Oodal

433 30 72
                                    

Oodal: Tamilce; sevgililerin tartışmadan sonra birbirlerine gösterdikleri yalandan kızgınlık.

...

Gökyüzüm: İlk kavgamızı hatırlıyor musun?

Gökyüzüm: Benim dün gibi aklımda.

Gökyüzüm: Sadece bir aydır çıkıyorduk.

Gökyüzüm: Douma denen herifi seni rahatsız ederken yakalamıştım.

Gökyüzüm: Arkanızdan yaklaşıp ona gitmesini söylediğimde gözlerinde gördüğüm rahatlama tuhaf bir şekilde canımı yakmıştı.

Gökyüzüm: Yine de kavga çıkmasını istemedin ve sorun olmadığını, şimdi gideceğini söyledin.

Gökyüzüm: Benim sevgilim olduğunu bile bile devam etmişti o tuhaf tavırlarına.

Gökyüzüm: Dayanamamış ve saldırmıştım.

Gökyüzüm: Sanırım o herifi orda ölesiye dövmüştüm.

Gökyüzüm: Bunun için okuldan uzaklaştırma aldığımda bana neden bunu yaptığımı, o adamın buna değmeyeceğini söylemiştin.

Gökyüzüm: Ve ben de senin hayatıma değeceğini söylemiştim.

Gökyüzüm: Gözlerinde parlayan mutluluğa rağmen beni azarlamaya devam etmiştin ve çektiğin nutuk bitince uzun süre konuşmamıştın.

Gökyüzüm: Ancak ben aslında kızgın olmadığını biliyordum.

Gökyüzüm: Sana koca bir kutu çikolatalı süt alınca hemencecik unutuvermiştin.

Gökyüzüm: Onları içerken çocuk gibiydin ve mutluydun.

Gökyüzüm: Sana kaç olduğunu hatırlamadığım kez aşık olmuştum.

Gökyüzüm: Sonunda tabi ki sen kendini kaptırınca durdurmak zorunda kalmıştım.

Gökyüzüm: Yeniden bir kutu çikolatalı süt alsam affeder misin beni?

Gökyüzüm: Döner misin geri?

Kelebeğim: Bu çikolatalı sütle çözülebilecek bir sorun değil artık Tomioka-san.

Gökyüzüm: Ama ben eminim.

Gökyüzüm: Yeniden buluştuğumuzda, istediğin kadar çikolatalı süt içmene izin vereceğim.

Crepuscule | GiyuShino Tahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon