VI. Bölüm

9.1K 297 8
                                    

Torpido gözündeki silahı ve kelepçeyi buldum. Bu sivil polis arabası olmalıydı. Bunu muhtemelen Carl çalmıştır diye düşündüm. Sonra hızla yürüdüm. Yerler taştı. Ne yaptığımı bilmiyordum. Köşeyi döndüm. Adam beni görmedi. Lily, gözlerini açıp bana baktı. Sonra bozuntuya vermedi. Arka cebimdeki kelepçe düşücekmiş gibi geliyordu. Yürüdüm, yürüdüm ve yürüdüm. Sanki çon yürümüş gibiydim. Boncuk boncuk terlemiştim.
Silahı adama doğrulttum.
"Silahını indir yakışıklı." dedim hızlıca. Yakışıklı mı? Yakışıklı. Yakışıklı ne lan. Adam kel, benim beş katım bir adamdı. Tövbe estağfurullah.
Adam silahını indirdi. Aslandan kediye dönüştü. Kollarından tutup, tuvalete götürdüm. Lüks bir kafede arkadan girilen tuvalet bana tuhaf gelmişti. Kadınlar tuvaletindeki borulardan birine kelepçeledim onu.
"Tamam açın. Birşey yapmıycam. Gerçekten."
"Açma!" Diye çığlık attı Lily.
"He açıcaktım Lily." dedim gözlerimi devirerek.
"Bakın buraya giren bayanlar yanlış anlıycak. Kelepçe falan." Dedi adam.
"Sapık." dedim.
"Patron seni mahvedicek siyah kız. Kaybolsan iyi olur." dedi koca adam bana bakarak. Tüylerim ürpermişti.

Hemen ordan çıkıp, eve gittik. İkimizde kapıyı üç kez kilitleyip, koltuğa sindik.
"Ne yapmalıyız?" Dedim
"Yapabiliceğimiz tek şey beklemek."

Gece yarısı olduğunda ikimizde aç ve yorgun halde hala koltuktaydık.
"Yeter be. Hadi kalk yemek yiyelim." dedim. Buzdolabıma bakmak için mutfağa gittim. Ama hiç birşey kalmamıştı. Pizzacıyı aradım. Salona geri döndüm.
"Yarın işe gitme Gece."
"Gitmeyi düşünmüyorum zaten Ama markete gitmem lazım."
"Tamam, dikkatli ol." dedi. Telefonumu kontrol ettim. Hiç birşey yoktu. Üzülmüştüm.
"Noldu?" Diye sordu Lily.
"Hiiç."
"Aramıyor dimi?" Dedi ardından. Ona baktım.
"Yani genel olarak erkekler böyledir." dedi omuz silkerek.
Pizza gelince parayı ödedim ve koltuğa döndüm.
"Popomuz koltuğa yapışcak" dedim. Lily kıkırdadı. Sonra pizza dilimini ısırdı.

Sabah yine Lily yüzünden uyanmıştım. "Hep erken mi uyanırsın?" Diye sordum odadan çıkarken.
"Sana da günaydın. Saat 13.00."
"Baya geçmiş." dedim dalga geçerek.
Soğuk bir duş aldıktan sonra saçımı toplayıp, altıma tayt ve üstüme kalın kapşonlu geçirip salona gittim.
"Markete mi?"
"Evet. Biraz uzun sürer." dedim ve evden çıktım.
Markete gidene kadar otuz kere etrafıma baktım. Ürkmüştüm. Markete gelince en sevdiğim gibi meyvelersdwn başladım!
Birkaç nuddle, mısır gevreği, süt, meyve ve bir dolu içecek-bira, meyve suyu v.s-aldıktan sonra eve dönmek için kasaya yöneldim.

BuzWaar verhalen tot leven komen. Ontdek het nu