~12.Bölüm~

4.2K 269 70
                                    

İyi okumalar dilerim 🥳

Yıldızı ışıldatın lütfen 🥰

***

Hissettiğim keskin acı ile gözlerimi doldururken
Yere düşüşüm yüzünden avuç içim kanıyordu.

Yüzüme dolanan saçlarımı çektim.
Sol gözümden akan bir damla göz yaşı
Acıyan, acıdan dokunamadığım yanağımı yakıp geçti.

Berivan annemi hiç böyle görmemiştim
Benan hanıma bağırıyor, çağırıyordu.
Göz yaşları ise onu terk ediyordu.
O bana değer veriyordu.
O benim için ağlıyordu ama beynim çınlıyordu sanki onun sözlerini anlayamıyorum, yada anlamak istemiyordum.
Aybuke de göz yaşları içinde elini koluma sararken yavaşca kalktım yerden.

Doğruldum ve karşımda bana hiç acımadan bakan kadına baktım.
Dilimin ucuna gelen sözcükler  bile ona fazlaydı.
Anlamak istemiyordu
Artık bende anlatmak istemiyordum.
Onun karşısında aciz düşmeyecekdim.
Yerimde dikleştim o an bana öyle iğrenç bir şeymişim gibi bakıyordu ki.
Bu kadına nasıl bir şey yapmıştıkta bana böylesi iğrenç bakıyor diye düşündüm.
Göz yaşlarım akmak için beklerken ben hepsine zıt gidip canımın ne kadar çok yanmasına rağmen derince gülümsedim.
Ve yanından geçip gittim.

Acıdan, o anın şokundan, içimdeki üzüntüden vücudum titriyordu.
Odama ulaşana kadar göz yaşlarım akmaya başlamış acıyan yere sızı veriyordu.
Yatak odasına kendimi nasıl attım bilmiyordum ama kapının kapanışı ile acılarım gün yüzüne çıkmıştı.
Kapının arkasına çöktüm.
Öylece kaldım bir süre.

Söyleyecek çok sözüm vardı içimde biriken
Beni zorlayan
Ama ne onları söyleyecek takatim vardı nede karşılaşacak

Sadece...
Ona ihtiyacım vardı.
Bilmiyorum size, kendime bile açıklayamıyorum ama ona şu an sarılmaya o kadar ihtiyacım vardıki
Sessizce sarılayım sadece onun kolları arasında olmaya çok ihtiyacım vardı.

Hıçkırıklarım kısık kısık beni terk ederken zorla göz yaşlarımı sildim.
Bu tokadı hak edecek hiç bir şey yapmamıştım.
Benim bu yaşıma  kadar görmediğim bu davranış canımı yakıyordu.
Zorla yerimden doğrulduğumda
Avuç içimin yangınına bakındım.
Kanamıştı.
Nasıl bir vicdandıki bana hiç bir şey söylememe rağmen böyle davranıyordu.
Banyo yapmak sonrada sadece uyumak istiyordum.
Banyonun içerisine girdiğimde üstümdekileri çıkardım.
O sırada gördüğüm şey canımı yaktı.
Ne hale gelmişti yüzüm.
Beş parmağınında içi yüzümü sararken.
Dudağımın köşesi patlamıştı.
Elim dudağımın köşesine giderken dokundum.
Geçerdi
İnşallah buda geçerdi.
Ben ne kadar Yağıza ihtiyaç duysamda beni böyle görmesini istemiyordum.
Beni suçlarmıydı?
Neden babanemin karşısında böyle konuştun dermiydi?

İşte bundan delice korkuyordum.
Ne kadar onu tanımaya başlasamda bazı hareketlerini kestiremiyorum.
Ben onun üç haftalık karısı  iken babanesi yıllarıydı onun.

Bu ise beni delice korkutuyor...

Bi süre duşta durmak ümidi ile girdiğim duşta yanan yüzüm avuç içimin 
Sızısı, bedenimdeki yorgunluk ile en fazla on beş dakika sürmüştür.
Bornozuma  sarılıp giyinme odasına geçtim.
Belki ayıp olacaktı ama aşağıya inmek istemiyordum.
Benim şuan tek korktuğum yer yağızın öfkesiydi Geldiğindeki tepkisiydi.

Pileli petrol mavisi eteğimi giyinip üzerine uygun bir bulüz giydim.
Saçlarım ise ıslak ıslak bırakmıştım.
Odaya geçtiğimde.
O anın bitkinliğindenmi bilmem saate bakmak aklıma gelmemiş sadece yatağa uzanıp bir süre öylece tavana bakmıştım.
Nasıl olduğunu anlamamıştım ama göz yaşlarım beni terk ederken uykuya dalmışım.

AŞK-I HİCRAN "TÖRE SERİSİ" Donde viven las historias. Descúbrelo ahora