0.9

42.6K 1.5K 682
                                    

Nasılsınız?

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Nasılsınız?

Az önce 44.bölümü yazdım ve çok güzel bir bölüm oldu lan... En sevdiğim bölüm diyebilirim galiba♥︎

Bölüm Yiğit'in ağzından.

'Elleri ellerime, gözleri gözlerime
Saçları saçlarıma, karışan
Bir sen olsan'

İyi okumalar🍁

Elimdeki son çizimi de çalışma masasının üzerine bırakıp ayağa kalktım. Marin'le yazışmamızın üzerinden neredeyse 8 saat geçmişti. Onunla yazışırken kendimi anlamlandıramadığım bir şekilde mutlu ve rahat hissediyordum.

Yıllardır onu tanıyordum aslında ama hiç karşılıklı tanışmamıştık. Evet garip bir durumdu ama nedenini bende bilmiyordum. Eskiden benim için sinir olduğum bir kızdı sadece ve tanışma gereği duymamıştım. Mezun olduktan sonra ise yeni birini hayatımda istemediğim için tanışma gereği duymamıştım.

Yan komşumuz olduğunu biliyordum ama ne ben onlara daha önce gitmiştim ne de o bize gelmişti. Annelerimiz gerçekten yakın arkadaşlardı bu yüzden hakkında sürekli bir şeyler duyuyordum ister istemez.

Hayatıma girişi öyle ani ve hızlı olmuştu ki ne yapacağımı şaşırmıştım. Sonradan bana yardım etmek istediğini söylemesi beni biraz etkilemiş ve bu yüzden onunla konuşmaya devam etmiştim. Şu ana kadar da işe yaramıştı. Tüm her şeyden soyutlanıp sadece ona odaklanmamı sağlıyordu. İtiraf etmeliyim ki bana iyi geliyordu.

Çalışma odamdan çıkıp kendi odama girdiğimde hızlıca altıma kot pantolon üstüme tişört geçirdim. Telefonumu alıp kontrol ettiğimde Arat her zamanki yerde buluştuklarını yazmıştı. Görüldü bırakıp telefonu cebime attığımda hızlı adımlarla merdivenleri inip dış kapının önüne geldim.

"Ben çıkıyorum!" Mutfağa anneme doğru bağırdıktan sonra ayakkabımı raftan alıp giyindim ve çıktım evden.

Adımlarım bir üst bloğun olduğu sokağa ilerlerken bir yandan da Arat'a mesaj yazıyordum.

Siz : İstediğiniz bir şey var mı?

Pasión | Texting (+18) ✓Where stories live. Discover now