yüksek sesle bağırdı.

"Kim var orada? Yaklaşma defol git buradan!"

  İçinde oluşan amansız öfke kendini ele vermişti ancak Reha, hiddetle ona yaklaşıp eliyle ağzını kapattı ve öfkeyle karışık bir sesle hızlı bir şekilde mırıldandı. "Sakın bir daha gürültü çıkarma, yarasaların başımıza yeniden üşüşmesini mi istiyorsun?" Bu ikisinin de isteyeceği en son şeydi bu yüzden usulca başını salladığında Reha, yavaşça ellerini onun ağzından çekti.

İkisi de sessizce kılıçlarını çıkarıp hazır pozisyona geçtiler. "O ortaya çıktığı an saldırıya geç ve sersemlediği anda da buradan kaçacağız." Kastya, bunları söylerken oldukça kararlıydı ve arkadaşının da öyle olduğunu görmek istiyormuşçasına gözlerine baktı. Sonuç iyiydi çünkü ikisi de tamamen saldırıya hazır bir pozisyondaydılar.

Karşıdaki şahıs kamışları kırmak üzereydi ve nihayet sonuç onun için başarılı olduğunda kalan kısmı da kendi gücünü kullanarak kırdı. İki arkadaş kılıçlarını kaldırdıkları esnada karşılarında beliren bedenle irkilip hemen kılıçlarını indirdiler. Kastya, önce arkadaşına sonra da gizemli yaşlı adama baktı. "Ama bu nasıl olur? Sizin burada ne işiniz var?"

NİRVANA | Hüküm |Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin